Ali Fikri Işık / K24

Bugün, şimdi, şu anda yaşayan en büyük çağdaş Kawa, Kürtçedir. Kürtçe, bir hayat istiyor. Kürtçe, bir hayat talep ediyor. Kürtçe, Kürtlerin hayatına talip ve Kürtlerin hasbihal ettiği bütün inanç ve ideolojilere meydan okuyor. Kürt modernitesinde, modernizme karşı Kürtçe, bütün imkân ve araçlarıyla hem mücadele ediyor hem de modernitenin, modernizme evrilmesinde inanılmaz bir uyum yeteneği sergiliyor. Sanki Kawa’nın örsünde vicdanı döverek, deneyim ile geleneği birleştirmeye çalışıyor.

Kürtçe Newroz’un ruhudur. Nereye gidersek gidelim ve neyi hangi amaçla yapıyorsak yapalım, Kürtçe, Newroz ruhunun bir parçasını, bir kutup yıldızı parlaklığında hayatımızın ortasına dikiyor. Kürtçenin talep ettiği hayatı Kürtçeye iade etmeden, onu ihmal ederek atılan bütün adımlar eninde sonunda yine onun engeline takılıyor. Kürtçe, bu haliyle en talep kâr varlığımız. Sadece talep kâr değil, isyan eden varlığımız da odur.

Newroz iyi insanların varlığı için yakılan isyan ateşidir. İyiliğin kötülükle yaptığı mücadelede, iyiliğin aydınlatıcı meşalesidir. İyi olmak, Newroz ruhuna dahil olmak manasına gelir. Yeni gün, yeni hayat demektir. Haliyle Newroz, yenilenmek anlamına gelir. Yenilenmeden iyi olmak mümkün değil. Yeni ve iyi bu manada özdeştir ve bu aynı olma durumunu Newroz temsil etti geçmişte. Şimdi ise yeni ve iyi olanı Kürtçe temsil ediyor.

Eğer Kürtçe, bir hayat talep ediyorsa bu talep, hayatın tüm dilimlerini kapsar. Ehmedê Xanî de aynı şeyi söylüyor. Demirci Kawa da aynı şeyi söylemişti. İkisi de aynı şeyi Kürtçe söylemişti. Zihin dünyalarındaki her şey Kürtçeydi. Kürtçe dipten gelen derin dalga gibi, her yüzeyi aşındırmayı bildi ve yirmi birinci yüzyıla ulaştı.

Yirmi birinci yüzyıla ulaşırken, heybesinde çok zengin bir sözel edebiyat vardı. Bu edebiyata farklı katmanlar ekleyerek onu yazılı edebiyat haline getirdi. Bütün bunları yaparken şarkılarda varlığını sürdürdü ve Kürt müziğinin sarsılmaz temellerini attı. Önce söze sırtını dayadı, şimdi de yazıdan vazgeçmiyor. Harika romanların yazılmasına tanıklık etti. Bunu harika hikayeler izledi. Şimdilerde sinema ve tiyatroda harika işlerin altına imza atıyor.

Egemen hem devlet hem de eğitim imkanlarına sahip diğer dillerin asimilasyonuna karşı inanılmaz bir direnç gösterdi. Etkilendiği kadar onları da etkilemekten hiç geri durmadı. Eğitim dili imkanından yoksun olmasına rağmen kendi topluluğunu asla terk etmedi. Kürtlerin Kürtçeyi terk etme çabalarına karşı hep küçümseyici bir gülümseme ile karşılık verdi.

İdeolojilerin melezleştirme gayretlerine hiç omuz vermedi. O ideolojiyi kuşatıp ona Kürtçe giysiler giydirmeyi başardı. Aslında Kürtçe, bütün Kürtleri kolundan tutup hayatın ortasına fırlattı. Çünkü o hayattan korkmuyordu ve hayata karşı donanımlıydı. Hayat değil, o hayata biçim veriyordu. Şimdilerde de hayata rengini veren yine odur.

Kürtçenin kalbindeki Newroz ateşi hiç sönmedi. Hiçbir rüzgâr onu savuramadı. Hiçbir yağmur sönümlenmesine yetmedi. O hep en kızgın kor olarak kalmayı başardı. Öyle heybetli geliyor ki onsuz bir şey yapmak mümkün değil artık.

Siyaset bile ancak onun gölgesinde kendisine küçücük bir yer bulabilir. Kürtçe artık rehberdir. Önderdir. Liderdir. Yol göstericidir ve sorun çözücüdür. Kürtçesiz adım atılacak hayat alanı kalmadı.

https://www.kurdistan24.net/tr/opinion/76671-Bug%C3%BCn-Newroz-K%C3%BCrt%C3%A7edir