31 yıldan sonra "kütüphaneden yeterince kitap almadığı" için cezaevinden çıkamıyor

31 yıldan sonra "kütüphaneden yeterince kitap almadığı" için cezaevinden çıkamıyor

.

A+A-

"ŞARTLI SALIVERİLME"YE KEYFİ ÖLÇÜTLER

31 yıldan sonra "kütüphaneden yeterince kitap almadığı" için cezaevinden çıkamıyor

Bolu F Tipi Cezaevi şartlı salıverilme sıraları gelen siyasiler için bir "infaz yakma cehennemi" oldu. Son bir yılda 12 mahpusun tahliyesi keyfi gerekçelerle ertelendi. Nevzat Öztürk de 31 yıl sonra, "kütüphaneden yeterince kitap almadığı" için çıkamıyor.

Bolu F Tipi Kapalı Cezaevinde mahpusluğunun otuz birinci yılına ulaşan Nevzat Öztürk'ün koşullu salıverilme hakkından yararlanması, "yeterince kitap okuma[dığı]" ve "elektriği tasarruflu kullanma[dığı]" gerekçeleriyle 3 ay ertelendi.

Öztürk, 1992'de İstanbul'da gözaltına alınmış, 14 gün Gayrettepe Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulandıktan sonra çıkarıldığı Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce (DGM) tutuklanmış, yargılama sonunda TCK'nin 302. Maddesini ihlal ederek "Devletin birlik ve bütünlüğünü bozma" suçlamasıyla müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.

302. Madde "Devlet topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymaya veya Devletin bağımsızlığını zayıflatmaya veya birliğini bozmaya veya Devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını Devlet idaresinden ayırmaya yönelik" fiilleri cezalandırıyor.

"Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu"nun keyfine göre

Öztürk, tutuklu ve hükümlü olarak hapiste kaldığı 31 yıl 4 ayı beş ayrı cezaevinde geçirdi. Hükümlülüğünün son döneminde Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan Öztürk ayrıca hastalığı dolayısıyla da tahliye talebinde bulunmuştu ancak 23 Haziran'da koşullu salıverilme hakkından yararlanmak için gerekli süreyi tamamladığı halde salıverilmedi.

Koşullu salıverme kararları İnfaz Hakimliğince veriliyor, hakimlik kararları esas olarak "Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu" raporlarına dayandırılıyor.

MA'nın haberine göre, Öztürk'ün koşullu salıverilme hakkından yararlandırılmamasında "Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu"nun mahpusun "iyi halli" sayılması için gereken koşulları yerine getirmediğine ilişkin raporu belirleyici oldu. Bu koşullar arasında "Elektriği tasarruflu kullanmama" ve "Cezaevi kütüphanesinde yeterince kitap okumama" da var.

Öztürk'ün avukatı, Özgürlükler İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi Barış Marhan, İdare ve Gözlem Kurulu kararlarıyla koşullu salıverilme hakkı ihlallerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Tahliyesi engellenen 15 tutuklu

Bolu F Tipi Cezaevi'nde salıverilmesi gereken 15 mahpus olduğu bilgisini paylaşan Marhan, birçoğunun hasta olduğunu, İdare ve Gözlem Kurulu'nun "keyfi" kararları nedeniyle salıverilmediklerini söyledi. Müvekkilinin cezaevinde kalp krizi geçirdiğini belirten Marhan, Öztürk'ün bunun yanı sıra birçok kronik hastalığı da olduğunu belirtti.

Marhan Öztürk'ün kelepçeli muayeneye zorlandığını, stresten uzak bir yaşam sürmesi gerekirken muayene ve tedavi sırasında kötü ve insanlık dışı muameleye maruz bırakıldığını dile getiriyor.

Avukat Marhan, salıverilmesini engelleyen gerekçeler arasında Öztürk'ün pandemi döneminde "sosyal etkinliklere katılmaması"nın da sayıldığını ancak bu dönemde sosyal etkinliklerin zaten yasak olması nedeniyle İnfaz Hakimliği ve Ağır Ceza Mahkemesi'nin İdari ve Gözlem Kurulu kararını bozduğunu aktarıyor. Buna karşın kurul 15 Haziran'da yeniden toplandığında kararı kaldırması gerekirken bunun yerine mahpusun salıverilmesini üç ay daha ertelemiş. 

Bolu F Tipi "infaz
yakma" fabrikası gibi

Mezopotamya Ajansı Mart'ta verdiği bir başka haberde de Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi'nde İdare ve Gözlem Kurulu'nun Mart 2022'de başlayan bir uygulamayla 12 tutuklunun şartlı salıverilme hakkını "Suyu tasarruflu kullanmama", "Örgütten ayrılmama", "Örgütten ayrıldığına ilişkin pişmanlık dilekçesi vermeme", "Manevi etkinliklere katılmama" gibi gerekçelerle pek çok kez ihlal ettiğini haberleştirmişti.

Son. bir yıl içinde mahpuslardan Erdal Tuncer'in şartlı salıverilmesi 5, Adnan Karakaş, Seyfettin Bahar ve Osman Aslan'ın 3, Nizam Algünerhan, Fuat Güler, Ferit Orak, Abdülhamit Babat, Mehmet Zahar, Yahya Anık, Musa Şanak ve Mehmet İnal'ın ise 2 kez ertelendi

Gözlem kurulu: "Paralel mahkeme"

Öztürk'ün avukatı Marhan İdare ve Gözlem Kurulu'nun paralel bir mahkemeye döndüğünü belirtiyor: "Biz bunu savaş esiri statüsünün bir yansıması olarak değerlendiriyoruz," diyor. "Aslında savaş esirine yapılmayan muamele, siyasi mahpuslara uygulanıyor."

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.