HDP'li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılması tartışmalarına ilişkin açıklama yapan Diyarbakır iş camiası ve sivil toplum örgütü temsilcileri, bir an önce bu yanlıştan dönülmesi çağrısında bulundu. 1994 yılında DEP milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasında yapılan yanlışın bir benzerinin bugün de yapıldığını hatırlatan STÖ'ler, çözümün yolunun da siyaset ve müzakereden geçtiğini ifade etti. 

"Dokunulmazlıklarının kaldırılması" tartışmalarına ilişkin Diyarbakır iş camiası ve sivil toplum örgütü temsilcileri, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti'nde açıklama yaptı. Açıklamaya, Diyarbakır Barosu, TİHV, İHD, Eczacılar Odası, MAMZLUMDER, DTSO, DİSİAD, DÜGÜNSİFED, Tabipler Odası, DOGÜNKAD ve Diyarbakır Ticaret Borsası katıldı. Ortak basın açıklaması metnine imza atan sivil toplum örgütleri adına Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Ahmet Özmen okudu. 

Türkiye'de son bir yıldır her yönüyle çok zor bir süreçten geçildiğini söyleyen Özmen, Ortadoğu'daki gelişmelerle de paralel yıllardır çözümsüz bırakılmış sorunların çözümü zorlaştığını ifade etti. Özmen, "Bölgemizde, şehirlerimizde, sokaklarımızda, sivil yerleşim yerleri aylardır süren çatışmalar telafisi olmaksızın insani, ekonomik, toplumsal, tarihi ve hukuki büyük tahribatlara neden oldu" diye konuştu.

'Güvenlikçi politikalardan endişeliyiz'

Diyarbakır'daki sivil toplum örgütleri olarak son dönemlerde yürütülen çatışma ve operasyonlardan meydana gelen ölümlerden hükümetin ısrarla "güvenlikçi" politikalardan ve dozu yüksek yıkımlardan çok endişe duyduklarını kaydeden Özmen, gerek Erdoğan gerekse Davutoğlu'nun HDP milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına yönelik açıklamaları ve gündeme alınması beklenen yasa tasarısı endişelerinin daha da arttırdığını söyledi. 

'Aynı yanlış yapılmak isteniyor'

Özmen, hazırlanan ortak metne şöyle devam etti: "Ülkemizde güvenlikçi politikalar nedeniyle, milletvekili dokunulmazlıkların kaldırılmasının ne gibi sonuçlar doğurduğu geçmişte acı bir şekilde tecrübe edilmiştir. 1994 yılında DEP milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması ve Meclis'te gözaltına alınıp tutuklanmaları, Türkiye'de çok kanlı bir sürecin fitilini ateşlemişti. Tarihe 'Demokrasi ayıbı' olarak geçen bu adım; siyasi mekanizmaları tüketmiş, hak ve özgürlük çizgisini geriye çekmiş ve demokratik yaşama çok büyük zararlar vermiştir. Aradan gecen bunca zamandan ve alınan mesafelerden sonra tekrar aynı şekilde milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasının gündeme taşınmasının büyük bir hata olduğunu düşünüyoruz." 

'Bu durumdan vazgeçmeliler'

HDP milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasının, demokratik temsil ilişkisini ortadan kaldıracağını söyleyen Özmen, parlamentoya olan inancı zayıflatacak ve mevcut problemin daha da karmaşıklaşmasına sebep olup telafisi güç olumsuz sonuçlar doğuracağını ifade etti. Maliyeti tüm toplum tarafından ödenecek böylesi bir girişimin kabul edilemez olduğuna dikkat çeken Özmen, bu durumdan bir an önce vazgeçilmeli ve mevcut yasa tasarısının gündeme alınmayıp geri çekilmesi gerektiğini kaydetti. Özmen, oylamaya sunulduğu taktirde de milletvekillerinin hayır oyu vermesi gerektiğini vurguladı. 

'Çözüm sürecine dönülsün'

Sorunun ne çatışmalar ne tutuklama ne de demokratik siyasi alanı daraltarak, dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla çözülemeyeceğine dikkat çeken Özmen, "Çözümün yolu da siyaset ve müzakeredir. Demokratik ve özgürlükçü siyaset harici her yol bizi çıkmaza götürür ve işi içinden çıkılmaz hale getirir. Aşağıda imzası olan biz Diyarbakır'daki sivil toplum kuruluşları olarak; kesintiye uğramış olan çözüm sürecinin bir an önce hayata geçirilmesi için müzakerelerin yeniden başlamasını, diğer aktörlerden de her türlü çatışma ve silahlı eylemlerden uzak durulmasını talep ediyoruz" dedi.

http://www.diclehaber.com/tr/news/content/view/512307?from=1815887918