Gazetecilerin gözaltına alınmasına tepki gösteren Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP), “50 yıldır özgür basını susturamadınız, bundan sonra da susturmaya gücünüz yetmeyecek” açıklaması yaptı. Gazeteciler de gözaltılara tepki göstererek, dayanışma çağrısında bulundu.

Diyarbakır’da ev baskınlarıyla 19 gazetecinin gözaltın alınması protesto edildi. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) binası önünde yapılan basın açıklamasına Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) üyesi gazetecilerinin yanı sıra HDP Diyarbakır İl Örgütü temsilcileri de katıldı. Sık sık “Özgür basın susturulamaz” sloganlarının atıldığı açıklamayı, DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu okudu.

Yapılan ev baskınlarında aralarında DFG Eşbaşkanı Serdar Altan, Jîn News Müdürü Safiye Alagaş ile Mezopotamya Ajansı editörü Aziz Oruç’un da aralarında bulunduğu çok sayıda gazetecinin gözaltına alındığını söyleyen Müftüoğlu, ayrıca gözaltına alınanların telefon ve dijital materyallerine el konulduğunu, Jinnews’in bürosuna yapılan baskında da ajansın bilgisayar hard disklerine el konulduğunu belirtti.

‘Sanki gizli saklı çalışmalar yapıyorlarmış gibi algı oluşturulmakta’

İktidar medyasının gözaltıları “Basın Komitesi Yapılanması” adı altında servis etmesi ile yeni bir saldırı ve sindirme sürecinin devreye konulduğunu söyleyen Müftüoğlu, şunları söyledi:

“Arkadaşlarımıza yönelik söz konusu suçlamalar arasında Sterk TV ve Medya Haber TV kanallarında çıkan haber, program ve yorumlar gerekçe gösterilmektedir. Gerekçeden de anlaşılacağı üzere zaten gazeteci arkadaşlarımızın yaptığı haber ve yayınlar tüm kamuoyuna açık bir şekilde yapılmaktadır. Ancak sanki gizli saklı çalışmalar yapıyorlarmış gibi algı oluşturulmaktadır. Gazeteci arkadaşlarımız hakkındaki bu iddiaların tamamının düzmece olduğu bilinmelidir. Bir gazeteci mesleğini icra ederken, çalıştığı kurumun yayın politikası ile değil, yaptığı haberlerden sorumlu tutulacağını bir kez daha hatırlatarak, baskı, şiddet, savaş politikasına boyun eğmeyeceğimizi yineliyoruz.

Maddi manevi zarar vermek isteyen bu zihniyete karşı 50 yıldır aynı kararlılıkla hakikati insanlara ulaştırıyoruz. ‘Gerçekler karanlıkta kalmayacak’ şiarını yineliyoruz. 50 yıldır özgür basını susturamadınız, bundan sonra da susturmaya gücünüz yetmeyecek.”

Gazetecilerin gözaltına alınmasına tepki

Kısadalga.net yazarı ve gazeteci Mehveş Evin, gözaltıların kaygı verici olduğunu ve tesadüf olmadığını belirtti. Türkiye’nin hala basın özgürlüğünü ayaklar altına alan ülkelerin başında geldiğine dikkati çeken Evin, bu konuda dünyada 149’üncü sırada olduğunu hatırlattı.  Gazetecilere yönelik baskı ve gözaltının, AKP-MHP’nin muhalif kesimlere yönelik sertleştirdiği politikaları ile ilişkisine vurgu yapan Evin, sözlerini şöyle sürdürdü:

ADVERTISEMENT

“HDP’yi kapatma çabası, eleştirel ve demokrat kesimlerin kriminalleştirilmesi, Gezi davasında Osman Kavala’nın yanı sıra aktivistlerin de müebbet cezalara çarptırılması, iktidarın bildiğimiz seçim stratejileri arasında yer alıyor. Hukuksuzluk, düşmanlaştırma, özgürlüklerden yoksun bırakma, şiddet uygulama, maalesef iktidarın tanıdık uygulamaları. Seçim tarihi yaklaştıkça başta ve en çok Kürt siyasi hareketi olmak üzere, tüm eleştirel kesimlerin daha çok baskı ve yıldırma politikasına maruz kalacağı ortada.”

Evin, “Basını seçime doğru giderken iyice etkisizleştirme, ezme, dolayısıyla halkı yıldırma politikası bu. Tahminime göre, her iki ittifak denkleminde de yer almayan HDP’yi ve HDP seçmenini sandığa küstürmek, boykot ettirmek amacı güdülüyor. Kimse ses çıkartamasın diye güvenlik, terör, üyelik gibi bahaneler uyduruluyor. Bu acımasız, hukuksuz taktikleri boşa çıkarmanın yolu, demokratik haklarımıza, meslektaş olarak da birbirimize sahip çıkmak” dedi.

 ‘Baskı politikalarının ön habercisi’

Türkiye Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası (Basın-İŞ) Genel Başkanı Faruk Eren de, gazetecilere yönelik baskılara işaret ederek, durumun, “vahim” bir noktaya geldiğini işaret etti. Özellikle Kürt gazetecilere yönelik baskı ve gözaltının sürdüğüne dikkati çeken Eren,  gözaltının nedenine işaret etti. Eren, “Bu, iktidarın uygulayacağı baskı politikalarının ön habercisi olarak görüyorum” dedi. Eren, gazetecilere sahip çıkılması çağrısı yaptı.

‘Kürt gazetecilere yönelik baskı Kürt sorunu ile doğrudan bağlantılı’  

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) Eş Direktörü avukat Veysel Ok ise, iktidarın son dönemlerde Kürt gazetecilere yönelik baskıyı artırdığını ve seçime doğru giderek daha da artıracağı öngörüsünde bulundu. Kürt gazetecilere yönelik baskı ve gözaltının Kürt sorunu ile doğrudan bağlantısı olduğunu, şu anda Kürt sorunun çözümü konusunda bir tıkanıklığın yaşandığını hatırlatan Ok, şunları da belirtti:

“Bu durumun son bulması için herkesin Kürt gazetecilerin yanında olması lazım. Bu gözaltılara Kürt gazeteciler tek başına tepki göstermemeli ki bu yeterli de olmaz. İstanbul’da 16 gazeteci gözaltına alındığında nasıl tepki koyuyorsak aynı şeklide Diyarbakır için de aynı şeyi yapmamız lazım. İstanbul olsaydı tepki daha farklı olurdu. Gazeteciye, gazeteciliğe yönelik baskıyı ancak ortaklaşarak engel olabiliriz. Bu sebeple herkesin dayanışma göstermesi lazım. Bizler de hukuki destek için iki avukatı Diyarbakır’a göndereceğiz. Sürecin yakından takipçisi olacağız.”

Sosyal medyadan da tepki

Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunları belirtti:

“İktidarın basına yönelik yeni sansür kanunu TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmeden gazetecilere yönelik baskılar arttı. Diyarbakır’da 16 meslektaşımızın gözaltına alınması ve avukatları ile görüştürülmemesine varan süreç hukuksuzdur.”

Haberin Var Mı İnisiyatifi (HVM), yaptığı paylaşımda “ Diyarbakır’da sabah baskınıyla 16 gazeteci gözaltına alındı. Aralarında DFG Derneği Eşbaşkanı Serdar Altan’da var. Gerekçe belli değil. Meslek örgütleri ve basın özgürlüğü savunucularını dayanışmaya çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (CFWIJ) yaptığı paylaşımda, “Altısı kadın toplamda gözaltına alınan gazetecilerin sayısının 16’ya yükseldiği öğrenildi. Gazeteci #ElifÜngür de gözaltına alınanlar arasında yer alıyor. Söz konusu gözaltı sayısının ise artabileceği konuşuluyor. #CFWIJ yineliyor: Gazeteciler derhal serbest bırakılsın!” paylaşımında bulundu.

Gazeteci Bahadır Özgür, “Kayyumların yolsuzlukları başta olmak üzere çok önemli haberlere imza atan gazetecilere yönelik bu baskı dalgası, nasıl bir seçim sürecine doğru sürüklendiğimizi gösteriyor” paylaşımında bulundu.

Gazeteci Alican Uludağ 16 gazetecinin gözaltına alınmasına ilişkin tepkisini şöyle dile getirdi:

“Hukuk evrensel ise ne Batı’da ne Doğu’da hiçbir gazetecinin gözaltına alınması kabul edilemez. İddia varsa davet edersiniz, gelir dinlersiniz.”

Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, gazeteciliğin suç olmadığını belirterek, “ Daha yeni Dicle Fırat Gazeteciler Derneği Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu gözaltında idi. Serdar açıklama yaptı. Şimdi o gözaltında. Diğer meslektaşlarımız da yıllardır gazetecilik yapıyor. Bir anda gözaltı gerekçesi icat ediliyor. Operasyon ve seçim gündemdeyken” paylaşımında bulundu.

Prof. Dr. Mehmet Altan, “Diyarbakır’da çok sayıda gazeteci gözaltına alındı. Gazeteci düşmanlığı bitmedi gitti…” diye yazdı.

Jinnews’le dayanışma mesajı paylaşan akademisyen Ceren Sözeri, şunları dile getirdi:

“Bu toprakların bir tane kadın haber ajansı var, bunca eşitsizliğin içinde ellerinden geleni yapıyor, kadınlara ses oluyorlar ama karşılaştıkları bu. Onları düşman gören bir zihniyet bilsin ki #Jinnewsinyanındayız”

Kaynak:MA