Efe’yi öldüren polise beraat
.
Beş yaşındaki Efe’nin zırhlı araçla çarparak ölümüne neden olan polis beraat etti. Baba Ahmet Tektekin, “Adaletsizliğin peşini bırakmayacağız” dedi. Avukat Çınar ise yeterli araştırmanın yapılmadığını söyledi.
5 yaşındaki Efe’nin ölümüne sebep olan polise beraat verildi. Diyarbakır Merkez Bağlar İlçesindeki Emek Caddesinde 11 Eylül 2019 günü karşıdan karşıya geçmeye çalışan 5 yaşındaki Efe Tektekin’e zırhlı araç ile çarparak ölümüne neden olan sanık polis memuru İdris Aksoy hakkında “taksirle ölüme neden olmak” suçlamasıyla dava açıldı. Efe Tektekin’in, 85 yaşındaki dedesi Mehmet Tektekin de 6 Haziran 2018 tarihinde aynı bölgede zırhlı TOMA aracının çarpması sonucu hayatını kaybetmişti.
PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ
Efe Tektekin’in babası Ahmet Tektekin, olaydan sonra araca bindirilerek hastaneye götürüldüklerini, o esnalardaki araç içindeki bir polis memurunun Enes’e çarpan araçta olan kamera görüntülerini bir tablette izlediğini söyledi: “Annesi ile beraber pazara gitmişti. Para alıp, simit almaya gideceğini söylüyor annesine. Ara sokaktan fırına giderken araç çocuğuma çarpıyor. Kızımla beraber hastaneye götürülmek üzere araca bindirildiğimizde bir polisin elinde tablet vardı. Görüntüleri izliyordu. Görüntülere bakmak isteyince, tableti çantasına koydu. O ara bayıldım. Mahkemede bu görüntüleri vermediler.” Tektekin son olarak aynı cadde üzerinde iki yıl kadar önce 85 yaşındaki babasına TOMA çarptığını belirterek, “Adaletsizliğin peşini bırakmayacağız” dedi.
DAHA KISA YOLMUŞ
Aile avukatı Sedat Çınar, “Dosyada üç tane bilirkişi raporu var. Savcılığın raporunda polis memuru tali kusurlu bulundu. Mahkemenin keşfinde gözlem yapan bilirkişinin hazırladığı rapora göre de polis tali kusurlu bulundu. Keza Adli Tıp Kurumu raporu da polisi tali kusurlu buldu. Teknik raporlar olmasına rağmen mahkeme taksiri yoktur diye beraat kararı verdi. Bir hukukçunun buna şaşırmaması mümkün değil" diye konuştu. Çınar, olayın gerçekleştiği caddenin dar bir cadde olduğunu ve polisin güzergâhında tanımlı olmadığını belirterek konuşmasını şöyle konuştu: “Meskûn mahal, kadınların, çocukların, yaşlıların olduğu bir mahalleden söz ediyoruz. Siz ordan zırhlı araçla geçtiğiniz zaman birine çarpma ya da kaza riskini gözönüne alıyor demeksiniz. Ortada bilinçli taksir veya olası kast var. Ters yöne araç kullanmış gibi oluyorsunuz. Polis memuru ise orası daha kısa yoldu diye savunma yaptı.”
Çınar son olarak şunları kaydetti: “Etraftaki dükkânlardan, iş yerlerinden MOBESE araştırması yapılmadı. Kazayı yapan araç ordan hızlıca ayrılıyor. Dolayısıyla trafik ekibi geldiğinde aracın konumu, çarpma yerleri gibi bilgiler hiç tespit edilmedi. Tomalarda dışarıdaki her şeyi kaydeden bir kamera bulunur. Bunun için de kamera kaydı arızalanmış ve tamir edilmemiş denildi. Ayrıca çocuğun babası ve büyük abla mahkemede olay görüntülerini yanlarında izleyen bir polis memurundan bahsetti. Polis memurunun canavarca hislerle çocuğu çarptığı kanaatinde değiliz. Fakat mesele şudur: Herhangi bir yurttaş bir kazaya karışmış olsaydı delil toplama tarzı farklı olurdu. Polisin, meslektaşı sözkonusu olduğunda delil toplama tarzı çok farklı. Bir meslek dayanışması var ortada ve bu tip sonuçlarla karşılaşıyoruz.”
***
Art arda çocuklar öldürülüyor
Ülkede zırhlı araç çarpması sonucu çok sayıda yurttaş hayatını kaybetti. İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi’nin verilerine göre 2008-2021 yılları arasında zırhlı araç çarpması sonucu 20’si çocuk 42 kişi yaşamını yitirdi, 21’i çocuk 90 kişi de yaralandı. En yakın örnek Şırnak’ın Cizre ilçesinde 24 Ocak 2022 tarihinde yaşandı. Konak Mahallesi ile Nur Mahallesi’ni bağlayan eski köprüden geçtiği sırada zırhlı koruma aracının çarptığı, üniversite sınavlarına hazırlanan 24 yaşındaki Abdulgaffar Dayan’ın hayatını kaybetti. 3 Eylül 2021’de Şırnak İdil’de evlerinin bulunduğu sokakta bisiklet süren Miraç Miroğlu, 3 Mayıs 2017’de ise Silopi’de 7 yaşındaki Muhammed ve 6 yaşındaki Furkan Yıldırım kardeşler, evlerine giren 16 tonluk panzerin altında kalarak hayatlarını kaybetti. 19 Haziran 2019 tarihinde görülen karar duruşmasında, sanık polis Ömer Yeğit’e verilen ceza 19 bin liralık para cezasına çevrildi. Aynı suçlamayla yargılanan polis amiri Murat Maden hakkında ise sertifikasız polis memurlarını zırhlı araçta görevlendirmenin süregelen bir uygulama olduğu gerekçesiyle beraat kararı verildi.
/Birgün
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.