Cumhurbaşkanı Mişel Avn, Beyrut Limanı'nda meydana gelen şiddetli patlamaya tepki eylemlerinin ardından 10 Ağustos'ta istifa eden Hassan Diyab hükümetinin yerine yeni kabineyi oluşturacak ismin belirlenmesi için Meclis'teki siyasi gruplarla gerçekleştirdiği istişare görüşmelerini tamamladı.

Sünni Müstakbel Hareketi, Meclis Başkanı Nebih Berri liderliğindeki Emel Hareketi, Dürzi lider Velid Canbolat'ın başkanlığındaki İlerlemeci Sosyalist Partisi, Hristiyan Marada Partisi ve Ermeni Taşnak Partisi tercihlerini Saad Hariri'den yana kullandı.

Ekonomik kriz nedeniyle geçen yıl başlayan kitlesel gösterilerin ikinci haftasında istifa etmek zorunda kalan Hariri, Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki istişare görüşmelerine katılan 118 vekilden 65'inin oyunu alırken, geri kalan 53 vekil ise çekimser kaldı.

İstişarelerin ardından Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Hariri'nin yeniden hükümeti kurma görevi verilmek üzere Baabda Sarayı'na çağrıldığı belirtildi.

HARİRİ'DEN "TEKNOKRAT HÜKÜMET" SÖZÜ

Hariri, Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda hükümeti kurma görevini aldıktan sonra düzenlediği basın toplantısında, siyasi partilerin yer almadığı teknokratlar hükümeti kuracağını söyledi.

Yeni hükümeti Fransa'nın Lübnan girişimi doğrultusunda kuracağını ifade eden Hariri, "Ekonomik çöküntüyü durdurma yönünde Lübnanlılara verdiğim sözü yerine getirmeye bağlılık konusunda kararlıyım. Lübnan için son fırsat olan yeni hükümeti kurmak için var gücümle çalışacağım" diye konuştu.

Meclis Başkanı Berri de Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı'dan çıkışı sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada, "Cumhurbaşkanı Avn ile Hariri'nin arasında olumlu bir hava var. Yeni hükümeti kurma süreci, beklenenden daha hızlı olacak" dedi.

Berri ayrıca Hariri'nin partisi Müstakbel Hareketi ile çekimser kalan Cumhurbaşkanı Avn'ın damadı Cibran Basil liderliğindeki Hristiyan Özgür Yurtsever Hareketi arasında bir yakınlaşma olduğuna işaret etti.

TEKNOKRATLAR HÜKÜMETİ GİRİŞİMİ SONUÇ VERMEMİŞTİ

Lübnan'da Hizbullah ve siyasi müttefiklerinin destekleriyle 21 Ocak'ta kurulan Diyab hükümeti, Beyrut Limanı'nda 2 bin 750 ton amonyum nitratın infilak etmesinin ardından halktan gelen tepkiler üzerine 10 Ağustos'ta istifa etmek zorunda kalmıştı.

Söz konusu patlamanın ardından Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkedeki krize karşı reformları hayata geçirecek bir hükümetin kurulması ve sonrasında Paris'te Lübnan'a destek için uluslararası konferans düzenlenmesi girişimini başlatmıştı.

Macron'un söz konusu girişimi, ABD yaptırımlarının hedefindeki Hizbullah ve siyasi müttefiklerinin Maliye Bakanlığı başta olmak üzere kendi paylarına düşen bakanlıklara getirilecekler konusunda, 31 Ağustos'ta hükümeti kurmakla görevlendirilen Mustafa Edib'in talepleri ret edilmişti.

Edib, 26 Eylül'de Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na gerçekleştirdiği ziyaretin ardından, "Hükümeti kurma görevini aldığım sıradaki mutabakat artık yok" diyerek görevi iade ettiğini duyurmuştu.

Kamu borcunun 90 milyar doları aştığı Lübnan, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük ekonomik krizlerden birini yaşıyor.

Siyasi güçler ile yöneticileri ülkedeki mevcut ekonomik krizin nedeni olarak gören halk, uzun yıllardır yönetimi paylaşan mezhepsel siyasi partilerin yer almadığı, teknokratlardan oluşan küçültülmüş bir hükümetin kurulmasını talep ediyor.