Basın-İş üyeleri Diyarbakır'da: Dayanışma gazeteciliğe sahip çıkmaktır

Basın-İş üyeleri Diyarbakır'da: Dayanışma gazeteciliğe sahip çıkmaktır

.

A+A-

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan 16 gazeteciyle ilgili meslektaşları dayanışma çağrısı yaptı.

DİSK Basın-İş üyesi gazeteciler, 16 Haziran'da tutuklanan 16 gazeteci için Diyarbakır'a geldi. Gazeteciler, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ile bürosu basılan ve malzemelerine el konulan JINNEWS’un Yenişehir ilçesindeki bürosunu ziyaret etti.

Ziyaret kapsamında ilk olarak DFG'ye uğrayan gazetecileri DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP) Sözcüsü Roza Metina karşıladı. DFG ile JINNEWS ziyaretlerinde gazeteciler, basına yönelik saldırılara karşı ortak mücadelenin önemine dikkat çekerek, gazetecilerle dayanışma içerisinde olacaklarını belirtti. 

Mezopotamya Haber Ajansı'na göre, daha sonra, 8 Haziran’dan bu yana polis ablukası altında olan Ari Yapım önünde açıklama yapıldı. DFG ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu'nun (MKGP) açıklamasına DİSK Basın-İş gazetecileri de katıldı. "Özgür Basın Susturulamaz" pankartının açıldığı açıklamada, dayanışmanın önemine dikkat çekildi.

Açıklamada Diyarbakır’a gelen gazetecilerden Tolga Balcı, Kürt meslektaşlarının zor koşullarda gazetecilik yaptığını belirtti. Tutuklanan gazeteci Ömer Çelik’in “Yük sizin omuzunuzda” sözlerini hatırlatan Balcı, “Bu yük sadece Kürt meslektaşlarımızın omuzunda değildir. Kürt gazeteciler yalnız değildir demek için buradayız. 16 arkadaşımızın serbest bırakılmasını istiyoruz. Gazetecilik suç değildir” ifadelerini kullandı.

Gazeteci Sibel Yükler ise, tutuklanan gazeteciler ile gazeteciliği savunmak için Diyarbakır’a geldiklerinin altını çizerek, “Tutuklanan arkadaşlarımız, Kürt basınında tutuklanan ilk arkadaşlarımız değil. 2016 yılında tutuklanan ve hala cezaevinde olan Nedim Türfent gibi arkadaşlarımız var. Bu ilk değil, son da değil. 20 Aralık 2011'de gazeteciler gözaltına alındığında; büyük olaylar oldu. Ne zaman ki gazeteciler bu ülkede tutuklandıysa, ülkede büyük felaketler meydana geldi. Herhangi bir program ya da attığımız tweet nedeniyle bu dezenformasyon yasası sonrası her an tutuklanabiliriz” dedi.

Kamuoyunun tutuklanan gazetecilerin yanında olması gerektiğini belirten Yükler, herkesin haber alma hakkını savunmasının önemini vurguladı. Yükler, "Biz tutuklanan arkadaşlarımızı sahalardan tanıyoruz. Ceylan Önkol, Kemal Kurkut'tan tanıyoruz. Biz bunun için buradayız. Her zaman gazeteciliği savunacağız” diye konuştu.

'4 TUTUKLU KADIN ARKADAŞIMIZ İÇİN BURADAYIZ'

Dayanışma için Diyarbakır’a gelen Gazetecilikte Kadın Koalisyonu adına konuşan Ceren İskit ise şunları aktardı, "16 tutuklu gazetecinin yanında olmak, dayanışmayı büyütmek için buradayız. 4 tutuklu kadın arkadaşımız için buradayız. Kadın gazeteciler ya yargılanıyor ya tutuklanıyorlar. Kadın gazeteciler sadece gazetecilik faaliyeti yürütüp, hakikatin peşinden koşuyorlar. Gazetecilik suç değildir, özgür basın susturulamaz" dedi.

Açıklama, "Özgür basın susturulamaz" sloganlarıyla son buldu

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.