Bir Çığlığın Yüzyılı: Karapêtê Xaço
Haluk Yıldızhan
Madem ki bugün Karapetê Xaço'nun ölüm yıl dönümü ve madem ki bu yüzyıllık çınarı anmak gerekir, o zaman, bugüne kadar onunla ilgili yayınlanmış tek bir kitaptan, "Bir Çığlığın Yüzyılı: Karapetê Xaço"dan söz edeceğim.
Kitap Si Yayınları tarafından 1. baskısı mart 2002 de yapılmış ve Batmanlı bir Kürt olan Salihê Kevirbirî tarafından kaleme alınmış.
Salihê Kevirbirî'nın, Batman'da, çocukluğunda "tanıştığı" kılam ve dengbêjlik geleneğinin ustası Karapetê Xaço ile Ermenistan'da, Erivan'ın bir köyünde görüşmesi ve söyleşisi sonrası oluşmuş bir kitap.
Karapetê Xaço (asıl adıyla Garabet Xaçaturyan), 1900'lerin başında Beşiri'nin Bilêder köyünde dünyaya gelmiş, ailesinin tüm fertlerini 1915 Büyük Felaketinde kaybetmiş, kendisi ve kardeşleri bir askerin insafı sonucu, köylerine tekrar dönmemeleri şartıyla serbest bırakılmış, bunun sonucunda Kürtçe bildikleri için "fılle" olduklarını gizleyerek köy köy dolaşıp, dilenerek hayatta kalmışlar.
Bu köyleri dolaşma ve dilenmeleri döneminde yollarda öğrendiği ve söylediği stranlar sayesinde artık çevrede tanınan bir dengbêj olmuş, yörenin namlı beylerinden Filitê Qûto'nun öldürülmesi üzerine, Filitê Qûto için söylediği stran üzerine Filitê Qûto'nun oğlunun himayesine girer kız kardeşiyle birlikte. Daha sonra, 1930'larda, Suriye'ye gider ve orada Fransız Lejyonuna katılarak yaklaşık 15 yıl paralı askerlik yapar. Fransızların 1946 da ülkelerine dönmesi sonucu Ermenistan'a gider. Orada da, niye Ermenice bilmediği, niye sadece Kürtçe kılamlar okuduğu için sıkıntılar yaşar, Erivan Radyosun da Kürtçe stranlar söylemeye başlar fakat zamanla söylediği kılam ve stranlarda beylere, ağalara, aşiretlere övgü yapıyorsun denerek azarlanır, buna rağmen stran ve kılamları günümüze kadar gelir.
Bu dengbêjlik geleneğinin büyük ustası, kılam ve stranlarıyla Kürt kültürüne büyük katkılar yapmış "kılıç artığı" Ermeni, maalesef Erivan'ın yoksul bir köyünde ve yoksulluklarla mücadele ederek, "bazı günler odunumuz olmadığı için soğuktan yataktan çıkamazdık" ve son olarak "50 milyon Kürt bana sahip çıkamıyor ve besleyemiyor beni" diyerek yakınması Kürtlere bunca şeyler veren birine, Kürtlerin bu kadar duyarsız kalması işin çok acıtıcı yanı...
Karabetê Xaço, Salihê Kevirbirî'nin bu kitabı yazmasından bir süre sonra, 2005'te Erivan'ın bir köyünde Solxoza Çaran'da yoksulluk ve yoksunluk içinde vefat etti...
Salihê Kevirbirî, yaptığı söyleşinin yanı sıra izlenimlerini, Karapetê Xaço'nun Türkiye'de yayımlanan albümlerini, çeşitli yerlerde yayınlanmış kılam ve stranlarını , o'nun için söylenenleri ve son olarak foto albümünü almış kitaba...
Ne demeli: Salıhê Kevirbirî'ye kitabından dolayı, Karapetê Xaço'ya ise Kürdistan kültürüne kattıklarından dolayı şükranlarımızla...
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.