Birleşik Krallık, AB'den ayrılma kararı verdi!
Birleşik Krallık, AB'den ayrılma kararı verdi!
İngiltere, İskoçya, Kuzey İrlanda ve Galler'den oluşan Birleşik Krallık'ta milyonlarca seçmen, ülkenin Avrupa Birliği'nden (AB) çıkıp çıkmamasını oylamak için dün sandık başına gitti. 382 seçim merkezinde oy sayım işlemi tamamlandı. İngiltere Seçim Komisyonu verilerine göre AB karşıtlarının oranı yüzde 51,9'a ulaşırken AB yanlıları yüzde 48,1'de kaldı. AB'den ayrılma (Brexit) yönünde oy kullananların sayısı 17 milyon 400 bin, "AB'de kalalım" diyenlerin sayısı ise 16 milyon 100 bini buldu.
İngiltere Başbakanı David Cameron, AB referandumunda birlikten ayrılma kararının çıkmasının ardından Ekim ayındaki parti kongresinde görevi bırakacağını açıkladı.
Ayrılık süreci 2 ila 10 yıl sürecek
Birleşik Krallık'ın AB'den resmen ayrılmasının 2 ila 10 yıl sürmesi beklenirken, bu süre içerisinde de İngiltere AB kurallarına tabi olmaya devam edecek. Referandum sonucunun yasal olarak İngiliz hükümeti açısından bağlayıcılığı bulunmuyor ancak İngiltere Başbakanı David Cameron'ın halkın kararını görmezden gelmemesi ve AB'den çıkış prosedürünü hızla başlatması bekleniyor.
Cameron’ın kararı Lizbon Antlaşması’nın 50’nci maddesine bağlı olarak AB Konseyi’ne bildirmesi gerekiyor. Süreç bu bildirim yapıldığında başlayacak ve taraflar ayrılığı müzakere edip bir anlaşma sağlayacak. Bu anlaşma sağlandığı andan itibaren ya da bildirimden sonra en geç iki yıl içinde AB anlaşmaları İngiltere için uygulanır olmaktan çıkacak. Bu süreyi uzatma imkanı, AB ve İngiltere’nin oybirliğiyle mümkün olabilecek.
İngiliz vatandaşlarının AB ülkelerine seyahat etmek için vize almaları gerekip gerekmeyeceği ise AB ile varılacak anlaşmaya bağlı olacak. Ülke, birlikten çıkmasına karşın ortak pazarda kalmayı sürdürürse vatandaşları da AB ülkelerinde çalışmaya devam edebilecek. Ancak İngiliz hükümeti AB vatandaşlarına çalışma izni kısıtlaması getirirse kendi vatandaşlarının da AB ülkelerinde çalışmak için vize almaları gerekecek.
AB'den ayrılma kararı alan ilk ülke
Büyük Britanya böylece AB'den ayrılma kararı alan ilk ülke olarak tarihe geçti. Kısaca Brexit olarak anılan ayrılık kararının AB'yi de ağır bir siyasi krizle yüz yüze bırakacağı tahmin ediliyor.
Birçok AB'li politikacı İngilizleri ayrılık kararının sonuçları karşısında uyarmıştı. Brüksel, İngiltere'de alınan kararın hoşnutsuz başka AB üyeleri için örnek oluşturmasından kaygı duyuyor.
Avrupa'da domino etkisi yapabilir
Birleşik Krallık'ın AB'den çıkış kararının, Avrupa ülkeleri arasında domino etkisi yapma ihtimali de bulunuyor. Kararın özellikle aşığı sağın popüler olduğu Fransa'da, benzer bir AB referandumunu tetikleyebileceği bildiriliyor. Brexit'in ayrıca bazı AB ülkelerinde ekonomi alanında olumsuz etkilerinin olması öngörülüyor.
Birleşik Krallık'ın AB ile ilişkilerini bundan sonra İzlanda ve Norveç modeli gibi düzenleyebileceği belirtiliyor. Ülke bu modeli benimserse, ortak pazara erişim sağlayacak ancak AB kararlarına ortak olamayacak. İngiltere için bir diğer seçenek de Türkiye gibi AB ile gümrük birliği benzeri bir anlaşma imzalamak olacak.
Bu arada, sonucun AB'den ayrılmak istemeyen İskoçya'da yeni bir bağımsızlık referandumu yapılmasını ve Kuzey İrlanda'da özellikle ayrılıkçı akımların hareketlenmesini tetikleyebileceği belirtiliyor.
Lizbon Antlaşması 50. maddesi ne diyor?
AB'ye üye ülkelerin birlikten çıkışını düzenleyen Lizbon Antlaşmasının 50. maddesi şöyle:
"1. Her üye devlet, kendi anayasal kurallarına uygun olarak Birlik’ten ayrılmaya karar verebilir.
2. Ayrılma kararı alan üye devlet, niyetini Avrupa Birliği Zirvesi’ne bildirir. Birlik, söz konusu devletle, Avrupa Birliği Zirvesi tarafından belirlenen yönlendirici ilkeler ışığında, bu devletin Birlik ile gelecekteki ilişkisinin çerçevesini dikkate alarak, çekilmeye ilişkin kuralları belirleyen bir anlaşmayı müzakere eder ve akdeder. Bu anlaşma, Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Antlaşma’nın 218. maddesinin 3. paragrafına uygun olarak müzakere edilir. Anlaşma, Birlik adına, Avrupa Parlamentosu’nun muvafakatini aldıktan sonra, nitelikli çoğunlukla hareket eden Konsey tarafından akdedilir.
3. Antlaşmaların ilgili üye devlete uygulanması, çekilme anlaşmasının yürürlüğe girdiği tarihte, bunun gerçekleşmemesi halinde, Avrupa Birliği Zirvesi oybirliğiyle ve ilgili üye devletle mutabık kalarak süreyi uzatmadığı takdirde, 2. paragrafta belirtilen bildirimden iki yıl sonra sona erer.
4. 2 ve 3. paragrafların amaçları doğrultusunda, çekilen üye devletin Avrupa Birliği Zirvesi’ndeki veya Konsey’deki temsilcisi, Avrupa Birliği Zirvesi veya Konsey’de kendisini ilgilendiren görüşmelere ve kararlara katılamaz. Nitelikli çoğunluk, Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Antlaşma’nın 238. maddesinin 3. paragrafının (b) bendine göre belirlenir.
5. Birlik’ten çekilen bir devlet Birliğe yeniden katılmak isterse, talebi 49. maddede belirtilen usule tabi olur."
basın
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.