"ABD'ye En Ölümcül Tehdit Beyaz Irkçı Terör"
.
Başkan Joe Biden, Oklahoma eyaletinin Tulsa kentinde yüzlerce siyahın beyaz çeteler tarafından öldürülmesinin 100'üncü yıldönümünde katliamın yapıldığı mahalleyi ziyaret etti.
Biden, Tulsa’daki katliam yerini ziyaret eden görev başındaki ilk ABD Başkanı oldu.
Tulsa'nın Greenwood mahallesinde bundan yüz yıl önce öldürülenlerin yakınlarıyla biraraya gelen Biden, katliam sırasında mahallede yaşayan üç kişi, Viola Fletcher, Hughes Van Ellis ve Lessie Benningfield Randle ile de görüştü.
Biden, Tulsa’daki temasları çerçevesinde olaylarla ilgili bir müzeyi de gezdi.
Daha sonra katliamın 100’üncü yıldönümünün anıldığı etkinlikte konuşma yapan Biden, konuşması sırasında katliamda hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulundu.
''Bu bir isyan değildi katliamdı''
ABD Başkanı, 31 Mayıs ve 1 Haziran 1921 tarihlerinde Tulsa’da yapılan ancak uzun yıllar boyunca tarih kitaplarında yer almayan ve yerel gazeteler tarafından da haberi yapılmayan katliamla ilgili olarak, ‘’Burada yaşananlar tarihte çok uzun bir süre boyunca sessizce anlatıldı. Bu bir isyan değildi. Bu bir katliamdı ve tarihteki en kötülerinden biriydi. Ama bu tek örnek de değildi’’ diye konuştu.
Bu olayları hafızalardan silmek için açık bir çaba yürütüldüğüne değinen Biden, ‘’Ama tarihin sessiz olması, bunların yaşanmadığı anlamına gelmez. Karanlık birçok şeyi saklasa da hiçbir şeyi silmez. Bazı adaletsizlikler öylesine çirkin, korkunç ve üzücüdür ki ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın gizlenemez’’ dedi.
Konuşmasında ırksal eşitsizlikle mücadele konusunda atılacak bazı adımları açıklayan Biden, dezavantajlı durumdaki küçük şirketlere sağlanan federal ihale imkanlarının kapsamının genişletilmesi, Greenwood gibi yoksul mahallelere milyarlarca dolarlık yatırım yapılması ve konut ayrımcılığıyla mücadele etmek için yeni girişimlerin başlatılması gibi planların ayrıntılarından söz etti.
Biden konuşmasında, ABD’de oy hakkının baskı altına alınmasına yönelik çabalarla ve bu konuda çıkartılan yasalarla mücadele etme sözü de verdi ve yönetiminin, oy haklarının korunmasına yönelik çalışmalarına öncülük etmesi için Başkan Yardımcısı Kamala Harris’i görevlendirdiğini açıkladı. Ülke genelindeki eyaletlerde Cumhuriyetçiler’in oy haklarını kısıtlamaya yönelik girişimlerini sert biçimde eleştiren Biden, ‘’Bu kutsal hak daha önce hiç görmediğimiz bir yoğunlukta saldırı altında’’ ifadesini kullandı.
Biden, Greenwood’da yaşananlarla 4 yıl önce Virginia’nın Charlottesville kentinde beyaz ırkın üstünlüğünü savunanların düzenlediği gösteriler ve 6 Ocak’taki Kongre baskını arasındaki benzerliklere ve ABD’de son dönemde Yahudiler, Asya kökenlileri de hedef alan nefret eylemlerine işaret ederek, ‘’Nefret hiçbir zaman yenilmedi sadece saklandı. Liderleri tarafından birazcık oksijen verildiğinde hemen kayanın altından geri çıkıyor. Nefrete sığınacak yer imkanı tanımamalıyız’’ diye konuştu.
''Bugün en ölümcül tehdit IŞİD, El Kaide değil, beyaz ırkçılar''
Biden, ‘’beyaz ırkın üstünlüğünü savunanlardan kaynaklı terörün bugün ABD’deki en ölümcül tehdit olduğunu’’ kaydederek, ‘’IŞID değil, El Kaide değil, beyaz ırkçılar’’ ifadesini kullandı.
Başkan Biden, Pazartesi günkü bildirisinde de tüm Amerikalılar'a "ülkedeki ırksal terörün derin kökleri üzerinde düşünme ve kendilerini ülke çapında sistematik ırkçılığın kökünü kazıma görevine yeniden adama" çağrısında bulunmuştu.
Başkan Biden'ın Tulsa ziyareti, ABD'de beyaz çoğunluğun azalmaya başladığı, beyaz ırkçı grupların oluşturduğu tehditlerin arttığı ve geçen yıl siyah George Floyd'un polis nezaretinde hayatını kaybetmesinden sonra ülkede siyahlara yönelik muamelelerin yeniden gündeme geldiği döneme denk geldi.
Siyah seçmen desteğinin gücüyle başkanlığı kazanan Biden, 2020 seçim kampanyası sırasında ırksal eşitsizlikle mücadeleyi en önemli platformlarından biri haline getirmişti. Ölümünün birinci yıldönümünde George Floyd'un ailesiyle biraraya gelen Biden, Floyd'un adını taşıyan polis reformu yasasının geçirilmesi için çaba gösteriyor.
Tulsa’da ne olmuştu?
Tulsa ziyareti aynı zamanda Biden'ın Black Lives Matter ve diğer ırksal adalet hareketlerini eleştiren eski Başkan Donald Trump'ın bu tavrına karşı ciddi bir farklılık ortaya koyması anlamına geliyor. Trump, geçen yıl 19 Haziran'da Tulsa'da siyasi bir miting düzenleyeceğini açıklamış, ancak eleştiriler üzerine bu miting ertelenmişti.
19 Haziran 1865'te ABD'de köleliğin sona erdirildiği tarih olarak kabul ediliyor. Her yıl 19 Haziran, ABD'deki siyah toplum tarafından "Juneteenth" adı verilen yıldönümü olarak kutlanıyor.
Biden'ın eski danışmanlarından Moe Vela, "Bir yıldan kısa süre sonra yeni bir başkan masum kardeşlerimizin katledilişini kınamak ve Amerikan toplumunu biraraya gelmek için cesaretlendirmek amacıyla Tulsa'ya gidiyor" dedi.
Kamuoyunun 31 Mayıs ve 1 Haziran 1921 tarihlerinde Oklahoma eyaletinin Tulsa kentinde yapılan ancak uzun yıllar boyunca okullarda okutulan tarih kitaplarında yer almayan ve yerel gazeteler tarafından haberi yapılmayan katliama yönelik ilgi ve bilinci son yıllarda arttı.
Beyaz bir kadının siyah bir erkeğe saldırı suçlamasında bulunması üzerine Tulsa'da siyah nüfusun çoğunlukta olduğu varlıklı Greenwood mahallesine 31 Mayıs ve 1 Haziran 1921 tarihlerinde beyazların düzenlediği saldırılarda tahminen 300 siyah öldürülmüş, siyahların evleri ve işyerleri kundaklanmış ve yağmalanmıştı.
Beyaz kadının suçlamaları kanıtlanamamış, sigorta firmaları zararı karşılamamış, saldırıların sorumluları adalet önüne çıkarılmamıştı.
Biden'ın ırksal meselelerle ilgili karmaşık sicili
Joe Biden'ın ırk ve eşitlikle ilgili kamuoyu önünde aldığı tavır, yıllar içinde değişti. Biden'ın 2020 Kasım seçimlerinde Demokrat Parti adaylığını kazanmasında siyah seçmenlerin katkısı büyük rol oynamıştı. Güney Carolina eyaletindeki önseçimi siyah seçmenler sayesinde kazanması, Biden'ın kampanyası açısından bir dönüm noktası olmuştu. ABD'nin ilk siyah başkanı Barack Obama'nın yardımcılığını yapan ve o dönemde siyah seçmenin güvenini kazanan Biden, kendisine yardımcı olarak Jamaikalı siyah bir babayla Hintli bir annenin kızı olan Kamala Harris'i seçti.
Ancak Biden, 2020 seçim kampanyası sırasında 1970'li yıllarda Amerika'daki kamu okullarında beyaz ve siyah öğrencilerin beraber eğitim görmeleri için başlatılan programlara karşı çıktığı için eleştirilere maruz kalmıştı. Biden ayrıca 1994 yılında medeni hak savunucuları ve hukuk uzmanlarının hapishane nüfusunun hızla yükselmesine neden olduğunu kaydettiği suç yasasına destek vermiş, senatör olduğu dönemde Güney eyaletlerinden ırk ayrımcılığını destekleyen iki meslektaşıyla yaptığı çalışmaları savunmuştu.
Duke Üniversitesi'nden Profesör William Darity, Biden'ın Tulsa ziyaretinin "Amerika'nın ırksal acımasızlıklarının tarihini araştırmak ve ırksal eşitlik sağlamak için öneriler getirmek" için bir başkanlık komisyonu kurulması için anlamlı olacağı görüşünde.
Irksal eşitlik meselesi aynı zamanda ABD'de giderek artan oy kullanma hakları mücadelesiyle de yakından ilişkili. Cumhuriyetçi Parti kontrolundaki bazı eyaletler seçim güvenliğini arttırma gerekçesiyle oy kullanma hakkına bazı kısıtlamalar getirilmesini önerdi ya da bu konuda bazı yasaları kabul etti. Biden ve diğer Demokrat Partililer, Cumhuriyetçi Partililer'in attığı bu adımları siyah ve diğer azınlık seçmenlerin oy kullanmasını zorlaştırmaya yönelik olduğunu vurguluyor.
Kaynak: VOA
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.