‘Biden, Kürtlerin hak ve özgürlüklerini savunmaya devam edecek’
.
Washington'daki düşünce kuruluşu Demokrasileri Savunma Vakfı'nın Türkiye programı Direktörü Doç. Dr. Aykan Erdemir, ABD’nin 46’ıncı başkanı seçilen ve geçtiğimiz gün yemin ederek göreve başlayan Joe Biden’ın Ankara-Washington ilişkilerini kişisel ilişkiler üzerinden değil de kurumları esas alarak yeniden dizayn edeceğini söyledi.
Doç.Dr. Aykan Erdemir “Biden'ın kariyeri boyunca Kürtlere duyduğu yakınlık ve Kürtlerin hak ve özgürlüklerini savunmada gösterdiği çaba başkanlığı döneminde de devam edecektir” dedi.
Erdemir, Biden yönetiminin Trump’ın aksine “Rojava'da demokrasi ve çoğulculuğun kurumsallaşması ve PYD ile ENKS arasındaki görüşmelerin ilerlemesi için çaba göstereceğini kaydetti.
Biden'ın transatlantik ilişkilere önem verdiğinin altını çizen Erdemir “Başkanlığı döneminde Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi kurumlarının Türkiye'de temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alınmasına ilişkin tüm girişimlere destek verecektir” diye ekledi.
Demokrasileri Savunma Vakfı'nın Türkiye programı Direktörü Doç.Dr. Aykan Erdemir Rûdaw’ın sorularını yanıtladı:
Kimi taraflar Ankara-Washington hattında bizi gergin günlerin beklediğini öngörüyor. Kimileri ise aksine Türkiye'nin daha fazla batıya yöneleceğini ve ABD ile ilişkilerinde iyileşme yaşanacağı kanaatinde. Siz ABD-Türkiye ilişkilerini Biden döneminde nasıl olacağını öngörüyorsunuz?
Biden döneminde ABD-Türkiye ilişkileri kişisel ilişkilerden kurumsal ilişkilere geçiş yaşayacaktır. Trump, dört yıllık görevi boyunca, Erdoğan ile yakın bir kişisel ilişki geliştirdi ve ABD Kongresi'nin Türkiye'ye yönelik yaptırım baskılarını elinden geldiğince engellemeye çalıştı. Biden bu tarz bir kişisel ilişkiyi tercih etmeyecek ve kurumları yeniden devreye sokacaktır. Bu da ABD yaptırımları konusunda Trump dönemi kadar müsamahakâr olmayan bir dört yıl beklentisini beraberinde getirmektedir.
Biden'ın Kürt meselesine bakışını nasıl değerlendiriyorsunuz? Malumunuz Biden Kürdistan Bölgesi ve Kürtleri yakından tanıyor, sizce bu durumda Kürtlerin lehine bir tablo ortaya çıkar mı?
Biden ve dış politika ekibi demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü konularına Trump ekibine kıyasla çok daha fazla önem vermektedir. Türkiye ile olan ilişkilerde bu konu başlıklarının sıklıkla gündeme gelmesi şaşırtıcı olmayacaktır. Biden'ın kariyeri boyunca Kürtlere duyduğu yakınlık ve Kürtlerin hak ve özgürlüklerini savunmada gösterdiği çaba başkanlığı döneminde de devam edecektir. Biden, Türkiye'nin görevden aldığı veya siyasi gerekçelerle hapsettiği Kürt siyasetçileri de gündeme taşıyacaktır, Türkiye'nin Kürt barış sürecine dönmesi için teşvik edici girişimlerde bulunacaktır.
Biden yönetimi Rojava meselesine nasıl bakacak? Biden, ABD ordusunun stratejik olarak sizce Rojava'dan çekecek mi, yoksa etkisini daha fazla artırır mı? Rojava'daki etkilerini artırması durumunda Türkiye ile nasıl bir yol izleyecekler?
Biden ve ekibi, 2018 yılında Trump'ın Rojava'dan çekilme kararını yüksek sesle eleştirmiş ve bu konuda geri adım atılmasını sağlamıştı. Biden, başkanlığı döneminde de ABD kuvvetlerinin Rojava'da bulunmasını ve tehdit altındaki gruplara yönelik yeni katliam girişimlerini ve insan hakları ihlallerini engellemek için caydırıcı bir rol oynamasını sağlayacaktır. Aynı zamanda da Rojava'da demokrasi ve çoğulculuğun kurumsallaşması ve PYD ile ENKS arasındaki görüşmelerin ilerlemesi için çaba gösterecektir. Bu vesileyle de Türkiye ile Suriyeli Kürtler arasındaki ilişkileri güvene dayalı bir zemine taşımaya çalışacaktır.
Biden yönetimi hukuk, ifade özgürlüğü ve insan hakları konusunda Türkiye’ye baskı uygulayabilir mi? AİHM ve AP'nin Türkiye'deki birçok siyasi tutuklu hakkında vermiş olduğu kararlar var, acaba Biden yönetiminin bu kararların yerine getirilmesinde rolü ve etkisi olacak mı?
Biden'ın bir diğer özelliği de transatlantik ilişkilere verdiği önem ve Avrupa Birliği ile eşgüdüm içinde hareket etme istediğidir. Başkanlığı döneminde Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi kurumlarının Türkiye'de temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alınmasına ilişkin tüm girişimlere destek verecektir. ABD'nin bu alandaki açık tavrı Avrupalı kurum ve siyasileri de Türkiye konusunda geçtiğimiz dört yıla kıyasla daha proaktif bir söylem ve politika geliştirmeye yönlendirecektir.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.