Humeyni rejiminin 1979'da Doğu Kürdistan'a yönelik başlattığı "cihat"ın üzerinden 42 yıl geçti
.
Bugün İran’da Humeyni rejiminin Kürt muhaliflerine karşı başlattığı “cihat”ın üzerinden 42 yıl geçti. Yüzlerce Kürt muhalefi bu cihatta yaşamını yitirdi, yargısız kurşuna dizildi, kaybettirildi. Aradan geçen uzun yıllara rağmen İran rejimin bu suçlarına ilişkin herhangi bir cezai yaptırım uygulanmış değil.
1 Şubat 1979'da Paris'te yaşayan Ayetullah Humeyni sürgünden Tahran'a döndü. Onu kimi kaynaklara göre en az 2 milyon kişi karşıladı. Yüz binlerce kişi arasında öğrenciler, memurlar, entelektüeller, tüccarlar, işçiler, esnaflar ve din adamları gibi farklı kesimlerden İranlılar vardı.
Kasım Süleymani Humeyni’den büyük taktir topladı
11 Şubat 1979'da da, devrimcilerin başkent Tahran'da yönetimi ele geçirmelerinin ardından, Mehdi Bezirgan geçici başbakan olarak göreve başladı.
General Kasım Süleymani, Kürtlere yönelik o dönem Devrim Muhafızları içerisinde bir subay olarak göreve başlamış, Kürtlere yönelik acımasızca yürüttüğü katliamların bizzat emrini vererek Humeyni’nin büyük takdirini toplamıştı.
Devrimin resmen gerçekleşmesine kadar geçen süre içinde İran'ın solcuları, direnişe ve devrimin ideolojisine büyük katkıda bulundu.
Humeyni iktidara gelince "devrim karşıtları" ile mücadelesini ilk önce Kürtlere karşı başlattı.
Humeyni rejimi iktidara gelir gelmez Kürt halkının ulusal hakları ve demokrasi talebine karşı askeri operasyonlarla yanıt verdi.
Humeyni rejimi 7 ay sonra Doğu Kürdistan’a cihat ilan etti
19 Ağustos 1979 tarihinde Doğu Kürdistan’a karşı cihat başlattı.
Kürt illerine başlatılan cihat operasyonunda sivil ve aktivist çok sayıda Kürt vatandaşı suçsuz yere, yargısızca infaz edildi.
Doğu Kürdistan’a karşı başlatılan cihat operasyonun komutanlığını o dönem Devrim Muhafızları’nın Genel Komutanı Mustafa Çemiran tarafından bizzat yürütülüyordu. Kürt illerinde muhalif parti üyeleri ve aktivistlere karşı başlatılan “Kürt avı”nda yüzlerce kişi topluca kurşuna dizilerek infaz edildi. Onlarcası idam edildi.
Kürdistan'ın çeşitli illerinde çoğu sivil olmak üzere öldürülenlerin sayısı hakkında resmi bir istatistik yayınlanmadı.
Resmi olarak kaç Kürt vatandaşının öldürüldüğü bilinmiyor
Ancak Kürt kaynaklarının bilenen katliamlara ilişkin yayımladığı bilgiler şöyle:
*Nexede’de 3 saat içerisinde 68 Kürt sivili topluca kurşuna dizdi.
*Humeyni rejimin kurduğu “Devrim Mahkemeleri”nde Kirmanşan’da 11, Pawe’de 8, Merîwan’da 9 Kürt’ü idam etti.
*Sine’de 11 Kürt sivil kurşuna dizilerek katledildi.
*Saqiz kentinde 20 Kürt idam edildi.
Tüm idam ve katliamlara rağmen Doğu Kürdistan halkı Mahabad, Sine, Saqiz, Bane ve Pawe’de tarihi bir direniş sergiledi.
Sine kenti 24 gün direndi
En büyük direnişi Sine halkı gösterdi. 24 saat Humeyni rejimine karşı boyun eğmeyerek büyük bir kahramanlık sergiledi. Kente giremeyen İran Devrim Muhafızları, 24 gün boyunca Sine’yi bombaladı.
Dönemin Cumhurbaşkanı Abdulhasan Beni Sadr askerlere yaptığı bir konuşmasında şunları söylüyordu: "Asker, Kürdistan'daki son Kürt isyancıyı da ortadan kaldırmayana kadar ayağındaki putinleri çıkarmaya hakkı yoktur"
Suçlular yargılanmadı
Kürtlere yönelik katliamın üzerinden 42 yıl geçmesine rağmen bugün bir çoğunun hükümet ve ordu kurumlarında yer alan suçlulara yönelik herhangi bir soruşturma yürütülmedi.
Şimdiye kadar, Kürtlere karşı yürütülen bu kıyıma ilişkin bağımsız bir komisyon kurulmadı ve soruşturma yapılmadı.
İran rejimi bugüne kadar Kürdistan şehirlerine girerek katliamlar gerçekleştirmesine rağmen Kürdistan'da işlediği suçların hiçbiri ne ulusal ne de uluslararası suç mahkemelerinde yargılanmış değil.
Kaynak: Hengaw/Basnews
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.