İran’da protestolar sürüyor: “Ahlak polisinin kaldırıldığı bir yalan”

İran’da protestolar sürüyor: “Ahlak polisinin kaldırıldığı bir yalan”

.

A+A-

İran’da “ahlak polisi” biriminin kaldırılıp kaldırılmadığı henüz netlik kazanmazken protestoların sürdüğü ülkede protestocular üç günlük grev çağrısı yaptı. Üniversite öğrenciler de üç gün boyunca dersleri boykot edecek.

İran'da "ahlak polisi" tarafından gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybeden Jîna Mahsa Amini'nin ölümüyle başlayan protestolar devam ediyor.

Uluslararası ajanslar, ülkede "İrşad devriyesi" olarak bilinen "ahlak polisi" biriminin kaldırıldığını açıklasa da söz konusu birimin bağlı olduğu İçişleri Bakanlığı'ndan henüz konuyla ilgili bir açıklama yapılmış değil.

İran'ın devlet televizyonu El Alam, "İran İslam Cumhuriyeti'nden hiçbir yetkili ahlak polisi biriminin kapatıldığını doğrulamadı" dedi.

"Ahlak polisinin" kaldırıldığını açıklayan İran Başsavcısı Muhammed Cafer Muntazeri de haber ajanslarının paylaştığı açıklamasında, "yargının ahlak polisi üzerinde herhangi bir otoritesi bulunmadığını" söylemişti: 

"Ahlak polisliğinin yargı erki ile bir bağı ve ilişkisi yok. Ahlak polisliği geçmişte nerede ve kim tarafından kurulduysa öyle kaldırıldı. Elbette, yargı erki olarak toplumdaki ahlaki sorunlar hakkında görüşümüzü sunacağız."

Haberlerin ardından sosyal medya hesaplarından açıklama yapan bazı İranlı aktivistler de söz konusu haber ve açıklamaların "protestoları yatıştırmak için kullanılan bir strateji olduğunu" ifade etti.

ABD'de yaşayan İranlı aktivist Masih Alinejad, sosyal medya hesabından dün (4 Aralık) paylaştığı mesajda, "İran İslam Cumhuriyeti'nin ahlak polisini kaldırdığı [haberleri] dezenformasyondur. Ayaklanmayı durdurmak için bir taktiktir" açıklamasında bulundu.

"Protestocular ahlak polisini ya da başörtüsü zorunluluğunu kaldırmak için silahlar ve kurşunlar ile karşı karşıya kalmıyor" diyen Alinejad, protestocuların "İslami rejime son vermek istediğini" söyledi.

İranlı gazeteci ve sunucu Sima Sabet de "İran'daki ahlak polisi kaldırılmadı. Bu, önümüzdeki günlerde ülke çapında protesto çağrıları yapılırken protestocuları kandırmak ve bölmek için bir yalan" dedi.

Protestoları takip eden Middle East Matters sayfası da paylaşımında, "ahlak polisinin" kaldırıldığına ilişkin polis yetkilileri, yürütme erki veya parlamentodan herhangi bir açıklama yapılmadığını" kaydetti.

Protestoculardan grev çağrısı

İran ve Rojhilat kentlerinde genel grev başladı. (Fotoğraf: Yeni Yaşam)

Öte yandan, Amini'nin öldüğü 16 Eylül'den bu yana eylemlerini sürdüren protestocular ülkede üç günlük grev ve çarşamba günü (7 Aralık) başkent Tahran'ın Azadî (Özgürlük) meydanında miting çağrısında bulundu.

Hengaw İnsan Hakları Örgütü de İran'daki 20 şehirde insanların grev çağrısına uyarak kepenk kapattığını söyledi.

Üniversitelerde üç günlük boykot

Üniversite öğrencileri de üniversite yönetimlerinin öğrencilere yönelik uygulamalarını protesto etmek için üç gün süreyle dersleri boykot edeceklerini duyurdu.

İslami Kuruluşlar Öğrenci Birliği'nin Telegram sayfasından yayımlanan açıklamada, Mazenderan eyaletindeki "Noşirevani" ile "Bilim ve Teknoloji" üniversiteleri öğrencilerinin 5-7 Aralık tarihlerinde derslere katılmayacağı belirtildi. Boykot kararı alan öğrencilerin talepleri şöyle:

  • Tutuklu tüm öğrencilerin serbest bırakılması,
  • Üniversite alanında polis ve güvenlik güçlerinin öğrencilere müdahalesine son verilmesi, Disiplin Kurulu'nda alınan tüm kararların iptal edilmesi,
  • Öğrencilerin üniversitede toplantı yapma hakkının güvence altına alınması
  • Üniversite bahçesinden öğrencilerin gözaltına alınarak götürülmesi gibi olaylarda sorumluların belirlenip cezalandırılması.

Ne olmuştu?



Doğu Kürdistan'ın Sakız kentinden başkent Tahran'a akrabalarını ziyarete gelen 22 yaşındaki Jîna Mahsa Amini, erkek kardeşinin kullandığı aracı durduran ahlâk polisince gözaltına alınmıştı. Kardeşine, nasihat edilip serbest bırakılacağı söylenerek götürülen genç kadının, gözaltına alındıktan iki saat sonra komaya girdiği ve kaldırıldığı hastanede öldüğü ortaya çıktı.

İran devlet televizyonu Amini'nin dövüldüğü iddialarını yalanlayarak, polisin genç kadını "nasihat etmek ve eğitmek" üzere karakola götürdüğünü ve orada kalp krizi geçirdiğini söyledi. Amini'nin akrabaları, kadının herhangi bir kalp rahatsızlığı olmadığını açıkladı.

Devlet televizyonu bir polis karakolunda Amini olduğu söylenen bir kadının oturduğu koltuktan bir yetkiliyle konuşmak üzere kalktıktan sonra yere düştüğünü gösteren güvenlik kamerası kayıtları yayınladı. Ancak, görüntülerden kadının Amini olduğu doğrulanamadı.

Amini'nin dövülerek öldürüldüğü yolunda sosyal medyada yayılan iddialarını reddeden Tahran emniyeti ise konuyla ilgili açıklamasında, "Ayrıntılı araştırmalara göre, Amini'nin araca alınması sonrasında ve tutulduğu karakolda fiziksel bir temas olduğunu" reddetti.

Ancak, İran'ın yarı resmi Fars haber ajansı, Amini'nin ahlâk polisince dövülmesi nedeniyle komaya girdiğini duyurdu.

VoA'nın haberine göre genç kadının karakolda ölümünü eleştiren sosyal medya yorumcuları arasında, sözünü sakınmamasıyla tanınan reformcu eski milletvekili Mahmud Sadıki, Ayetullah Ali Hamaney'i olayla ilgili kamuoyuna açıklama yapmaya çağırdı.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.