Haber Merkezi- Kürdistan-Norveç Dostluk Derneği, son 2 yıldır Norveç ve Kürdistan'daki tecrübeli ve akademik aktivistler arasında istişare edildikten sonra 18 Aralık’ta kuruluşunu duyurdu. Derneğin üyeleri arasında farklı bölgelerden Kürtler yer alırken, üyelerinin yarısı Norveç’te yarısı Kürdistan Bölgesi’nde faaliyetlerini yürütecek.

Norveç’in Bağdat’ta Büyükelçiliği, Erbil’de ise Konsolosluğu bulunmuyor.

Rûdaw’a konuşan Kürdistan-Norveç Dostluk Derneği Başkanı Bedreddin Salih, derneğin iki ülke arasındaki ortak birliği, dostluğu sürdürmek ve geliştirmek amacıyla kurulduğunu söyledi.

Kürdistan ile Norvaç halkı arasında dostluğu ve kuruluşların oluşturulmasını gündeme getirmek için geciktiklerini belirten Salih, sözlerine şunları ekledi:

“Kürdistan’da Norveç halkı ve ülkesiyle dernek veya kuruluş nezdinde ilk kez tanışılıyor. Norveç’te 1968-69 yılında çoğu Norveçli bazı akademisyen ve gazeteciler tarafından Norveç-Kürt Topluluğu kurulmuş. O dönemde aralarında Mahmut Baksi’nin de yer aldığı bazı Kürt akademisyen ve yazarlar bu topluluğun oluşturulmasında yardımcı oldular. Söz konusu tarihten itibaren önce Kürtler Norveç’te tam anlamıyla bir varlığa sahip değildi. Kürtler bu ülkede özellikle 1975’ten itibaren ise güçlü bir lobi ile varlıklarını bir şekilde sürdürmüşlerdir.”

20 yıldan fazla Norveç’te yaşadığını ve gerek siyasi, gerekse sosyal ve kültürel alanlarda çalışmasıyla Norveç toplumunu yakından tanıma şansına sahip olduğunu belirten Salih, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Aslında genel olarak zor bir süreçten geçtik. Çünkü ayaklanma öncesinde Güney Kürdistan’ın hükümet nezdinde güçlü bir etkisi yoktu. Vatanımız bağımsız değildi, uluslararası toplumla güçlü ilişkiler ve entegre kuracak kurumlara sahip değildik. Bu durumda oldukça zor koşullarda bir temel oluşturmak da çok zor idi. Norveç’te Newroz’u kutlayabilir, ulusal anma ve kutlama törenleri düzenleyebiliyorduk, ancak güçlü bir organizasyonla bir şekilde faaliyetlerimizin sürdürülmesi gerekiyordu.

Neticede de arkadaşlarımızla yaptığımız uzun istişarelerden sonra böyle bir derneğin kurulması gerektiği kanısına vardık. Norveç’te Kürdistan’ın dört bir parçasından çalışkan ve aktif Kürtler ile tanıştım, onlarla dostluk kurdum. Her biri kendi çerçevesinde Kürt ulusu ve kültürüne yönelik çalışmalar yapıyordu. İki halk arasında ortak güçlü bir oluşumun kurulması ve sürdürülmesi konusunda gerek Norveçli gerekse Kürt dostlarımızla birçok kez görüş alışverişinde bulunduk.”

“Kürtlerin uluslararası arenada daha fazla desteğe ihtiyacı var”

Kürdistan Bölgesi’nde döndükten sonra ilgili kurum ve kuruluşların yanı sıra şahsiyetlerle de görüşerek böyle derneğin kurulması konusunda girişimlerde bulunduğunu kaydeden Bedreddin Salih, “Biz Kürtler’in uluslararası arenada daha fazla desteğe ihtiyacımız var. Görüştüğümüz tüm kesimler de aynı fikirde idi ve bu derneğin oluşturulması için Norveç’in Bağdat İşleri’nden sorumlularıyla görüşerek, sivil bir organizasyon olarak kurulmasına karar verildi ve belirlenen tarihte de küçük bir kokteyl ile de kamuoyuna duyurduk. 2020’nin Nisan veya Mayıs ayında da düzenleyeceğimiz üst düzey yetkililerinde katılacağı geniş katılımlı organizasyonla derneğimizin programını kamuoyuna açıklayacağız” dedi.

“Norveç’te Kürdistan gibi yıllarca komşularının baskısı altında kalmıştır”

Norveç’in 5 milyon 328 bin nüfusa sahip olduğunu hatırlatan Salih, ülkenin izlediği siyaset ve ekonomisiyle dünyada önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, “Norveç’te Kürdistan gibi yıllarca komşularının baskısı altında kalmıştır. Norveç halkı da Kürdistan halkı gibi yıllarca baskı altında kaldığı için Kürtler’in de yaşadığı acıları çok yakından hissediyorlar. Tabii burada dernek tüzüğümüzde yüzde yüz siyasi ilişkilere yönelik çalışacağımız anlamına gelmiyor. Ağırlıkta sivil çalışmalara ağırlık vereceğiz. Bir diğer anlamda kültürel, sanatsal, sosyal,akademik ve ticari ilişkiler konusunda iki taraf arasında mevcut ilişkileri genişletmeye yönelik bir köprü olmayı amaçlıyoruz” diye konuştu.

Bedreddin Salih, Halepçe Katliamı’nda ve sonrasında da Norveç toplumunda katliama ilişkin belirgin bir duruş sergilendiğini kaydederek, şöyle konuştu:

“Özellikle Norveç basını tarafsızlığını koruyarak, Norveçliler’e gerçekçi bir şekilde yayımlar yaparak etkin bir role sahip oldu. Ayrıca Güney Kürdistan’da Devrim ile birlikte yaşanan göç dalgası ve Kürtlere yapılan haksızlığı ve yaşadığı acıları da yakından takip ederek kamuoyuna ulaştırmıştır. Şunu da belirtmekte yarar görüyorum. Norveç basını dünyada toplumuna en iyi ve doğru haberciliği aktarma konusunda oldukça iyi ve öncüdür! ”

“Norveç’ten Kürdistan’a 25 resmi davet”

Salih ayrıca, “2003 yılından itibaren de katliam konularına ilişkin faaliyet yürüten ÇAK, Kürt Partileri Komitesi gibi STK’lar da iyi işlere imza attılar. 2005 yılından itibaren ise Kürdistan Bölgesi Hükümeti yetkilileri 20-25 kez resmi temaslarda bulunmak üzere, Norveçli yetkililer tarafından davet edilmiştir. Söz konusu görüşmelerde farklı bakanlıklar nezdinde de protokoller imzalanmıştır”ifadelerini kullandı.

Kürt araştırmacı yazar Bedreddin Salih, geçen yıl Norveçli gazeteci Egil Ulateing’in 1975’de Güney Kürdistan’a gelerek hazırladığı göresel belgeselin fotoğraflarını “1975 Kürdistan’a bir gazeteci turu – Norveç’ten Kürdistan’a” adlı kitapta da toplamıştı.

Kütçe’nin Sorani lehçesinde hazırlanan kitapta, Eylül Devrimi’nin sıcak döneminde Kürt kent ve köylerinin yanı sıra Peşmergelerin cephedeki hayatına dair fotoğraflar yer alıyor.  

Foto albüm şeklinde hazırlanan 455 sayfalık kitapta Kürt lider Mele Mustafa Barzani’den İdris Barzani’ye, dönemin Kürdistan Kadınlar Birliği Sekreteri Zekiye İsmail Hakkı’dan Peşmerge komutanlarına kadar birçok tanınmış Kürt simasına ait resimler de bulunuyor.

Rudaw