Ankara'yı ziyaret eden Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Ukrayna ile müzakere masasına oturmalarının ön şartı olarak, "Yeni bir dünya düzeni" üzerine anlaşılması gerektiğini vurguladı.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna Savaşı'nın sona erdirilmesi amacıyla yapılacak olası barış görüşmelerini, sadece Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) öncü rol oynamadığı bir "yeni dünya düzeni" bağlamında kabul edeceklerini dile getirdi.

Resmi ziyaret amacıyla bulunduğu Ankara'da, mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu ile bir araya gelen Lavrov, bu görüşmenin ardından yapılan basın toplantısında, savaşın sona erdirilmesine yönelik olası müzakerelerin, Rusya'nın çıkarlarının dikkate alınacağı bir temel üzerinde şekillenmesi gerektiğini ve bu temelin, "üzerinde yeni bir dünya düzeninin inşa edileceği prensipler" olduğunu ifade etti.

Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden dünya piyasalarına taşınmasını sağlayan Tahıl Koridoru Anlaşması'na da değinen Bakan Lavrov, "Rus gübresi ve tahılının ihracatı önündeki engellerin kaldırılması konusunda bir ilerleme sağlanmaması halinde, kendimize bu anlaşmanın gerekli olup olmadığını soracağız" dedi. 

"Biz Türkiye ve Katar'la iş birliği yaparız"

Tahıl Koridoru Anlaşması'nın sona ermesi halinde Ukrayna tahılının dünya piyasalarına nasıl ulaştırılacağı ile ilgili bir soruya da yanıt veren Lavrov, Batı dünyasını kastederek, "Ukrayna'nın mallarını kara ya da demir yolu ile taşımaya devam etsinler ya da nehirleri kullansınlar" ifadesini kullandı. Sergey Lavrov, anlaşmanın sona ermesi durumunda Rusya'nın Türkiye ve Katar'la iş birliği yapacağını ve bununla ilgili planların görüşüldüğünü belirtti.

Türkiye ile Birleşmiş Milletler'in (BM) arabuluculuğunda geçen yıl Temmuz ayında Rusya ve Ukrayna arasında imzalanan Tahıl Koridoru Anlaşması, Kasım ayında 120 gün daha geçerli olmak üzere uzatılmış, Mart ayında ise Rusya anlaşmanın bir kez daha uzatılmasını kabul etmiş ancak bunun 60 gün ile sınırlı olmasını şart koşmuştu.

Sergey Lavrov'u ağırlayan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ukrayna Savaşı'nın ilkbahar aylarında sertleşeceğinden endişe ettiklerini belirterek, savaşın müzakerelerle sona ermesi için Türk hükümetinin çaba göstermeye devam edeceğini dile getirdi.

"İsrail polisinin muamelesi kabul edilemez"

Rus mevkidaşı Lavrov ile ortak basın toplantısında, İsrail polisinin Mescid-i Aksa'ya yönelik baskınlarına ilişkin sorulara yanıt veren Çavuşoğlu,  "İsrail'in ramazan ayında Harem-i Şerif'in kutsiyetini ve tarihi statükosunu ihlal eden bu saldırısını lanetliyorum. Burada özellikle ibadet eden Müslümanlara yönelik İsrail polisinin muamelesi kabul edilemez. İnsanlık dışıdır" ifadelerini kullandı.

İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen'in Türkiye ziyareti sırasında, Mescid-i Aksa'nın statüsünün korunacağına dair söz aldıklarını belirten Çavuşoğlu, bu taahhütün yerine getirilmesini beklediklerini ifade etti. Bakan Çavuşoğlu, aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'i kastederek, "Bugün İsrail'de güvenlik işleri en ırkçı, en faşist bir siyasetçiye verilmiştir. Ben-Gvir'a verilmiştir. Dolayısıyla bizim İsrail'e çağrımız, gerek Mescid-i Aksa'ya yönelik bu saldırılarını, biraz önce durduklarının haberini aldık, gerekse hava saldırılarını kalıcı olarak durdurması gerekiyor" dedi.

Türkiye'nin son dönemde İsrail ile yeniden bir diyalog başlattığını hatırlatan Çavuşoğlu, bu diyaloğun Filistin davası pahasına olamayacağını vurgulayarak, "Filistin, Mescid-i Aksa ve Kudüs konusu bizim kırmızı çizgimizdir her zaman ve bu konularda bu davalardan hiçbir zaman taviz vermeyiz" ifadelerini kullandı.