Hüseyin Akıncı

Hüseyin Akıncı

Yazarın Tüm Yazıları >

Ne Olur Kendi Ayıbınızla Kürd’ün Kaderiyle Oynamayın!

A+A-

Kürt siyasi arenası karmaşık bir ayıbın içinde olmanın farkına varmalıdır.  Farkına varılmalı çünkü, içinde tepinen ayıbın derinliği tahmin edilmediği kadar derindir. Yarım asra yakın bir zamanla yok KDP’nin Peşmergesi, yok YNK’nin Peşmergesi gibi inanılması güç bir ayıbın yüküyle yaşadı yaşıyor bu halk. Dün ile dünyayı dizayn edenler kendi çıkarları gereği de olsa, Kürtlere “hadi biraz da siz siz olmaya çalışın” fırsatı verdiler.  Ama ne yazık ki, verilen o fırsat Kerkük satışıyla olsun, Şengal’ın ayrışma çabası olsun, Hayır hayır biz biz olma aklına sahip değiliz denildi de denildi… Bugün itibariyle sil baştan değişimlerle doğum sancısı çeken Ortadoğu çalkalanırken, bizim ENSK’e ile PYD hazretleri birbirlerine karşı güç gösterisi oynamaya dalmışlar! Ortalıkta hak dağıtmalar, yeni haritalar elden ele dolaşıyorken, bizim saygı değer hazretlerimiz sen ben hesabının peşindeler hala! Baksanıza bir aya yakındır dilenci gibi kapı kapı dolaşan Amerika ve Fransa heyetleri bile bu akıl kazazedelerinin aklını tamir etmesine güçleri yetmiyor!

Değişime yönelik kıyametin koptuğu Ortadoğu’da, ne yazık ki bu değişimin getirisi, götürüsü hakkında vurdum duymaza yatan Kürtlerdir. Zira Kürdün Kürde olan karşıtlığının boyutu o kadar şuursuz ki, ahlaksal ayıbın en üst zirvesini yaşıyor maalesef. Dünyanın hiçbir coğrafyasında, kendi halkının geleceğini kısır çekişmelerine kurban eden Kürt siyasetinin dışında bir siyaset mantığına rastlanmak mümkün değil.  Gerçi aklını ve ahlakını kiralatmamış aklı başında birçok Kürt aydını, bu sonuç ve nedene hep kafa yormuştur.  Ama ne yazık ki, bahsi geçen bu ak saçlı aydınlar her zamanki gibi eli boş kalmış, kaldıklarıyla kalmışlar! 

Kürtler uzayda değil de yaşadığımız bu dünyada yaşamasına rağmen diğer halkların birlik normlarına zıt bir anormallik içinde olmaları ciddi anlamda insanı düşündürüyor doğrusu. Dünyanın bütün toplumlarında azami ve asgari taleplerde birleşme ve bütünleşme yaşanıyorken, Kürt siyasetinde azami ya da asgari taleplerde buluşma yolları hep kapalı kalıyor. Asgari müştereklerde bile yan yana gelmenin kıyamet sebebi sayıldığı bir siyasetin, Kürt halkını topyekûn ayak altı yaptığı malumdur. Kendine özgü kendi doğrusuna yanlış diyeni düşman gösterme çabası bile, Kürtler arası nasıl bir düşmanlaşmaya yol açtığını bilen biliyor.

Herhangi bir halkın hak arama eyleminin hiçbir evresinde, bu kadar birbirine karşıt bir düşmanlaşamaya rastlamak mümkün değil. Sözüm ona Kürtlerin ENSK’sı ile PYD’sı, bu konunun en belirgin konum atış noktasıdır. ENSK Ve çevresi kendi doğrusuyla ters düşen PYD’nin varlığına karşıt verdikleri mücadelenin yarısını kendi halkının hak elde etmesine harcamış olsaydı, bugün Kürt halkının hakkaniyete gidiş evresi bambaşka olacaktı. Peki bu hassas konuda, PYD’nin, ENSK’den farklı bir yol haritası ortaya koydu mu? Hayır koymadı.  Çünkü hakaret ve belden aşağı vuruşlarla birbirlerine hiç ama hiç fark atmadılar!

Siyasal kurumlar arasında ahlaksal ölçüler bağlamında birbirlerini eksik tarafıyla eleştirilir elbet.  Ama her ne hikmetse Kürt siyasetinin arenasında yanlışı eleştirme yerine, top yekûn bir düşmanlıkla ölümüne el Fatiha okurlar hemen.  Böyle olunca da bütün enerjilerini, kendi yanlışlarına karşıt olan kesime operasyonal algı yaratma savaşı başlatılır. Dolayısıyla bugüne kadar Kürt siyasetinin arenasında görülen en gözde ittifak, kendine rakip gördüklerine karşı Kürt halkının hakkaniyetine düşman bilinenlerle yapıldığı ittifaklardır. Örneğin Kürt olan Ehmonun güçlenme şansı mı doğuyor; hemen anında Kürt Mehmo Ehmonun önünü kapatmak için, akıl almaz belden vuruşlarla algı operasyonu başlatır!

Velhasılıkelam Kürt siyaset arenasının yaptığı en mükemmel şey, benden ötesi şu ya da bu Parti güçlenmesin siyasetidir. 

Oysaki enerjisini benden değil diyene karşı harcadığı üçte birini kendisiyle buluşmaya adamış olsaydı, Kürt halkının mücadelesi çok daha kendi doğrusuyla buluşma şansı elde ederdi. Ama ne yazık ki, Güneyin bir türlü kurumsallaşmamış olması, Rojava’da ENSK ve PYD’nin aklı kaçık çekişmesi, Kuzeydeki ekolojik halklar teorisi, Kürt halkının çıkarına yol alan kavşakları soru işaretlerin ışınlarıyla doludur! Dolayısıyla ister adı sanı Kürt Hemo olsun isterse Kürt Mıho olsun, Mıho ve Hemoluklarıyla Kürt halkını nasılda bıktırma konumuna getirdiklerini bilen biliyor.  

(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûpela Nû'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir)  

 

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.