Afrin'de son durum...
İnşaat halindeki binalar dahil bir çok yer doldu, binlerce insan susuzlukla karşı karşıya, yardımların geldiği Halep koridoru bombalanıyor, fırınlar kapalı, açlık krizi kapıda…
Türkiye ve bağlı grupların saldırılarının 53 gündür sürdüğü Afrin’deki son durumu kentteki gazetecilerden Fatma Koçak aktardı.
Afrin’de kamplarda yaşayan göçmenler için yiyecek ve su sıkıntısının baş gösterdiğini bildiren Koçak, göçmenlerin can güvenliğinin kalmadığına dikkat çekiyor. Bombalanan köylerden kent merkezine bir ‘iç göç’ün söz konusu olduğunu da aktaran Koçak, şehir merkezindeki durumu ise şöyle özetliyor: İnşaat halindeki binalar dahil bir çok yer doldu, binlerce insan susuzlukla karşı karşıya, yardımların geldiği Halep koridoru bombalanıyor, fırınlar kapalı, açlık krizi kapıda…
Türkiye’nin ÖSO grupları ile Afrin’e dönük operasyonu 53’üncü gününe girdi. 20 Ocak’ta başlatılan operasyonun ikinci ayında saldırılar kent merkezine ulaşmış durumda.
Suriye krizinin başından bu yana ‘en güvenli yer’ olarak raporlara geçen Afrin, resmi verilere göre 400 bine yakın göç almıştı. Afrin Kantonu Göçmen Ofisi’nin verilerine göre ise Şerawa ilçesi sınırları içinde bulunan bu kamplarda hala binlerce insan yaşıyor.
Ancak Türkiye ve bağlı birliklerin saldırılarının kent merkezine ulaşması ile Birleşmiş Milletler’den hiçbir yardım almayan ve Afrin’deki yerel yönetimin desteğiyle idare edilen kamplarda kalan insanlar için yiyecek ve su sıkıntısı baş gösterdi.
İdlip, Bab, Hama, Humus’tan savaştan kaçanlar için ‘güvenli sığınak’ olan kamplarda yaşayan insanların, Türkiye’nin hava ve karadan top saldırıları nedeniyle can güvenliği kalmamış durumda.
İç göç var, binlerce kişi kent merkezine geldi
Dış göçlerde durum bu iken saldırıların başladığı 20 Ocak’tan itibaren köylerde yaşayan insanlar dış göç yerine iç göçe yöneldi ve binlerce kişi şehir merkezine geldi.
Şehir merkezinde inşaat halindeki binalar dahil bir çok yer doldu.
Afrin Kantonu yönetimi bazı aileleri kentten tahliye etti ancak mevcut durumda kent merkezinde yaşayan insan sayısı 500 bine yakın.
Halep koridoru bombalanıyor, fırınlar kapalı, açlık krizi kapıda
Afrin’in dünya ile tek bağlantısı şu anda Halep koridoru ve bu koridor her gün Türkiye tarafından bombalanıyor. Bu nedenle kente yiyecek ve mazot getirilmesi zorlaştı.
Bu nedenle Afrin’de ona yakın fırın kapandı, fırınların önünde uzun kuyruklar oluşmaya başladı. Şuan tam olarak bahsedilemese de stokların tükenmeye başladığı kentte açlık krizi başlayabilir.
Yüz binlerce insan susuzlukla karşı karşıya, hastalık riski var
Kuşatma altına alınan Afrin’de bir diğer sıkıntı ise içme suyuna ulaşım. Yüz binlerce insan susuzlukla karşı karşıya.
Afrin kent merkezinin su ihtiyacını karşılayan Meydanke nahiyesindeki baraj ilk günden bu yana bombalanıyordu. Son olarak Türkiye ve denetimindeki güçlerin Meydanke Barajı üzerindeki su arıtım merkezinin geçtiğimiz günlerde Türk savaş uçakları tarafından hedef alınmasının ardından kentin suyu kesildi.
Suyun kesilmesinin ardından Afrin Kantonu Belediyesi tarafından kentteki eski su kuyuları yeniden onarılıp faaliyete geçirilerek, tankerlerle halkın su ihtiyacı gideriliyor. Kentteki 6 büyük su kuyusunu onarımdan geçiren Afrin belediyesi, bünyesindeki 5 tankerle 24 saat halkın su ihtiyacını gideriyor. Afrin Belediyesi’ne bağlı tanker ve itfaiye araçları gün boyunca kentin tüm mahallelerine su taşıyarak, binaların su depolarını dolduruyor ve halkın su ihtiyacını karşılıyor.
Belediye yetkilileri bu kuyuların son 30 yıldır kullanılmadığına dikkat çekiyor. Kullanılan suyun tahlili yapılamadığı için içilen suyun hastalıklara neden olma riski büyük.
Kuşatmanın uzaması durumunda ise kentte ciddi su sorunu yaşanabilir.
Avrin Hastanesi’ndeki doktorlar suların özellikle çocuklar için kaynatılmadan içilmemesi gerektiği konusunda uyarı yapıyor.
Düşük ve erken doğum oranı arttı
Çocuklar ve hamile kadınlar için ise durum her geçen gün kötüleşiyor.
Avrin Hastanesi verilerine göre 20 Ocak öncesinde düşük ve erken doğum oranı Afrin’de yüzde 1 düzeyinde iken saldırıların ardından bu sayı çok yükselmiş durumda.
Hamile kadınların çoğu bölgeye yapılan bombardımanlar sonucu erken doğum ya da düşük yapıyor.
Hastanenin Yeni Doğan Servisi’nde yer kalmadığını belirten yetkililer, “Savaş yeni doğan bebekleri daha anne karnındayken etkiliyor. Bu sebepten kaynaklı çok sayıda hamile kadın hastanemize geliyor. Yeni doğan bebek küvezlerinde bu bebekleri tedavi etmek için neredeyse artık yer kalmamış durumda. Bazı durumlarda iki bebeği aynı küvette yatırmak zorunda dahi kalıyoruz” diyor.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.