Diyarbakır 5 Nolu için ‘Anı Müzesi’ hazırlığı başladı
Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan görevlendirilen bir heyet, geçtiğimiz gün 1981-84 yılları arasında işkencelerle gündeme gelen Diyarbakır 5 Nolu Cezaevinin eski mahkûmları ile bir araya gelip, çalışmalarla ilgili toplantı yaptı.
Cezaevinde yapılan toplantıya katılan eski Mahkûmlar, toplantının verimli geçtiğinin altını çizerek, “Oraya anılarımızı ve evraklarımızı varsa kitaplarımızı, kaynaklarımızı ölenleri, öldürülenleri yâd edebileceğimiz bir yapının müze haline dönüştürülmesini istiyoruz” dediler.
1981-84 yılları arasında işkencelerle gündeme gelen Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi’nin müzeye dönüştürülmesine yönelik çalışmalar tüm hızıyla sürüyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Birol İnceciköz’ün başkanlığındaki bir heyet, aralarında Rahime Kesici, Nuri Sınır ve Paşa Akdoğan gibi 12 Eylül mağdurlarıyla eski cezaevinde bir toplantı düzenledi. 42 yıl boyunca kullanılan ve işkenceler sonucu 37’den fazla kişinin hayatını kaybettiği ve geçen yıl kapısını kilit vurulan cezaevinin müzeye dönüştürülme çalışmalarıyla ilgili eski mahkûmların fikirleri alındı.
Cezaevinde kaldıkları koğuşları da gezen eski mahkûmlar, o dönem yaşadıklarını bir kez daha hatırladı ve hüzünlendi.
Kesici: “taleplerimiz olumlu karşılandı”
O dönem 5 Nolu koğuşta kalan eski Mahkûmlardan Rahime Kesici, toplantıda, cezaevinin 1980-1984’de yani vahşettin dorukta olduğu döneme uygun düzenlenmesi gerektiğini talep ettiklerini belirterek, “Bizim aslında 3 talebimiz vardı. Eski cezaevi, Röleve ve eski yapılardaki bir yasa gereği röleveye alınmış ve eski haline döndürülecekmiş. Talebimizin karşılanması bizi mutlu etti. Türkiye’de örnekleri olduğu gibi bizde 5 nolunun içini eskiye göre dizayn edilmesini istiyoruz. Bizler de henüz yaşıyorken oraya anılarımızı, evraklarımızı, varsa kitaplarımızı, kaynaklarımızı, ölenleri, öldürülenleri yad edebileceğimiz bir yapının müze haline dönüştürülmesini istiyoruz” diye konuştu.
Sınır: “1 yıl aradan sonra bir araya geldik, umutluyuz”
12 Eylül Mağdurlarından Nuri Sınır da, Diyarbakır 5 nolu cezaevinin 1980-1984 yılları arasında o günkü yönetim ve yöneticiler tarafından cezaevindeki insanlara yaşatılan insanlık dışı vahşeti teşhir etmek ve ileriye taşımak amacıyla orada yaşayan insanlardan oluşan bir sivil yapı oluşturduklarını ifade ederek, şunları söyledi;
“O sivil inisiyatif bu faaliyetleri yürütürken, en son Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın cezaevinin müze olma konusundaki açıklamasından sonra olayı hızlandırarak, bu alandaki yetkililerle irtibata geçerek, dilekçeler yazdık, raporlar verdik. Onlarda sağduyulu davrandılar. Ve geçen bir yıllık sürecin ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı heyeti buraya geldi.
“İstişarelerde bulunduk”
Konuyu yüz yüze istişare etmek, yapılacaklarla ilgili ön bir hazırlık yapma amacıyla gelmiştiler. Onlarla istişaremiz oldu. Müze ile ilgili güzel şeyler konuşuldu, sıcak ve geleceğe yönelik bu cezaevinin müze olması konusunda ciddi bir anlayışın ve çalışmanın oluğunu tespit ettik. Tekrar görüşmeler yapacağız, toplanacağız, konuşacağız.”
“Hafıza müzesi olacağına inancım yeniden yeşerdi”
12 Eylül mağdurlarından Paşa Akdoğan da, adı işkencelerle anılan 5 Nolu Cezaevi’nin müzeye dönüştürülmesine yönelik umutlarının olmadığının altını çizerek, “Daha önce bize iddia edildiği gibi bir takım farklı şeyler bu müzeyle ilgili yapılacaklarını söyleniyordu. Ama bugünkü toplantıda şunu gördük ki; gerçekten ciddi anlamda bir hafıza müzesi çalışması var, kendi adıma inancım sonsuz. Çünkü bunu bugün burada gördüm. Toplantıda da konuşulanlara tanık oldum. Bizim önerdiklerimizin dışında aklımıza gelmeyenler de heyet tarafından dillendirildi. Bizde bu süreçten sonra müze çalışmalarına dâhil olacağız” dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.