Newroz’un tüm Kürdistan için özgürlük ve yeni başlangıçları ifade ettiğini söyleyen Başkan Barzani, Kürdistan halkının özgürlük mücadelesinin yeni bir konu olmadığını, bu mücadelenin uzunca bir zamana dayandığını ve halen devam ettiğini belirtti.

Kürdistan halkının hiçbir zaman savaşı tercih etmediğini, sadece kendini ve meşru haklarını savunduğunu kaydeden Başkan Barzani, “Geçirdiğimiz tüm merhalelerde Kürdistan her zaman barışı seven ve şiddetten uzak bir şekilde sorunların çözümünü isteyen taraf olmuş, barış elini uzatmıştır” dedi.

Referandum sürecinde ve öncesinde amaçlarının barış ve var olan anlaşmazlıkların ortadan kaldırılması olduğunu ifade eden Başkan Barzani şöyle devam etti: “Tüm sorunların barış içerisinde çözümünden yanayız. Referandum Kürdistan halkının meşru bir hakkıydı. Bunu kimse Kürdistan halkının elinden alamaz. Konuşulması gereken şey, bu hakkın nasıl uygulanabilirliğidir.

Maalesef bazı taraflar referandum sürecinde, rahatlık döneminde ısrarla referandumun sonuçlanması için desteklerini ifade ediyorlardı. Daha sonra kendilerini sorumluluktan uzak tuttular. Kürdistan halkının oy kullanması suç değildi. Referandum, zulüm ve ortaklık temelinin kalmamasının bir sonucuydu. Eğer Irak hükümeti anayasaya ve ortaklık hukukuna riayet etseydi kesinlikle bugün yaşanan sorunlar olmazdı ve Irak’ın durumu da iyi olurdu.

Iraklı taraflar ilk etapta Kürdistan halkının bu meşru hakkına karşı anlayışlı bir tavır sergiliyorlar ve temiz niyetli duruyorlardı. Fakat maalesef Iraklı bazı kesimler Kürdistan halkının meşru hakkını kendi siyasi amaçları için kullandılar ve halkımızın verdiği oylara abluka ve zorbalıkla cevap verdiler.

Bu süreçte de ortaya çıktı ki, savaş sorunların çözümü değildir. Bu süreçte yaşananlar ve daha önce yaşanılan olaylar diyalog, barış ve karşılıklı anlayış ile tüm sorunların çözümü ve Ortadoğu’daki Kürt meselesinin çözümüne vesile olmalıdır.

Kerkük ve diğer bölgelerde ihanet sonucu yaşanan olaylar emri vaki olarak devam edemez. Anayasanın 140. Maddesi çerçevesinde bölgede durum normale dönmeli ve çözüme kavuşmalı.

Ekim ayında özellikle Tuzhurmatu ve diğer bölgelerde yaşanan katliam ve diğer insanlık dışı suçların failleri hakkında gerekli icraat yapılmalıdır.

Şuan Bağdat ile Erbil hükümetleri arasındaki diyalog neticesinde gelinen aşamayı olumlu buluyoruz ve memnuniyetle karşılıyoruz. Tüm sorunların karşılıklı anlayış ve diyalog ile çözüme kavuşmasını temenni ediyoruz.

Biz komşu devletlerin endişelerini anlayışla karşılıyoruz. Kendi çıkarlarını düşünmek onların hakkıdır. Ancak felaket ve ölümlerle geçen 100 yılın ardından Kürdistan halkının kendi görüşünü ortaya koyması hakkını reva görmelidirler. Ayrıca savaş ve şiddetin hiçbir zaman Kürdistan halkının seçimi olmadığı ve hiçbir tarafın bundan kazanç elde edemeyeceği bilinmelidir.

Geçtiğimiz yıllarda Kürdistan’da bazı kişiler Kürdistan’ı kriz ve kaosa sokmak için çeşitli yöntemler denediler ve hiçbirinde başarılı olamadılar. Kürdistan’a karşı girişimlerinde gelecekte de başarılı olamayacaklar.

Ümit ediyorum ki, tüm Kürdistanlılar haklarımızı garantilemenin en önemli yolunun birlik ve yüksek milli menfaatler etrafında toplanmak olduğunun farkındadırlar. Çözüm, tüm kesimlerin halkın isteği doğrultusunda birlik, kardeşlik ve ortak mücadeleye dönmeleridir.

Afrin’in savaşa maruz kalıp halkın yaşam ve mutluluğunun tehlike altına girmesi üzüntü vericidir. Silahlı güçler arasında çatışmanın olmasıyla kadın, çocuk ve bir milletin milli değerlerine hakaret etmek birbirinden farklı şeylerdir. Suçsuz vatandaşların öldürülüp yaralanması ayrı bir şeydir ve insanlık dışıdır. İnsanlığa aykırı eylemlerin önüne geçilmesi gerekmektedir.

Halka yönelik öldürme ve göç ettirmenin son bulmasını ümit ediyorum. En önemli çözüm yolu, sorunların barış ve siyasi araçlarla çözüme kavuşturulmasıdır. Suriye’deki Kürt halkının birlik ve barış içerisinde siyasi haklarını garanti altına almalarını ve tüm kesimlerin Suriye Kürtlerinin haklarına saygı duymasını ümit ediyorum.

Bu milli gün vesilesiyle Kürdistan siyasi kesimlerinin yeni bir birlik sayfası açmalarını ümit ediyor, tüm Kürdistanlılar için tek tek güzellikler diliyorum. Şehit aileleri ve kahraman Peşmergelere özel selamlarımı sunuyorum. Hepinizin Newroz’unu kutluyorum.”