KÜRT KÜLTÜRÜNDE KİRVELİK
Kirvelik, tarihi temeli bilinmeyen zamanlarda atılmış, hiçbir tek tanrılı kutsal öğretide geçmeyen hiçbir hükümdarın kanunu olmayan, hiçbir hükümdarın yüzyıllardır bozamadığı, kurallarını yaşamdan alan, değişmez kanunlardan oluşan, semavi dinlerin küresel Allah’ına sığınan, hukuksal ve sosyal bir kurallar ve kana dayalı örgütlenmeler kurumudur. Sünnet tek tanrılı dinlere Tevrat ile aktarılmıştır. Bu kurum ise ırk ve dinlerin kendi ayrılık sınırını koruma çemberi olmuştur.Peki Kirve-Kıriv-Keyrva… kelimelerinin morfolojik ses fonetiğinin kökeni nereden gelir. En başta şunu vurgulayalım bu terim bu coğrafyanın eseridir. Gavan, Şivan, Hesinvan, Berivan, Kavran, Kevanî… kelimelerine baktığımızda sonundaki “van” yada “va” meslek anlamına geldiği gibi ve=veqetandın(ayırma) anlamına da gelen bir ektir. Bazı yörelerde sünnet yapan kişiye (sünnetçi) Kirva dendiğini hatırlatmakta yarar var.
Kir= Cinsel organ
Ker= bıçak
Keyr= Bıçak
Van= Meslek gurubu sözcük eki.
Va(ve)= ayırma
Bu temelde kirva: Sünnetliyi tutmayı meslek edinen. Bıçakla ayıran. Bacakları cinsel organdan ayıran (tutma şeklini belirtir.) anlamına gelmektedir.
Hz. İbrahim (Kutsal Tevrat’a göre) Rabbi ile yaptığı akit gereği kendine ait bütün erkek çocukları tanınsın diye sünnet eder. Yahudilerde çocukların erkeklik uzuvlarının baş kısmında fazla olan derinin kesilip yeniden dikilmesi halen de dini ve milli bir zorunluluktur. Hıristiyanlık döneminde uygulanmamış, İslamiyet ile birlikte Müslüman çocuklar, İslamiyet’i seçen Gayrimüslimler, Müslüman olabilmek için sünnet olmak zorundadır. Bu eylem gerçekleşirken insanın canı acır, kanar. Gayri ihtiyari korkudan kıpırdar irkilir.Kaçıp kurtulmaya çalışır. İstenmeyen kaza ve yaralanmalara sebebiyet vermemek için birinin kucağına oturtulur. Fazla et parçasını et parçasını inancına uygun dualarla kesenler, sünnetçi sağlıklı işini görebilsin diye kirveler seçilir. İşte tam burada çocuğun kucağına oturtulacak adamın seçimi ve tercihi çok önemlidir. Özenle kirve seçilmiş olur. Hıristiyanlar çocuklarını dini bir kuralmış gibi kesinlikle sünnet ettirmezler. Müslüman çocuklarını kucaklarına alır, Kirve olurlar. Irk ve inançların ayrılık sınırlarını koruyan sosyal sistemdir. Hıristiyanlığından şüphelenilen birinin sünnetli olup olmadığına bakılır. Çok geçerli bir yoldur. Bir dinden olabilir, dinin kurallarını yerine getirmeyebilir, bilmeyebilirsin. Bu dünyada ayıplanır kınanır zorlanırsın öteki dünyada cezanı çekersin. Kabulleniyor karşı çıkmıyor fakat eksik kalıyorsundur. İşaretlerinden en önemlisi (sünnet) kavga, savaş, olağanüstü durumlarda öldürülme nedeni olabilir. Hıristiyan ve Müslümanlar neslini, malını, namusunu korumanın yolu kirvelikten geçer. Bu geleneğin en önemli maddesi, kirvelerin kuşaklar boyunca nikâhlarının kıyılamamasıdır. Kardeş ve akrabadan daha yakın , nikah düşmediğinden birbirlerinin evlerine sorgusuz sualsiz gidip gelebilirler. Kendileri çocukları ve karşılıklı akrabaları arasında hiçbir dini şarta nikâh kıyılamaz. Müslümanlar kendi aralarında kardeş çocuklarını evlendirebilirler. Başı dara düştüğünde her türlü koruma, barınma, beslenme yardımı yapar, bu korumadan dolayı düşmanlar tarafından taciz edilemez. Müslüman kirvesine yapılan saldırı kendisine yapılmış sayılacağından, gülcüler ve komşular arasında kirve seçimi yapılır. Gayrimüslim kirvesinin güvenirliği, namusluluğu, itibarı oranında toplumda saygınlık görür. Misafirperverlik, birbirlerinin inançlarına saygılıdır. Gayrimüslimler evlerinde kirveler için temiz su ve namaz için seccade bulundururlar. Kirvelerin kirveleri de karşılıklı kirve muamelesi görür, birbirlerini ziyaretlerinde evin erkeği evde olmasa bile evin hanımı erkek görevini üstlenir ve erkek gibi ağırlanırlar. Müslümanlar, kirvelerini kendi dini inançlarına sadakatleri ve bağlılıkları oranında sever ve ‘’kendi dinine sadık, iyi bir insandır. Kendi dininde kalsın’’der. Bu güven ve sadakati ancak savaş ve yokluk yılları baltalamış, karşılıklı birbirlerinin güvenlerini sarsmıştır. Gelişen olumsuzluklar, güveni sarsmkla kalmamış, intikam duygusu ve karşılıklı imhaya kadar götürmüştür.
Tek tanrılı kutsal kitaplarda geçmeyen ebedi kirvelik bağlı olduğum Xiyani aşiretinde de ebediyete gömülmüştür. Sadece xiyani aşiretinde mi?