Amedspor Sezona çok iyi Hazırlanmış
Eğer izin verirseniz önce Sevgili Hocam Sertaç Küçükbayrak’ı bu kadar kısa sürede ve bu kadar can yıkıcı sorunların göbeğinde, böyle ‘’taş’’ gibi bir takım yarattığı için canı gönülden kutlamak isterim. İnandığınız bir adamın, inanılmaz koşullarda ortaya böyle heyecan verici bir ürün çıkarması, her şeyden önce büyük bir gurur kaynağına dönüşüyor. Bilen bilir, ben adına futbol denilen bu görkemli oyunun tahtından oyuncuyu indirip oraya Teknik Direktörü oturtmamız gerektiğini yıllardır söylüyorum. Çünkü bu oyun oyuncunun yapıp ettiği bir faaliyet değildir. Bu oyun akli, kurgusal ve tasarıma dayalı bir eylemler dizisidir. Yere göğe sığdıramadığımız en yetenekli oyuncu bile ancak kendi mevzi ve pozisyonundan sorumlu tutulabilir. Ama teknik adam doksan dakikayı ve her oyuncunun mevki ve pozisyonunu tasarlayıp onlara uygulatan kişidir. Fark, büyük. Akla kara gibi. Asla mukayese kabul etmez.
Samsun maçı gösterdi ki Sertaç Küçükbayrak futbol oyununun en temel halkasını yaratıcı bir düşünceyle en öncelikli sorumluluğu haline getirmiş. Futbolda en kadim en eski ve en gerçekçi ilke şudur; defans yapmasını bilmiyorsanız Hücum etmesini de beceremezsiniz. Defans temeldir. Köktür. İyi bir defansif algıya sahip değilseniz asla dengeli bir takıma asla ne yapacağı önceden belli olan bir takıma dönüşemezsiniz. Defansif sorunları çözmeden oyunun diğer hiçbir sorununu çözemezsiniz. Bu sağlam temeli olmayan bir binaya üst katlar ilave edemeyeceğimiz anlamına gelir. Kim çürük bir temel üstüne bina yapabilir ki. Boş laflar bunlar.
Samsun maçının beni en mutlu eden pozisyonları, top rakibe geçtiğinde Amedsporun paniğe kapılmayıp geriye doğru aptalca koşular yapmamasıydı. Bu tipik bir aptallık davranışıdır. Top rakibe geçmiştir ve sen ilk refleks olarak kendi ceza sahana doğru koşuyorsun. Bunun anlamı şudur. Ey rakip ben sana ceza sahama yaklaşman için daha çok alan ve zaman bırakıyorum. Oldu olacak bari misafirdir bir de çay kahve ikram et. Bu olmaz. Bu çaylak acemi ve futbol ruhundan uzak bir davranıştır.
Amedspor dün top rakibe geçtiği anda geriye doğru koşmadı. Tam tersine çok doğru kararla topun olduğu bölgede rakibi baskılıyarak üçlü dörtlü kademelerle rakibe oynayacak alan bırakmadı. Orta sahanın göbeğini bir tür oyun merkezi olarak kullanıp, rakibin akışkan bir oyun oynamasına izin vermedi. O nedenle de rakipten çok daha fazla top çaldı. Bu çok doğru bir defansif tavırdı. Amedspor topun rakipte olma hali üstüne çok sağlam bir performans sergiledi.
Topun rakipte olma hali üstüne yapılan bütün işlere Klopp ‘’ yetenek gerektirmeyen işler ‘’ diyor. Amedspor dün yetenek gerektirmeyen işlerde neredeyse kusursuzluğa varan bir performans izletti herkese.
Bu takımın sorunları yok mu ? Elbette var. Ama bu sorunların yarının sorunlarıdır. Yarın takım yetenek gerektirmeyen işlerde uzmanlaştıkça bu kurgudan kopmadan ince işler de yapılabilir. Ama o gün bugün değildir. Bugün yapılacak tek şey bu defansif oyunu geliştirip mükemmelleştirmektir. Bu oyun mükemmel hale geldikçe ona daha ince daha yetenek gerektiren işler ilave edilebilir.
Şimdi sevgili hocam; kulaklarını tıkamalısın. Kim ne söylerse söylesin sen buraya kadar getirdiğin işleri mükemmel hale getirmeden yeni maceralara kapalı olmalısın. Ne demek istiyorum? Demek istediğim şu; sadece deplasmanda değil iç sahada da uzun süre bu oyunda ısrar etmelisin. Özellikle iç saha maçlarında fantaziye kaçıp bu oyuna ve bu oyuncu gurubuna yetenek gerektiren işler ve sorumluluklar yüklemekten kaçınmalısın.
Guardiola, Klopp, Mourinho, Diego Simeone, hepsi kendi deneyimlerinden söz ederken bir kişisel tecrübe olarak şunu söylerler. ‘’Çalıştırdığımız takımlar yetenek gerektirmeyen işlerde uzmanlaşmadan onlardan yetenek gerektiren işler yapmalarını istediğimiz de her zaman bocalama yaşadılar.’’ Bakın büyük takım, büyük hoca ve büyük yetenekli adamlardan söz ediyoruz. Onların dediği bu. Ve bütün bunlar yaşanmıştır. Takım olarak defans sorunlarını çözüp bu sorunda uzmanlaşmadan baskın bir hücum planı ters teper. Benden söylemesi.
Hocam doğru yoldasın. Bence ilk yarı bitmeden oyun planını değiştirme. Her hafta antrenmanlarda bu oyunu geliştir. Gerisi gelir. Sana güveniyorum. Sana inanıyorum.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.