Rahip Brunson: Kürt mültecilerle çalıştığımız için Türk istihbaratı bizi sürekli izliyordu

Rahip Brunson: Kürt mültecilerle çalıştığımız için Türk istihbaratı bizi sürekli izliyordu

Brunson, Adam O'neal'a yaptığı açıklamalarda, Türkiye'de Hıristiyanlığa geçenlerin oranına dair de tahmini bilgi verdi.

A+A-

Ahval

 

15 Temmuz darbe girişiminden sonraki gözaltı ve tutuklamalarda en dikkat çeken isimlerden biri, evanjelist rahip Andrew Brunson'du. 

Brunson'un, ABD ile Türkiye arasında krize dönüşen tahliyesi ve özel uçakla ülkesine dönmesinin ardından, ABD Başkanı Donald Trump tarafından karşılanması ve Türkiye'yi eleştiren yorumları hayli dikkat çekerken, Rahip Brunson son olarak ABD merkezli The Wall Street Journal (WSJ) gazetesine konuştu.

Brunson aynı zamanda 'çektiği çile'yi 'Tanrı'nın rehinesi' ismiyle kitaplaştırdı ve kitap 15 Eylül'de kitapçı raflarında yerini aldı.

Brunson, Adam O'neal'a yaptığı açıklamalarda, Türkiye'de Hıristiyanlığa geçenlerin oranına dair de tahmini bilgi verdi. 

Her 16 bin kişiden birinin Hıristiyanlığa geçtiğini iddia eden Brunson, tutuklanma gerekçesi ve süreci ile ilgili de önemli detaylar veriyor.

O'neal tarafından kaleme alınan yazıda dikkat çeken noktalar şöyle:

"...Başkan Trump, Amerikalı Rahip Andrew Brunson'un tutukluluğunu 'meşhur dava' haline getirdi. Peki Brunson neden tutuklandı? Hakkındaki iddianameye göre, Brunson terörist grupları destekledi ve ulusal güvenliğe bir tehdit oluşturdu. Dedikodulara göre, bu evanjelik misyoner, Mormonlarla, Yehova'nın Şahitleriyle, Kürt ayrılıkçılarla ve İslamcı Gülen hareketi ile yakın ilişkiler geliştirdi.

Tüm bunlar karşısında Brunson'un basit bir açıklaması var: 'Başlangıçta amaçları diğer misyonerleri ürkütmek ve ülkeyi terk etmelerini sağlamaktı.' Brunson, Ankara'nın, 'Rahipleri ve inananları ürkütelim. Bunu bir Amerikalı'ya yapabilirsek, herkese yapabiliriz' düşüncesinde olduğuna inanıyor. Sonunda Erdoğan'ın devreye girmesi ve anlaşmazlığın uluslararası bir olaya dönüşmesinin ardından Brunson, 12 Ekim 2018'de serbest bırakıldı.

Brunson ve eşi Norine, 1993 yılında İstanbul'a geldiler. Brunson, "Türkiye'ye gittik çünkü dünyadaki en büyük evanjelik olmayan ülke orasıydı" yorumunu yaptı, "Hıristiyanlar söz konusu olduğunda Türkiye'deki her şey alabildiğince kırılgan ve küçük. kurtuluş ihtiyacı içinde olan bir dünya var. Kurtuluşun yolunu biliyorum ve başka insanlara da anlatmalıyım" diye de ekledi.

Brunsonlar 2000 yılında İzmir'e yerleşti ve 2010 yılında kırmızı ışıklı sokakta bir kilise açtılar. Kilise giderek büyüdü ve sokakta müşteri arayan transeksüellellerle komşu oldu. 

"Biz onlara karşı her zaman saygı ve ciddiyetle yaklaştık çünkü onlar Tanrı'nın sevdiği insanlar. Kiliseye göz kulak oluyorlardı çünkü tüm gece ayaktaydılar" dedi, Brunson. 2011'de bir kişi Brunson'a silahla saldırdığında polise telefon da etmişler.

Brunson, yaptıkları işlerin ılımlı ve enerjik olduğundan bahsetti. Suriyeli mültecileri desteklemekten tutun da Türkiye genelinde kilise kurmaya kadar pek çok iş. Brunson'a göre, Ankara'nın güvenlik servisleri çifti sürekli izledi ve Kürt mültecilerle çalışması daha çok dikkat çekti. Brunsonlar, 16 Temmuz darbe girişiminin ardından ülkeye dönüp dönmemeyi de tartıştı. Türk lider (Erdoğan) düşmanları bir bir içeri atıyordu, darbe girişiminden sonra 500 bin kişi gözaltına alınmıştı - 30 bin kişi hala demir parmaklıklar ardında. 

Türk polisi, 7 Ekim 2016'de Brunson çiftini gözaltına aldı ve kendilerine darbe sonrası karmaşası nedeniyle gözaltına alındıkları söyledi ancak Brunson çifti, kaosun dini azınlıkları yıldırmak için bir bahane olarak kullanıldığını düşünüyor. Brunsonlarla ilgili tartışma büyüyünce de Ankara durumdan vazife çıkardı: Aylar önce, Obama yönetimi dört Amerikalı rehineyi kurtarmak için İran'a 400 milyon dolar ödemişti. Brunson, "Türkler, ABD hükümetine ve Dışişleri Bakanlığına, Senatörlere bizi neden tuttuklarına dair farklı gerekçeler sundu, bir şeyin peşindeydiler" diye konuştu. 

Brunson'a göre, cezaevi koşulları sefildi. Yaşadığı stres nedeniyle Brunson 22 kilo kadar kaybetti. Sık sık ağladı ve ilaçla tedavi edildi. Arkadaşlar edindi ancak hücrelerini bir camiden daha dolu hale getiren samimi Müslümanlar ile yaşadığı kültürel ayrım nedeniyle daha bir başına hissetti."

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.