AB, Rusya'ya yaptırımların delinmesi konusunda Türkiye’yi uyardı
.
Rusya’ya sekizinci yaptırım paketini açıklayan Avrupa Birliği (AB), savaşın başladığı günden itibaren Rusya ve Rus şirketleri ile giderek artan şekilde iş birliği yapan Türk şirketlerini, bu yaptırımlar kapsamına girme riskine karşı uyardı.
Avrupa Komisyonu’nun Finansal Hizmetler, Finansal İstikrar ve Sermaye Piyasaları Birliği'nden Sorumlu Üyesi Mairead McGuinness dün Ankara’da görüştüğü Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu ve iş dünyasının önde gelen isimlerine yeni yaptırımlar hakkında bilgi verdi ve Brüksel’in uyarılarını gündeme getirdi.
Avrupalı yetkili, Ankara’daki resmi temaslarının ardından Twitter üzerinden yaptığı kısa açıklamada, “Rusya’ya karşı yaptırımlarımızın uygulanmasına ve yaptırımların hile yoluyla atlatılmasını tespit edip kökünü kazıma ihtiyacına güçlü bir şekilde odaklandığımızı iletme fırsatı doğdu” diye konuştu.
McGuinness’in Ankara temaslarını daha önemli kılan gelişme, ziyaretin, AB’nin Rusya’ya dönük sekizinci yaptırım paketini kabul etmesinin hemen ardından gerçekleşmesi oldu. Rusya’nın petrol satışına tavan fiyat getirmesi nedeniyle çok tartışılan AB’nin yeni yaptırım paketi, ithalat ve ihracat kısıtlamalarının yanı sıra yaptırımları hileli yollarla delen kişi ve kuruluşların caydırılmasını da içeriyor.
AB, Rusya’nın askeri, endüstriyel ve teknolojik ürünlere ulaşmasını güçleştirmek, savunma ve güvenlikle ilgili sektörlerini geliştirmesini önlemek amaçlı olarak yeni ihracat kısıtlaması getiriyor ve bu kapsamda kömür, kok kömürü, Rus silahlarında bulunan spesifik elektronik parçalar, havacılık sektöründe kullanılan teknik malzemeler ve bazı kimyasalların satışını yasaklıyor.
Rus ekonomisine yaklaşık 7 milyar euro civarında zarar vermesi beklenen ithalat kısıtlamaları kapsamına ise işlenmiş ve yarı işlenmiş Rus çelik ürünleri, makine ve elektrikli aletler, plastik ürünler, araçlar, tekstil, ayakkabı, deri, seramik, bazı kimyasal ürünler ile altın dışı mücevher giriyor.
Aynı paket, Rusya’ya ileri teknoloji, mühendislik ve yazılım gibi alanlarda hizmet sunan şirketleri de etkiliyor.
AB, böylece kişi, kurum ve kuruluşların yanı sıra Rusya ile iş yapan şirketleri içerecek şekilde yaptırım kapsamını genişletmiş oluyor.
Yaptırımlara uyan Avrupalı ve diğer uluslararası şirketlerin faaliyetleri sonlandırmasıyla doğan boşluk, Rus şirketleri ile yoğun bir mesai başlatan Türk şirketleri tarafından dolduruldu.
Bu süreçte, Türkiye’de kurulan çok sayıda Rus şirketi, ithalat ve ihracat faaliyetleri için Türkiye’yi üs gibi kullanmaya başladı. Financial Times’ın haberine göre, son dönemde Türkiye’den Rusya’ya ihracat geçen seneye oranla yüzde 50’ye yakın bir oranda arttı.
AB’li diplomatlara göre, Türkiye’de faaliyetini artıran Rus şirketlerinin sayısı her gün artıyor.
Aynı diplomatlara göre, Brüksel’in tedirginliğini daha da artıran gelişme AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 6 Ağustos’ta Soçi’de ziyaret ettiği Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile iki ülke arasındaki ticaret ve ekonomik iş birliğini derinleştirmeyi amaçlayan ama içeriği açıklanmayan bir mutabakat muhtırasının imzalandığını açıklaması oldu. Diplomatlar, anlaşma içeriğinin bazı yaptırım alanlarıyla örtüşmesi nedeniyle kamuoyuna açıklanmamış olabileceği şüphesinin Brüksel ve Washington’da dile getirildiğini kaydediyorlar.
Batı’dan gelen bu kaygılar üzerine Türk Dışişleri Bakanlığı’nın Ankara’daki büyükelçilere bir sunum yaparak, endişelerin yersiz olduğu ve yaptırım uygulanmasının zarar verici sonuçlar doğuracağı mesajını verdiği biliniyor.
Ancak Rus vatandaşlarının Türkiye’de kullanımına açılan Mir kartının Batı’dan Türk bankalarına gelen baskı sonucunda kullanıma kapatılması bu sürecin en somut gelişmelerinden biri olmuştu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.