PAK, Özgürlük Mücadelesinde 5 Yaşında
Kürt milletinin, bir kez daha kendi ülkesinde çok boyutlu saldırı ve insanlık dışı uygulamalara maruz kaldığı tarihsel bir süreçte, PAK beşinci yaşına ayak basıyor.
Haber Merkezi- Kürt milletinin, bir kez daha kendi ülkesinde çok boyutlu saldırı ve insanlık dışı uygulamalara maruz kaldığı tarihsel bir süreçte, PAK beşinci yaşına ayak basıyor.
‘Kürt anasını görmesin’ anlayışıyla, Kürt karşıtı bir siyaseti temel paradigma haline getiren Türkiye Devleti Kuzey, Güney ve Rojava Kürdistanı’nda Kürt halkına karşı ‘at gözlüğü’ takarcasına çözümsüzlüğü derinleştiren bir siyaset uygulamaktadır.
Güneybatı Kürdistan’da (Rojava Kürdistanı) Kürt halkı yeni bir saldırı, katliam ve yıkımla karşı karşıyadır.
Rojava Kürdistanı'nda ateşkes ilan edilmesi, yeni katliamların engellenmesine hizmet edebileceği ihtimalinden dolayı olumlu bir karardır. Ama, gelinen aşamada Rojava Kürdistanı'nda yaşananlara baktığımızda, her devletin gizli ya da açık ajandasında Rojava Kürdistan'ı hakkında, Suriye ve bölge için özgün bir niyet, plan ve stratejisinin olduğu görülebiliyor. Ama niyeti ve amacı ne olursa olsun, bütün bu devletlerin yol açtıkları ortak sonucun, Kürtlere ölümü gösterip sıtmaya razı etmek olduğu tartışma götürmez bir gerçekliktir.
Kürdistan’ın dört parçasında halkımızın çok boyutlu saldırılarla karşı karşıya olduğu bir süreçte, Kürtler arası barışı, birlikte hareketi, demokrasi ve özgürlüğü tahrip eden her türlü ‘tek’çi anlayışı, milli, Kürdistani değer ve perspektiften uzak her türlü siyaseti bir tarafa bırakarak; milli, demokratik, yurtsever bir anlayışla, süreci ve aktörleri doğru ve sağlıklı analiz eden bir siyasal anlayışla geliştirilecek milli işbirliği ve ittifaklarla bu zorlu sürece göğüs germek ve halkımıza yeni fırsatlar yaratmak mümkündür. Tarihi boyunca defalarca, katliamlara, soykırımlara, haksızlıklara, yıkımlara maruz kalan Kürdistan halkı, elbette ki bu zor günleri de aşacak ve özgürlüğüne kavuşacaktır.
5. Yılımızda kuruluşumuza temel oluşturan aynı amaçlarla yürümeye devam ediyoruz
Evet, halkımızın karşı karşıya olduğu tüm bu haksızlıklara bir ’dur’ demek, son vermek için yola çıkan PAK 5 yaşında.
PAK, 18 Ekim 2014 tarihinde Diyarbakır’da kuruldu. 11 Aralık 2014 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı’ndan evrak teslim alındı belgesini alarak yasal bir parti olarak da faaliyetlerini sürdürmeye başlayan PAK, bugün beşinci yılını doldurdu.
Bu beş yıllık süre içinde PAK, kuruluş felsefesinden bir an olsun bile ayrılmadan, Kürt ve Kürdistan sorununu çözmek için demokratik, siyasal ve barışçıl bir faaliyet içinde oldu.
Türkiye şartlarında böylesine bir faaliyetin bedelsiz kalmayacağı açıktı; öyle de oldu. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından PAK hakkında açılan kapatma davası Anayasa Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Anayasa Mahkemesi PAK’tan, adındaki ‘Kürdistan’ kelimesini kaldırıp atmasını, programında yer verdiği Kürtçe ana dille eğitim talebinden, Kürt milletinden, Kürdistan’dan, Kürt milletinin kendi kaderini belirleme hakkından söz etmemesini istiyor.
Doğal olarak PAK, kuruluş gerekçesi olan bütün bu kavram ve siyasal taleplerden vazgeçemezdi. Öyle de yaptı.
PAK, Anayasa Mahkemesi’nde Kürtçe ve Türkçe yaptığı savunmada adını ve programını değiştirmeyeceğini söyledi. Bir ayrıntı olarak belirtmek isteriz ki, Kürt halkının haklı ve meşru mücadelesine mütevazi katkılarda bulunan PAK, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Anayasa Mahkemesi'nde Kürtçe siyasi savunma yapan ilk ve tek parti olmanın onurunu da taşıyor.
Evet, PAK 5 yaşında. Bu kısa süre içinde Kürdistan özgürlük mücadelesinde kararlı ve kişilikli bir duruş sergileyen partimiz, inanıyoruz ki halkımızın hizmetinde büyük başarılara vesile olacaktır.
Yeni bir ekolün adı olarak PAK
PAK kurucuları, Kürdistan özgürlük mücadelesinde ciddi emekleri olan kadrolardır; ama PAK söylemi, çalışma tarzı ve siyasal tutumu ile yeni bir partidir.
PAK 5 yıllık süre içinde eksikleri, hataları ve sorunları olmakla birlikte, oluşturduğu ekol, çalışma tarzı, gelişmeler karşısında aldığı tutum ve söylemleriyle Kuzey Kürdistan siyasetinde önemli bir merkez haline gelmiştir.
Elbette ki daha iyi, daha güçlü, daha büyük bir PAK’a ulaşabilirdik. Ama verili koşullarda ve sınırlı imkânlarımızla bu kadarını örebildik; hatalar, eksikler, başarı ve başarısızlıklar da bir bütün olarak bizimdir. Önümüzdeki süreçte hata ve eksiklikleri en aza indirmek, halkımızın özgürlük mücadelesinde kitleleri kucaklayan bir partiye dönüşmek, öncelikli görevlerimiz arasında olduğunu önemle belirtmek isteriz.
PAK, kendi iç yaşamında ve yazışmalarında, kamuoyuna yönelik açıklamalarında Kürt dilini esas almış; söylemde değil, eylemde Kürtçeyi(Kurmanci, Kırmancki/Zazaki) resmi dil olarak benimsemiştir.
PAK Kuzey Kürdistan’daki aktivite, etkinlik, eylem, konferans vb. çalışmalarıyla da farklılığını yaşamda somutlaştırmıştır.
PAK Kürdistan Fedakârlar Partisi’dir
PAK, siyaset üretimiyle, partiyi yönetim tarzıyla ve yönetici, üye, taraftarlarının öz imkânlarıyla varlığını sürdüren, kendi kendisini yöneten, her yönüyle bağımsız bir partidir.
PAK gücü oranında mütevazı bir şekilde Kürdistan özgürlük mücadelesinin bir ucundan tutarken, aslında sessiz milyonların sesi olmuştur.
Tarihi kendisinden başlatıp kendisiyle bitirmiyor PAK; Kürdistan özgürlük davasının tüm emeklerine saygıyı esas alıyor, onları sahipleniyor.
PAK, hiçbir grup ya da siyasal geleneğin yeniden canlandırılmasını ifade eden bir parti olmadığını söyledi, söylüyor. PAK, 200 yıldır devam eden Kürdistan özgürlük mücadelesinin ürünü olan değerleri sahiplenen bir partidir. Bugüne kadar halkımızın, ülkemizin özgürlüğü için emeği olan tüm tradisyon ve değerlerin tutarlı bir takipçisidir. PAK 200 yılık bir mücadele geleneği ve birikimin devamıdır.
PAK, siyasal mücadelesinin ilk gününde, özgürlük mücadelesinin birden çok muhatabının olduğu ve birlikte çalışmak gerektiği bilinciyle şunu benimsemiştir: ’’Birleşebilenler birleşmeli, birleşemeyenler ittifak yapmalı, ittifak yapamayanlar diyalog içinde olmalı, bunu da yapamayanlar birbirlerine düşmanlık yapmamalıdırlar’’. PAK’ın bu anlayış ve belgisi Kürdistan siyasetinde özgünlüğüyle belirgin bir yer edindi.
PAK, ilk günden itibaren Kürdistani, özgürlükçü, demokrat potansiyelin birleşmesi için her türlü fedakârlığa hazır olduğunu söyledi ve ‘’ne başkanımız ne yönetimimiz ne adımız birleşme yolunda engel değildir’’ dedi.
PAK, özgür Kürdistan çizgisinden taviz vermeden ilkeli bir tutum benimsemeyi her zaman esas aldı; bunu, 2015 yılında geçekleşen 7 Haziran ve 1 Kasım seçimleriyle, 24 Haziran 2018 seçiminde göstererek, kişilikli bir tutum aldı. PAK 31 Mart 2019 Belediye Seçimleri’nde PSK ile birlikte çıkardığı bağımsız adaylarla, kişilikli, milli, demokratik alternatifi halkımıza sundu. Seçimlerden alnının akıyla çıkan, birkaç parlamenterlik, birkaç belediye başkanlığı için siyasal kimliğini ezdirmeyen, yanlış ittifaklara girmeyen bir parti olmuştur PAK.
Bugün süren savaşa karşı ilk günden itibaren tereddütsüz bir şekilde tutum alan PAK, ‘’Savaşa hayır, siyasal çözüme evet’’ belgisini yükseltti. PAK, Türk Devleti’ne çağrıda bulunarak ‘’Savaş, ölüm ve yıkım ile Kürdistan özgürlük mücadelesi durdurulamayacaktır’’ dedi. PKK’ye de seslenen PAK, ‘’Kuzey Kürdistan’da çatışma, şehirlerdeki hendek ve barikatlar siyaseti halkımıza, ülkemize zarar veriyor’’ dedi. Ve bugün de aynı görüş ve tutumunu sürdürmektedir. Kürt ve Kürdistan meselesinin çözümü artık kör bir şiddet halini almış savaşta değil, uluslararası gözlemciler nazarında taraflar arasında yapılacak barışçıl görüşmelerdedir.
PAK başkalarının yanlışlıkları üzerinden ve düşmanlık temelinde siyaset yapmayı doğru görmedi. Siyaseti kendi kendisini halka anlatan bir yaklaşım üzerinde inşa etmenin doğru olduğunu söyledi. PAK kendisini, başkalarıyla kıyaslayarak değil, kendi programı, siyasal perspektifi, mücadele ve örgüt anlayışıyla, kendisini tanımlamayı esas aldı.
PAK bu 5 yıllık pratiğiyle, kendi dışındaki siyasal oluşumlara düşmanlık için değil, kendi programı ve perspektifiyle halkımızın özgürlüğü için mücadele alanlarında olduğunu ispatlamıştır.
PAK Kuzey Kürdistan siyasetinde çok sesliliğin, çok renkliliğin gelişmesinde önemli bir rol oynamıştır.
PAK tüm parçalarda Kürdistanlı güçlerin işbirliği, ittifak ve ortak mücadelesini savundu. Güney Kürdistan'daki federe kazanımların korunması ve bağımsızlık referandumu iradesini, Rojava Kürdistanı’nda halkımızın özgürlük mücadelesini destekleyen PAK, Rojhilat Kürdistanı’ndaki özgürlük mücadelesini kendi mücadelesi olarak sahiplendi.
PAK , ‘Kürt sorununun çözümü ile Kürdistan sorununun çözümü bir değildir’ diyor
Türkiye Devleti’nin 96 yıldır ‘tek devlet, tek millet, tek vatan, tek bayrak’ paradigmasıyla uyguladığı katliam, asimilasyon, yıkım, göç ettirme siyasetiyle; ekonomik, etnik, dini, mezhebi, sosyal, kültürel, siyasal, idari, çok boyutlu politika ve uygulamalarla milyonlarca Kürt ve Kürdistanlıyı Kürdistan’ı terk edip Türkiye’nin farklı şehirlerine göç etmek zorunda bırakmıştır. Türkiye’nin bazı yerleşim yerlerinde Kürt nüfusu ya Türk nüfusu ile eşit ya da daha fazladır. Bu gerçeklik bizleri iki farklı siyasal hedefle karşı karşıya bırakmaktadır. Kürdistan’da yaşayan halkımız kendi kaderini tayin hakkı, kendi ülkesinde siyasi bir statü ile kendisini yönetme mücadelesi yürütmektedir. Türkiye’de yaşayan Kürt halkı da hem Kürdistan’daki özgürlük mücadelesine her türlü desteği vermekte, nüfus çoğunluğunu oluşturduğu yerleşim alanlarında yerel yönetimlerde daha geniş kültürel ve idari özerklik için, nüfus çoğunluğunu oluşturmadığı yerlerde kültürel özerklik, demokratik hak ve özgürlükleri için, Türkiye’deki genel özgürlük, demokrasi, adalet ve eşitlik mücadelesinin bir bileşeni olarak mücadelesini yürütür. Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı tüm maddeleriyle uygulanmalıdır.
Bu gerçeklikten hareketle Türkiye’deki özgürlük, demokrasi, adalet ve eşitlik mücadelesi hem Türkiyeli, hem Kürdistanlı Kürtler için önem taşıyor. Türkiye’deki demokrasi ve özgürlük, aynı zamanda Kürdistan özgürlük mücadelesinin sivil, siyasi, demokratik alanlarda örgütlenme ve çalışma zeminlerini geliştirmekte, güçlendirmektedir. Fakat Kürdistan özgürlük mücadelesini tümüyle Türkiye’deki demokrasi mücadelesine endekslemek, onun bir iç meselesi olarak görmek de yanlıştır. PAK kendisini buna endeksleyen siyasal yaklaşımların yanlışlığını da önemle dile getirmeyi ihmal etmemiştir.
PAK, Kürt milletinin ve Kürdistan’ın varlığını esas alan, Kürt milletinin geleceğini özgürce belirleme hakkını savunan, Kürdistan halkının siyasal bir statü (federe, konfedere, bağımsız) ile kendi topraklarında özgürce kendisini yönetmesini programlaştıran bir partidir.
PAK yaşanan konjonktürde, iki millet ve iki ülkenin, Türk milleti ve Kürt milletinin, Kürdistan ve Türkiye’nin eşit ortaklığını ifade eden iki parlamento, iki hükümetli federatif bir çözümün mümkün olduğunu söylemektedir. Bu anlayışla, PAK, her türlü demokratik hak ve özgürlüğün elde edilmesi ve geliştirilmesini, milli ve demokratik kurumların oluşturulmasını Kürdistan özgürlük mücadelesinin bir parçası olarak görüyor ve “Kürdistan hemen şimdi, özgürlük hemen şimdi” diyor.
PAK ‘’Kürdistan’a özgürlük, Kürdistan’da Özgürlük’’ diyor
PAK Kuzey Kürdistan’daki tüm etnisite, sosyal kesim, din ve mezheplerin özgürlükçü, demokrat, Kürdistani kitle partisidir.
PAK özgür bir Kürdistan’da demokrasi, sosyal adalet ve özgürlüğün tüm etnisite, din, mezhep ve sosyal kesimler için bir yaşam ve yönetim şekli olabilmesi için sürekli bir mücadele içinde olacağını beyan etmektedir.
PAK Kürtlerin, Kürdistan’ın özgürlük mücadelesinde şiddet yerine, siyasal, demokratik mücadele ve örgüt tarzını, sivil itaatsizliği esas alan bir partidir. PAK’ın kendisi bir sivil itaatsizlik adımıdır.
PAK Kürdistan toplumunun örgütlendirilmesi için, gençlerin, kadınların partinin sahibi olabilmeleri için, halkımızın tarihsel-toplumsal dokusuna uyumlu yeni, modern yol, yöntem ve örgüt tarzlarının geliştirilmesi gerektiğini söylemektedir.
PAK Kürdistan’da gelişen sürecin seyircisi ya da yorumcusu olmadığını; halkımızın ‘’makûs talihini’’ değiştirme sorumluluğu taşıyan ana aktörlerden biri olduğunu dile getirmektedir.
PAK gelişme ve değişimin anahtarının çalışmak, çalışmak, çalışmak olduğuna inanmaktadır.
PAK’ın daha güçlü bir parti çağrısında hiçbir partiden yanıt gelmediği gerçekliğini dikkate alarak, daha güçlü bir partiyi birlikte oluşturmak için, PAK ile aynı düşünen tüm grup, çevre ve şahsiyetleri PAK’ın bu tutumunu önemseyip sahiplenmeye, PAK’ı birlikte büyütmeye çağırıyor. Bu yolda kaybedeceğimiz her anın, aslında Kürdistan’ın özgürlüğünün biraz daha ötelenmesi anlamını taşıdığını artık görmemiz yaşamsal önem taşımaktadır.
PAK Kuzey Kürdistan’da ulusal demokratik bir anlayış ve programı esas alarak en geniş kesimlerin işbirliği ve ittifakını sağlamayı tarihsel ve ulusal bir görevi olarak bilmektedir.
PAK özgün ahlak ve kültürüyle, yeni bir ekol, yeni bir sestir; bu ekolün ürünleri adım adım halkımızın geleceğinde kendisini hissettirecek, gösterecektir.
PAK’ın tüm yönetici, üye ve taraftarlarının sözünü ettiğimiz nitelikte bir PAK’ın geliştirilmesi ve kök salabilmesi için; bugün yaşadığımız tüm zor ve olumsuz koşullara rağmen, vicdani bir şekilde, tarafsız ve özeleştirel bir bakış açısıyla, kendi eksiklik, hata ve yanlışlıklarıyla yüz yüze gelmeleri; eksiklik ve yanlışlıklara çareler bulmak için ciddi bir çaba içinde olmaları en başat görevlerinden biri olarak kabul edilmelidir.
Bu tecrübeli kadronun gençliğin dinamizmi ve kadınların üretken, örgütleyici ruhu ile bütünleşebilmesi için; PAK’ın toplumun tüm renklerinde ağını örebilmesi için; bugüne kadar bu alanlarda neden başarılı olamadığımızı objektif bir şekilde tespit etmeli ve bu temelde çözüm yolları geliştirebilmeliyiz.
Bu anlayışla, PAK’ın kuruluşunda ve bugüne getirilmesinde değerli emeği olan tüm kadrolara, emektarlara teşekkür ediyor ve PAK’ın beşinci kuruluş yılı tüm PAK üye, taraftar ve dostları ile Kürdistan halkına kutlu olsun diyoruz.
18.10.2019
PAK Basın ve İletişim Bürosu
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.