ASİMİLASYON
Asimilasyon sürecinde asimile edilmiş bazı kesimler, Stockholm Sendromunun izahına uygun biçimde asimile eden güce hayranlık duyar ve bu gücün değerlerini içselleştirir. Zamanla bunlar egemen olan gücün en ateşli destekçileri olurlar.
Osman AYDIN
Daha önce Kürtlerle devlet arasındaki ihtilafın; coğrafya, tarih ve demografi gibi üçlü bir sacayağı üzerine oturduğunu belirttiğim yazılarımı okuyanlar hatırlayacaklar. Kürtlerin demografik yapısı üzerinde devletin uygulamalarında da yine üçlü bir sacayağı oluşturan temel üçlü bir uygulamayı görmekteyiz. Devletin Kürtlerle ilgili politikasında ve uygulamalarındaki yaklaşık yüz yıllık mesaisini temellendiren Şark Islahat Planıdır. Kürtleri yönetmede devletin bir nevi anayasası olan bu program, Kürtlere karşı genel olarak üç temel enstrümanı kullanmıştır ve kullanmaktadır: ASİMİLASYON, SÜRGÜN ve KIYIM.
Bu yazıda asimilasyona kısaca değinmek istiyorum.
Asimilasyon nedir?
Asimilasyon, egemen bir gücün veya çoğunluğun farklı etnik kökene, dile, dine, kültüre vb. sahip toplumların farklı kültür birikimlerini ve aidiyet duygularını, egemen kültür ve kimlik dokusu içinde eritip yok etme politikası ve bunun uygulanmasına ilişkin tüm eylemlerdir.
Çok değişik yöntemlerin uygulandığı, değişik araçların kullanıldığı farklı aşamaları içeren uzun bir süreci ifade eden asimilasyon uygulamalarında temel amaç, demografik yapıdaki nitel ve özgün değerlerde değişim yaratmaktır. Asimilasyona tabi tutulan toplumun güçlü kültürel öğeleri, asimile edilerek başka bir kültüre revize ve adapte edilir. Her şeye rağmen asimile edilmeye tabi tutulan toplumlar her zaman kendi geçmişlerinde var olan, kendilerine ait birtakım toplumsal değerlerin izlerini (dil, din, ahlak, töre, alışkanlık vb.) kültürel bünyelerinde mutlaka korurlar.
Asimilasyonun etkilerini göstermesiyle başlayan süreçte asimilasyona uğratılan toplumlar, süreç içinde yüz yıllardan beri yarattıkları kendilerine ait olan özgün kültürel zirvelerinden yavaş yavaş aşağı inmek durumunda kalırlar. Asimile edilmek istenen toplum bu düşüşten sonra kendilerine sindirilmek istenen yeni kültürde yükselmeye başlarlar. Kendi kültür değerlerini kaybedişi ile yeni kültür değerlerini kazanması ile ilgili düşüş ve çıkış eğrileri senkronizedir. Asimilasyon sürecindeki bu alçalış ve yükseliş, kuşaklar boyu süren çok uzun bir zaman dilimi içinde gerçekleşir. Radikal yaptırımlarla bile, bu durumda en az birkaç kuşak devam eder.
Asimilasyon sürecinin hızı ve başarısı egemen gücün kendi kültür gücüne, asimile edilecek topluma ulaşabilme imkânlarına, topluma hâkim olabilme kudretine, dayatma gücüne, asimileye yönelik çabasına ve asimilasyona tabi tutulan halkın direngenlik gücüne veya algısına bağlı olarak değişir.
Asimilasyon sürecinde asimile edilmiş bazı kesimler, Stockholm Sendromunun izahına uygun biçimde asimile eden güce hayranlık duyar ve bu gücün değerlerini içselleştirir. Zamanla bunlar egemen olan gücün en ateşli destekçileri olurlar. Bu değişimleri tiksindirici derecede sırıtır. Onlar asimilasyona direnen kendi halkına, hatta akrabalarına karşı düşmanca tavırlar geliştirirler ve onlara yönelik nefret duygularını yoğunlaştırırlar. Asimile eden devletin en bağnaz milliyetçileri, çoğu kez asimile edilen bu insanların içinden çıkar.
Asimilasyon kurumunun uygulandığı en önemli alanlar, okullar, ibadethaneler, kışlalar, çarşı, pazar, alışveriş merkezleri gibi insanların günlük yaşamda sıkça bulundukları ortamlardır. Buralarda başlangıçta Kürtlere Türkçe konuşma zorla dayatılmıştır ve cezai yaptırımlara bağlanmıştır. Bunun dışında coğrafyanın bütün isimleri değiştirilmiştir. (Dağ, ova, ırmak, vadi, yerleşim birimleri vb.) Kültürel değerlerin geçmişi değiştirilerek yeni bir versiyonla Türkçe olarak topluma aktarılmıştır. (Hikâye, masal, müzik, töre, dinsel ve sosyal bayramlar, her türlü kutsal günler ve kutlamalar vb.) Bu uygulamalara kendi halkını da uygulayıcı güç olarak katan devlet, halk eliyle Kürtler üzerinde yoğun bir sokak baskısı yaratmıştır.
Velhasıl Kürtlerin bilinç ve bilgilerinde yer etmiş kendilerine ait her türlü bilgi, değer yargısı, kendisine ait birikim ve beğeniler Türklüğe kodlanmıştır.
Şark Islahat Planı ile kalıcı kılınmak istenen asimilasyonun cenderesinde yüz yıldır bir yaşam sürdüren Kürt halkının direnci de devam etmektedir.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.