CIA Başkanı William Burns meslek sırlarını açıklıyor: "İstihbaratçılık da bir devlet yönetme sanatıdır!"
.
Faik Bulut
ABD Merkezî İstihbarat Teşkilatı (CIA) Başkanı William J. Burns, New York merkezli Foreign Affairs dergisinin Mart-Nisan 2024 tarihli nüshasındaki makalesinde, ajanlık-istihbarat mesleğinin bazı sırlarını kamuoyuyla paylaşıyor.
Amerika'da hükümet dışı bir think-tank (düşünce) kuruluşu olarak faaliyet gösteren Dış İlişkiler Konseyi tarafından iki ayda bir yayımlanan bu dergi, ABD ve uluslararası alandaki dış politikalara ağırlık veriyor.
İngilizce başlığı "Spycraft and Statecraft: Transforming the CIA for an Age of Competition" (İstihbaratçılık ve Devlet Yönetme Sanatı: CIA Teşkilatını Rekabet Çağı İçin Dönüştürmek) olan uzun makalenin CIA başkanının imzasını taşıması, bu açıdan da önemli.
ABD Başkanı Joe Biden, CIA Şefi William Burns'ün başarılarını övmüştü, Temmuz 2023 / Fotoğraf: Reuters
Çünkü Burns, ABD'nin dünyadaki hemen her olaya müdahale eden veya müdahil olan ve yeryüzündeki tüm gelişmelerle ilgilenen istihbarat teşkilatının baş sorumlusu sıfatıyla gerektiğinde kritik aşamalarda devreye girebilen, istihbarat eksenli görüşmelerde bulunup mekik diplomasisi yürütebilen bir şahsiyet.
Mesela kendisi, Gazze'de ölümüne çatışan taraflar arasında ateşkes sağlanıp bir anlaşmaya varılması için İsrailli, Katarlı ve Mısırlı güvenlik/siyaset yetkilileriyle görüşmeler gerçekleştirdi.
CIA şefinin makalesinin ana başlıkları şunlar:
"İstihbaratçılığın işlevi, gelişimi, çağımızdaki meseleler karşısındaki yeri ve önemi!"
Burns'ün makalesi, devletlerarasındaki casusluk ve istihbaratçılığın tanımıyla başlıyor:
Devletler sırlarını birbirinden gizledikleri andan itibaren, onları farklı yollardan çalıp ele geçirme faaliyeti de başlamaktadır. Dolayısıyla istihbaratçılık (veya ajanlık faaliyeti) uluslararası ilişkilerde devleti yönetme sanatının bölünmez bir parçası haline gelmiştir.
Teknik açıdan istihbarat faaliyeti ne kadar gelişirse gelişsin, işin özü ve esası budur.
İstihbaratçılıkta kesin değerlendirme, aynı zamanda başarılı bir beklenti anlamına gelir ki; bu da uluslararası arenada her yüzyılda sadece birkaç defa meydana gelebilen derin dönüşümlere ayak uydurmak için siyasi karar alıcılarının işlerini kolaylaştırmaya yaramaktadır.
CIA Şefi William Burns'e göre, iyi istihbaratçılığın şartı kararlı bir sınama ve denemedir / Fotoğraf: aljazeera.net
CIA'nın bir numaralı yetkilisine göre; "Her yüzyılda bir Soğuk Savaş veya 11 Eylül 2001 faciası gibi sayılı dramatik dönüşüm anları" yaşanıyor ve mevcut durum şöyle:
Günümüzde dünya ölçeğindeki şiddetli stratejik rekabet ortamında Çin'in yükselişi ve Rusya intikamcılığının yol açtığı ürkütücü jeopolitik tehditler söz konusudur. Böyle bir durumda ABD, artık rakipsiz bir güç değildir.
Ayrıca iklim değişikliklerinin yol açtığı tehlikeler de giderek artmaktadır. ABD, bahsi geçen tehdit ve tehlikelerle karşı karşıyadır.
Bu, aynı zamanda CIA'nın istihbaratçılık faaliyetinin tarihi tehlikelerle yüzleşeceği bir dönüm noktasında olduğuna işaret eder.
Jeostratejik ve teknolojik dönüşümler, istihbaratçılar açısından her zamankinden daha fazla sınanma ve yüzleşme anı demektir ki; yeni bir dünyayı tasavvur edip, doğru öngörü temelinde sağlamasını almak için ani ve acil gelişmelere ayak uydurmaya (adaptasyona) ihtiyaç vardır.
Gelişmeyi daha çetrefilli/karmaşık hale getiren şudur: Sanayi Devrimi veya Nükleer Çağ'ın başlangıcından bu yana çok daha büyük ve kapsayıcı bir teknolojik devrim dönemine girmiş olmamızdır.
Örneğin yapay zekâ ile mekanik olgulardan yararlanan kuantum bilgisayarları, atom ve atomaltı seviyede fiziksel madde parçacıkları ve dalga özelliklerini sergileyerek kuantum hesaplama yoluyla, bilinen süper bilgisayarlardan çok daha hızlı ve etkin biçimde problemleri çözebilmekteler.*
Ortaya çıkmakta olan yeni nesil teknolojiler, birçok bakımdan ve çok boyutlu olarak dünyayı değiştirmektedir. Buna istihbaratçılık faaliyetlerinin değişip dönüşmesi de dâhildir.
Söz konusu bu değişimler aynı zamanda CIA teşkilatı ve benzeri kurumlara, eskisinden daha fazla zor görevler yüklemektedir.
Çünkü bizi iyice şaşkına çevirmek, takibimizden kaçıp kurtulmak ve aleyhimizde casusluk yapmak için hasımlara (rakiplere), yepyeni alet ve cihazlar elde etme imkânı sunmaktadır.
Bununla birlikte dünyanın girmiş bulunduğu bu değişim sürecinde, istihbaratçılık insanoğlu ile teknoloji arasında interaktif zeminde faaliyet göstermektedir.
Çünkü bir insanın edinemediği sırlar ile esrarengiz olaylar, söz gelimi gizli operasyonlar ile teknik işlemlerden meydana gelmektedir. Bunları da insandan başkası çözemez veya başaramaz.
21. yüzyılda casusluk/istihbaratçılık hizmetlerinin aktif olabilmesi için CIA'nın (veya benzeri merkezi teşkilatların) gelişmekte olan yeni nesil teknolojileri, kitlesel yetenekleri ve bireysel cesaretleri harmanlayarak bir sentez haline getirmesi gerekmektedir ki, zaten istihbaratçılık mesleğinin özü de budur.
CIA, hızlı gelişen modern teknolojinin yeni aygıtlarıyla eskilerini birlikte kullanma yolunu benimsemektedir. Yapay zeka ile bilinen insan kaynaklarını sentezleyerek istihbarat toplamaktadır.
Esasında bu ikilem, istihbaratçılık faaliyetini birçok boyutuyla eskisine oranla daha zor ve zahmetli bir hale getirmiştir.
Video-kamera-mobese ve benzeri gelişkin teknik donatılarla her köşesi donatılarak 'zeki şehirler' haline getirilmiş mekânlar da casusluğun işini güçleşmiştir.
Bu yüzden düşman bir ülkedeki ajanın temas kurup buluştuğu bilgi kaynakları, her ikisinin de güvenliğini tehlikeye sokabilmektedir. Devamlı çalışan dev kameralar, söz konusu ajanı her an ve her yerde izleyebilmektedir.
CIA, mevcut veriler ışığında yapay zekayı istihbarat alanında çok daha verimli kullanabilmek için, elverdiğince işlevsel yöntemleri geliştirmek üzere çalışmaktadır.
Hasılıkelam, istihbaratçılık yüksek teknoloji ile insan arasındaki bağlantıdır, iletişim aracı ve köprüdür.
CIA şefi Avrupa ve Ortadoğu ülkelerini dolaşarak "istihbarat diplomasisi" yaptı / Fotoğraf: Avrupa arşivi
CIA şefi, yukarıdaki tanımdan hareketle uluslararası alanda "istihbarat diplomasisi" kavramına da yer veriyor:
Bu dönüşümler ışığında casusluk faaliyetleri değişip gelişmektedir. Söz gelimi stratejinin gizliliği ortadan kalkmakta; bunun yerine rakipleri yıkabilecek sırların maksatlı biçimde alenileştirilmesi yoluna gidilmekte ve müttefiklerin bir araya getirilip seferber edilmesi ön plana çıkmaktadır.
Siyasi karar vericilerin elindeki en önemli koz-araç bu yöntemle sağlanmaktadır.
Dolayısıyla istihbarat yapıları (oluşumları, kümeleri, toplulukları), istihbarat diplomasisinin artan değerini giderek daha fazla anlayıp buna uygun hareket etmektedir.
Bu yöntem siyasi karar alıcılarına yardım hususunda yepyeni bir konsept (kavrayış tarzı) sunmaktadır ki, buradaki esas amaç müttefikleri destekleyip düşmanlara karşı durabilmektir.
CIA şefi, ABD senatosu huzurunda onay için sunum yapıyor, Şubat 2021 / Fotoğraf: Reuters
W. Burns'ün makalesinde Soğuk Savaş sonrasındaki gelişmeler de ele alınıyor. Ağırlık noktası Ukrayna'daki savaşa veriliyor:
Güvensizliğin cisimleşmiş halini simgeleyen Putin, Şubat 2022'de Ukrayna'yı istila etme talimatı vererek başlattığı vahşi ve trajik savaşı sürdürmekte ısrarlıdır.
Ancak bu savaş Rusya'nın zayıf noktalarını da ortaya çıkarmış; tek boyutlu ekonomisi, abartılı devasa askeri gücü ve yozlaşmış siyasi sistemini gözler önüne sermiştir.
Aynı savaş, Ukrayna halkının işgalden kurtulma çabasındaki şaşırtıcı azmi ve kararlılığını göstermekle kalmamış; Rusya'nın ekonomik bakımdan Çin'e bağımlılığını da ortaya koymuş, NATO'nun eskisinden çok daha iri ve diri olmasına yol açmıştır.
Bu yıl, Ukrayna Savaşı açısından zorlu olacak; belki de iş iktidarda kalıp kalmama noktasına kadar varacaktır.
Şu anda Ukrayna'nın karşılaştığı en büyük denklem 'Putin'in kibirli' haline son verip, Rusya'nın bu savaşı sürdürmesinin ağır maliyetini gözler önüne sermesi olacaktır ki, bu da Ukrayna ordusunun cephe hattında ne kadar ilerleme kaydedeceğine bağlıdır.
Ek olarak savaş cephesinin Rusya tarafındaki derinliklerini vurup vuramayacağı ve Karadeniz'de ne kadar kazanım elde edip etmeyeceği de belirleyici olacaktır.
2024 yılı, Ukrayna açısından çok zahmetli ve tayin edici bir sene olacak / Fotoğraf: Al Majalla
Bu aşamada Putin, balistik nükleer silahına yeniden sarılacaktır. Ukrayna açısından bu tehlikeyi gözden kaçırması da nükleer silah tehdidinden korkarak geri adım atması da aptallık olacaktır.
Ukrayna'daki başarının anahtarı, batılı ülkelerin yardımlarının devamlılığını sağlamaktır. Bu arada ABD'nin yardımları maliyeti az olan büyük jeopolitik getirilerdir ki, aynı zamanda Amerikan askeri sanayisindeki imalatı/gelişmeyi de kapsamaktadır.
Mevcut durumda ABD'nin Ukrayna eksenli mücadeleden geri adım atıp Ukrayna'ya (lojistik/askeri) desteği kesmesinin tarihsel olumsuz sonuçları olacaktır.
ABD Başkanı Joe Biden ile Ukraynalı mevkidaşı Volodimir Zelenski. ABD, savaş için Avrupa ve Asyalı müttefikleri çevresine topladı
Çin'in konumunun değerlendirilmesi de makalede önemli bir yer tutuyor:
Çin ile ABD rekabeti konusunda şu söylenebilir: Yeni bir dünya düzeni kurmaya niyetlenen Pekin yönetiminin elinde yeterli ekonomik, diplomatik, askeri ve teknolojik güç bulunmaktadır.
Çinliler istihbaratçılık/ajanlık hususunda da yöneticilerinin dediklerini titizlikle araştırıp incelemekte; yurtiçi ve yurtdışında yapıp ettiklerine daha çok özen göstermektedirler.
CIA'ye göre Çin Başkanı Şi Cinping'in ABD ekonomisinin çöküşü hakkındaki kehaneti tutmadı
Mesele Çin'in salt yükselmesinde değildir; asıl mesele onun artmakta olan tehditleridir.
(Ülkenin kurucu önderi) Mao'dan daha uzun süre başkanlık yapan Şi Cinping, üçüncü iktidar döneminde ülkesinin gelişmesine yoğunlaşmak ve Çin'in devasa gücünü mevcut dünya düzenini sağlamlaştırmak yerine, eskisinin yerine yeni bir dünya düzeni kurmaya harcamaktadır.
Amerika'nın giderek gerileyip çöken bir süper güç olduğu kanaatini taşıyan Çin Başkanı, ABD'nin Ukrayna'ya aktif-güçlü desteğini sürpriz olarak karşılamıştır.
Ayrıca ABD'nin (ambargo ve yaptırımlar yoluyla) Putin'e dayattığı kapsamlı ekonomik sıkıntı, Pekin yöneticilerinin 'nihai çöküşe giden Amerika' tespitiyle çelişmektedir.
Batılı ülkeler ile Rusya arasında ambargo savaşı / Görsel: interregional.com
Dolayısıyla Çin yönetimi açısından garanti sayılan 'çökmekte olan Amerika' tezi, Beyaz Saray yönetiminin Ukrayna'ya fiili desteğinin yanı sıra süreklilik kazanan Çin saldırganlığını ön plana çıkarması neticesinde geçersiz kalmıştır.
Üstelik ABD, (Çin'in kendisine ait varsaydığı) Tayvan'daki yönetime aktif destek sunmaktan ve onu himaye etmekten de geri durmamıştır.
ABD ile Çin arasındaki rekabetin arka planındaki neden, iki devletin yoğun ekonomik bağlantıları ve ticari ilişkilerdir. Bu ikili bağlantılar, dünyanın geri kalan ülkelerini de etkilemiştir.
Bu bağlantılarda oluşan zayıf noktalar ise Amerikalıların refah ve güvenliğine muazzam bir tehdit oluşturulmasına da yol açmıştır.
ABD ile Çin arasında büyük ekonomik rekabette kim kazanacak
CIA şefinin değindiği farklı konular arasında şu nokta dikkat çekiyor:
Gerek Kovid-19 salgını gerekse Ukrayna savaşı, iki şey göstermiştir: Acil tıbbi ihtiyaçlar ile yaşamsal enerji tedarikinde tek bir devlete güvenmek hatalı olduğu kadar tehlikelidir de.
Dünya ölçeğinde geçerlilik kazanan bu tehlikenin önüne geçmenin biricik yolu ise tedarik kaynaklarını çeşitlendirmektir. İhtiyaç duyulan yaşamsal ihtiyaçları karşılamak için farklı ülkelerle anlaşmaktır.
ABD açısından bu, tedarik zincirinin halkalarını çoğaltmaya ilaveten teknolojik üstünlüğü korumak ve üretim gücüne yatırım yapmaktır.
Husilere yönelik denizden Amerikan kuşatması
Orta ölçekli devletler bahsi de Burns'ün makalesinde ciddi bir yer tutuyor:
Dönüşen ve devamlı bölünerek altüst olan günümüz dünyasında ABD'nin karşılaştığı tehlikelerden biri de 'orta ölçekteki bölgesel devletlerin' izledikleri 'orta yol' siyasetidir.
Bilhassa güney yarımkürede yer alan bu devletler, uluslararası ilişkilerini çeşitlendirip çoğaltarak tercihlerini alabildiğine büyütmektedirler.
Bunlara göre ABD veya Çin gibi süper devletlerle tek taraflı jeopolitik ilişki kurmanın faydası az, tehlikesi fazladır. Dolayısıyla ucu açık olan, en azından iç içe geçmiş karmaşık ilişkiler ağı sözü edilen ülkeler açısından tercih edilmektedir.
ABD, orta ölçekli devletler arasında artmakta olan rekabete dikkat etmeli ve bu tür rekabetlerin süper devletleri tarihi büyük çatışmalara yol sürükleyebildiğini görmelidir.
Filistinli 5 farklı grubun 7 Ekim 2023 tarihli İsrail baskını, Filistin meselesini dünyaya hatırlatmak içindi
William Burns, 7 Ekim 2023 tarihli Hamas baskınını serinkanlı bir tarzda analiz ediyor:
İslami Direniş Hareketi'nin (Hamas) İsrail'e hücumu, ABD'ye devamlı önerilen karmaşık Ortadoğu meselesinin tekrar hatırlatılmasıdır.
Kuşkusuz Çin ile dünya ölçeğindeki rekabet, ABD'nin acil önceliklerindendir. Lakin bu demek değildir ki, ABD dünyanın farklı yerlerindeki diğer tehlike ve meydan okumalardan sakınıp kaçınsın!
Yani ABD geçiş döneminde son derece dikkatli ve disiplinli davranmalı, herhangi bir müşkülatı es geçip atlamamalı ve gerektiğinde nüfuzunu/etkisini akıllıca kullanabilmelidir.
Şimdilerde Ortadoğu eskisinden çok daha fazla çatışma ve patlama aşamasındadır.
Örneğin Gazze bölgesine yönelik İsrail'in yoğun operasyonları, sivil Filistinlilerin acil insani ihtiyaçlarının karşılanması, kaçırılan rehinelerin kurtarılması, savaşın bölgedeki diğer cephelere sıçramasının önüne geçilmesi ve Gazze'den sonraki ertesi gün projesi gibi meseleler son derece yaşamsaldır.
Bunların hepsi, çözümü gayet zor sorunlardır. İsrail'in güvenliğini de garanti edecek bir barış ile Filistin devletinin kurulması umudunu canlandırmak elzemdir.
İsrail'in diğer Arap ülkeleri ve bilhassa Suudi Arabistan ile ilişkilerinin normalleştirilmesi için ortaya çıkmış tarihi fırsatlar kaçırılmamalıdır. Bunlar, mevcut derin kriz ortamında hayal etmesi bile zor olan işlerden sayılır.
Ancak önümüzdeki sorunlar ciddi bir şekilde izlenip ele alınmadıkça, bahsi geçen derin krizden çıkma hayali çok daha zorlaşacaktır.
Biden ve Netanyahu, İsrail, Ekim 2023. ABD, Gazze'deki savaşın fiili ortağı
Makalede, devlet yöneticilerinin niyetlerini okumanın zorlukları ve siyasi kararlar alınmasında istihbarat teşkilatlarının yardımları da irdeleniyor:
İsrail ve bölgenin güvenliğinin anahtarı şunlara bağlıdır: İran'ın nükleer programına nasıl yaklaşılacağı, Rus saldırganlığıyla başa çıkılması ve Husi hareketinin dizginlenip engellenmesi.
Esasen ABD, sadece Ortadoğu'daki herhangi bir meselenin çözümünden bizzat sorumlu değildir. Ancak bahsedilen bu sorunlardan her birinin yönetilmesi ve çözülmesi ABD'nin aktif öncülüğü olmadan imkânsızdır.
İnsan zekâsını esas alan CIA'nın gözüyle bakıldığında dünyadaki yeni görüntü şöyledir:
ABD'nin iki büyük hasmı olan Çin ile Rusya'nın son derece dar bir müsteşar/danışman zümresiyle birlikte yönetmeye kalktıkları dünyanın mevcut ortamında, devlet yöneticilerinin keskin öngörüleri ve vizyonları her zamankinden daha önemli ve bir o kadar da zordur.
William Burns, Temmuz 2023'de Kiev'i gizlice ziyaret etmiş ancak Wagner isyan planı hakkındaki istibaratı açıklamamıştı
11 Eylül 2001 faciasının habercisi olduğu yüzyılımızda gerçekleşen Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesi üzerine, CIA ile ülkedeki diğer bağlantılı teşkilatlar şu noktada övünebilirler:
Amerikalı devlet adamları ve bilhassa Ukraynalı yöneticilerin siyasi karar alarak Putin'i başarısız kılmalarında istihbarat birimlerinin hayati yardımları olmuştur.
CIA başkanının başarısız dediği Putin, ABDli gazeteci Tucker Carlson'un röportajıyla tartışma yarattı, 9 Şubat 2024 / Fotoğraf: AFP
Rus yönetimin ağır baskısı ve yoğun propagandasına rağmen, ülkede alttan alta öfke birikimi var ve bu itiraz daha çok gençlerin askere alınmaları sırasında ortaya çıkmaktadır.
Böylesi bir kitlesel muhalefet, CIA teşkilatını oluşturan her kuşağa sadece bir defa fırsat vermektedir.
CIA direktörü Burns, Rusya'daki seçkinler ile farklı kesimler arasında yönetime duyulan öfkeyi vurguluyor, Temmuz 2023, Fransız arşivler
Rusya şimdilerde daha yakın ve büyük bir tehlike oluşturmakla birlikte Çin uzun vadede en büyük tehdit kaynağıdır. Geçen son iki yıl boyunca CIA, kendisini yeni gelişmeye göre hazırlayıp uyarlamaktadır.
CIA, yeni cihazlarıyla gelişen Çin'in karşısına dikilmekle kalmayıp onu ve Rusya'yı birlikte yıpratmaktadır.
Teşkilat, her iki devlete öncelikle önem veriyor. Ancak diğer tehlike kaynaklarını da ihmal etmiyor.
'Terörle mücadele' ve bölgesel istikrarın korunması, her yıl on binlerce Amerikalının ölümüne yol açan morfinden yaklaşık 80, meperidinden ise 500 kat daha güçlü fentanil kimyasal maddesinin yaygınlık kazanmasına karşı tedbirler almak da CIA'nın ilgi ve faaliyet alanına girmektedir.
Öte yandan sadece stratejik öneme sahip hassas mıntıkalarla sınırlı kalmayan genel anlamda bölgesel ölçekli başka tehdit ve tehlikeler de söz konusudur. Mesela Güney Çin Denizi bölgesindeki Kuzey Kore'nin varlığı böyledir.
Keza Latin Amerika ile Afrika gibi bölgelerin gelecekte jeopolitik önemi artacaktır. Yeryüzünün farklı parçaları da bu kapsamda ele alınmaktadır.
Körfez (KİK) ve Güneydoğu Asya (ASEAN) liderleri, orta yolu izleyerek çok yönlü ilişkiler kuruyorlar, 21 Ekim 2023, Riyad
CIA Başkanı William J. Burns, istihbarat teşkilatlarının analiz ve değerlendirmeleri sürecinde önlerine çıkan tarihi fırsat hakkında şu bilgileri de sunuyor:
Yapay zekâ ile açık ve gizli kaynaklardan edinilen istihbarat, Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) analizcilerine tarihi fırsatlar sunmaktadır.
Zira yapay zekâ, insanlardan oluşan analizcilerin yerini tutamaz; ancak onların fiili kabiliyetlerini artırırlar.
Onlar yapay zekânın elde edilen verileri çok daha hızlı ve tatmin edici ölçüde değerlendirebilmesi için, yepyeni cihaz ve aygıtları geliştirme hususunda harıl harıl çalışmakta; ilgili üst düzey görevlilerin yapabileceklerinin en iyisini yapmalarına yardımcı olmaktadırlar.
Kimi zaman istihbarat subayları (üst düzey yetkilileri), resmikabul ve tanımaya yol açabilecek şekilde tarihi düşmanları ve hasımlarıyla temasa geçebilirler ki, bu da 'istihbarat diplomasisi' çerçevesinde bir faaliyet sayılır.
Nitekim Afganistan'dan çekilme öncesinde Taliban temsilcileriyle (Katar'da-FB) gerçekleşen görüşmeler bu türden bir diyalog ve diplomasiydi.
Kimi zamanlarda dünyanın farklı bir yerinde son derece karmaşık bir meselenin çözümü için CIA yetkilileri devreye girerler.
Tıpkı Mısır, Katar, İsrail ve Hamas arasında sürmekte olan müzakerelerde olduğu gibi CIA, mekik diplomasisi yoluyla ilgili taraflarla görüşerek Gazze'de alınan rehinelerin kurtarılmasında da yardımcı olmuştur.
Kimi vakitlerde ise buna benzer temaslar, iniş ve çıkışlarla dolu siyasi ilişkilerin belli bir noktasındaki tıkanmaları ve düğümleri çözmekte ciddi bir rol oynar.
İstihbarat diplomasisi, çıkarların birbirine yakınlaşması ve ortak paydanın bulunması için teşvik edici bir rol oynar ki, bu diplomatik çabaların sessiz ve sakin bir şekilde yürütülerek ABD'deki siyasi kararlar alıcıların işini kolaylaştırır.
İstihbarat diplomasisi hususunda dört ana başlığın gereğinin yapılması esastır:
- ABD'nin ortakları ve müttefikleriyle ilişkilerini ilerletecek istihbaratın geliştirilmesi.
- Dışarıdaki karmaşık görevlerin başarıyla yerine getirilmesi için istihbarat ilişkilerine dayanıp itimat edilmesi.
- Siyasi karar alıcılar ile diplomatların çabalarının istihbarat verileriyle desteklenmesi.
- İstihbarat kurumlarında insan kaynaklarının gelişimi için çalışılması.
Son derece uzun ve kapsamlı olan bu istihbarat analizi, bölgesel ve küresel ölçekte hemen her meseleyi değerlendiriyor. Biz, özünü ve ana çerçevesini sunmakla yetindik.
Yararlanılan kaynaklar:
1. https://www.independentarabia.com/node/544501/, 4 Şubat 2024.
2. https://www.aljazeera.net/politics/2024/1/31/, 31 Ocak 2024.
3. https://www.interregional.com/article/2218/, 1 Şubat 2024.
*Kuantum bilgisayarlar, verileri depolamak ve hesaplamalar yapmak için kuantum fiziğinin özelliklerini kullanan makinelerdir. Maddeyi ve enerjiyi atom ve atom altı seviyede açıklamaya çalışan kuantum fiziği temel ilkeleri üzerinde geliştirilmektedir. Elektron, proton gibi temel parçacıkların davranışlarını kontrol ederek işlem görür. Hayal edilemeyecek sayıda işlemi mümkün olan en kısa sürede gerçekleştiren kuantum bilgisayarlar bu bakımdan en iyi süper bilgisayarlardan bile çok daha yüksek işlem gücü ve performansa sahiptirler.
Kaynak: Independent Türkçe
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.