Amedspor Başkanı Nurullah Edemen ile Konuşma!
Sevgili Başkan, eğer hafızam beni yanıltmıyorsa, sizinle 2010 yılından bu yana tanışıyoruz. Bu kabaca sekiz koca yıl demektir. Sekiz yıl boyunca birbirimize hiç işimiz düşmedi. Birbirimizden, hiçbir talep ya da ricada bulunmadık. Dolayısıyla bu tanışıklığa ne olumsuz ne de olumlu hiçbir yargı, hüküm ve değer sokuşturmadık. Kısacası tanışıklığımız bembeyaz bir sayfa gibi. Eğer bir niyetimiz varsa ilk kez bundan sonra o beyaz sayfaya bir şeyler karalamaya başlayacağız. Şimdi izninizle ben ilk kişisel konuşmayı başlatarak bir takım taleplerde bulunma cüretini göstermiş olayım.
Sevgili Başkan, yıllardır belki de ilk kez sezona çok doğru bir başlangıç yaptınız. Önce çalışacağınız teknik adamı belirleyip onunla sözleşme imzaladınız. Bu çok doğru çok çağdaş ve futbol kural kitabının başlangıcına cuk diye oturan, mükemmel bir giriş ve karar. Çünkü ikimiz de çok iyi biliyoruz ki, futbol oyunu teknik direktörün oyunudur ve siz bu koşullarda bulabileceğiniz en iyi teknik adama takımı emanet ettiniz.
Benim inandığım ve iman ettiğim futbol kültürü, seçiminizin çok doğru ve isabetli olduğunu söylüyor. Şimdi stratejik olarak planlanıp yapılacak işlerin tek hedefi var; o da teknik adamın yapılandırmak istediği oyun ve takımı yapılandırmak için ona yardımcı olmaktır. Teknik adamı sorunsuz hale getirmektir.
Bunun anlamı nedir? Bunun anlamı şudur; Teknik adamın oyuncu havuzundaki bütün topçuları, yönetimle ilişkileri bakımından rahatlatmaktır. Daha açıkça ifade edeyim; oyuncuların alacak verecek işlerini, ekonomik olarak beklentilerini mümkünse sıfırlamak, bu mümkün değilse, teknik direktöre ayak bağı olmayacak şekilde sorunsuz hale getirmektir. Çünkü yönetimle sözleşme düzeyinde sorunlarını çözmüş oyuncu zihni açık oyuncudur ve oyuncu ancak bu hale getirildikten sonra teknik direktörün oyun planı içindeki rolünü gerçek anlamda sıkıntısız icra edebilir.
Ekonomik imkanlarınız çok kısıtlı olduğunu biliyorum. Geçmişten gelen borç stokunun da can sıktığının bilincindeyim. Ama ne yapalım durum bu. Yapılacak en doğru şey takımın ana iskeletini dikkate alarak maksimum düzeyde, bu gurubu hazırlık kampına, sadece hazırlık kampı hazırlıklarına adapte olacak şekilde göndermektir.
Daha önceki yazılarımda altını çok sık çizdiğim için burada tekrar etmekte bir sakınca görmüyorum. Yetenek diye diye aşırı şekilde transfer yapmak ve büyük mali sıkıntılara neden olmak pek akıllıca değil. Ben yetenek adı altında yapılan transferlere hep karşı oldum. Yetenekli oyuncudan çok ‘’yetenekli toplam oyuna inanırım’’. Oyun yetenekli olunca her oyuncu bu yetenekli oyunda yetenekli hale gelir! Biliyorum belki karmaşık ifade ettim ama Sertaç Hoca ne demek istediğimi anlayacaktır.
Oyuncu transfer etmek yerine oyun planı transfer edin; ki siz zaten Sertaç Hocayı işbaşına getirerek bu sorunu neredeyse kökten çözmüşsünüz.
İyi bir kondisyoner transferine asla hayır demem. Sertaç Hocanın oyun planı için ihtiyaç duyduğu bir ya da iki oyuncu transferine de hayır demem. Ama bunda fazlasına babam bile olsa hayır derim. Fiziksel yönden güçlü, kuvvetli, dayanıklı ve hızlı bir oyuncu gurubu Türkiye 2. Ligin de basit bir hücum ve savunma planı ile kesinlikle kafaya oynayabilir.
Amedspora ve Sertaç hocaya yapabileceğiniz en büyük yatırım ve iyilik, hazırlık kampı başlamadan elinizdeki bütün oyuncuları maddi anlamda sorunsuz hale getirmek ve onları bu zihin açıklığı ile hazırlık kampına göndermektir.
Sevgili Başkan umarım haddimi aşmamışımdır. Her bijî Amedspor.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.