Ryan Coogan : 2024'te ani ve büyük değişime hazır mısınız?

Ryan Coogan : 2024'te ani ve büyük değişime hazır mısınız?

.

A+A-

Ryan Coogan

Dünyanın yarısından fazlası bu yıl sandık başına gidecek ve sonuçlar istikrarı bozucu olduğu kadar keskin ve şaşırtıcı da olabilir. İşte kendinizi nasıl hazırlayacağınız.

Çoğu yeni yıl, video oyunu haritasında henüz keşfetmediğiniz alan gibi gizemli bir sisle örtülüdür. Bilinmeyen olasılık, olasılık da fırsat demektir. Bu durum stres ve endişeleri beraberinde getirir ama aynı zamanda heyecan da yaratabilir.

Bu yeni yıl çok farklı olacak. Bunun ne kadarının gerçekleşeceğini, zamanın ruhunu değiştiren ani ve büyük bir dönüşümle sona erme potansiyeli barındırdığını zaten biliyoruz.

2024'te Birleşik Krallık (BK) ve ABD'de genel seçimler yapılacak ve bu 1992'den beri ilk kez aynı yıla denk geldi. Her iki yönetim de yerinden olabilir. Günün sonunda bilinen bilinmeyenler mi yoksa bilinmeyen bilinenler mi olacaklar?

Eğer bu potansiyel olarak yeterince istikrarsızlaştırıcı değilse, bu yıl tarihte hiç görülmediği kadar çok kişi sandık başına gidecek. En az 64 ülkede 4 milyardan fazla kişi (dünya nüfusunun yarısından fazlası) oy kullanacak. Yelpaze Hindistan (nüfus: 1,4 milyar) ve Endonezya'dan (280 milyon) Pakistan (245 milyon) ve Rusya'ya (144 milyon) kadar uzanıyor.

Haziranda tüm AB, Brexit'ten ve Yunanistan, İtalya ve Almanya'dan sosyal liberal öncüler İsveç ve Hollanda'ya kadar kilit üye ülkelerdeki radikal sağ unsurların endişe verici yükselişinden bu yana yapılacak ilk oylamada Avrupa Parlamentosu'nun yeni yapısını belirleyecek. Göçmen karşıtı politikalar izleyen popülist partiler 705 sandalyenin dörtte birini alma yolunda ilerliyor. Avusturya, Belçika ve Portekiz'deki seçim sonuçlarının da sağa kayması bekleniyor.

"Eğlence" bu hafta 7 Ocak'ta, halihazırda yılın en çekişmeli seçimlerinden Bangladeş genel seçimleriyle başlıyor. Sokak şiddeti ve adaylara saldırılar ana muhalefet partisinin seçimleri boykot etmesine yol açtı.

Bu yıl bilinmeyene (ve potansiyel huzursuzluğa) dair beklenti muazzam ve tedirgin edici. Vladimir Putin'in yeniden seçilmesinin matematiksel bakımdan neredeyse kesin olmasının yanı sıra, Donald Trump'ın geri dönüşünün gerçekleşme ihtimali de var. Cumhuriyetçilerin adaylığını kazanması ve kasımda Biden'ı yenmesi halinde Trump, Grover Cleveland'dan bu yana birbirini izlemeyen iki dönemde görev yapan ilk ABD başkanı olacak. ABD'nin Kiev'e verdiği desteği muhtemelen sona erdireceğinden, Trump'ın seçilmesi Ukrayna'daki savaşta büyük ihtimalle belirleyici bir darbe olacaktır.

Bu yıl, dehşet yılı 2016'dan bu yana görmediğimiz şekilde statükoları sarsma potansiyeline sahip. 2024 Noel'ine kadar her gazete ve haber bülteni seçim çılgınlığı içinde olacak ve her hükümet değişikliği jeopolitik dengeleri değiştirebilir.

BK'de seçimin muhtemel galibi Keir Starmer bir tür devamlılık adayı. Şimdiye kadar seçim öncesi stratejisini, iklim değişikliğinden küçük tekne göçmenlerine, "sürücülerin savaşına" ve trans haklarına kadar "toplumu ikiye bölen" meseleler yaratma korkusuyla, kendisini görevdekilerden çok fazla farklılaştırmamak veya onların en kötü aşırılıklarına itiraz etmemek üzerine kurdu.

Saf siyaset açısından bakıldığında, onu suçlamıyorum. Burası son derece muhafazakar görüşlü bir ülke ve "pozitif sosyal değişim"den bahsetmeye 17. yüzyıl Salem'inde kara büyüye bakıldığı gibi bakılabilir. Endişem şu ki, Starmer gerçekten bunu kastetmiş olabilir ve biz de son 15 yıldır bizi açıkça başarısızlığa uğratan aynı şeyin daha fazlasıyla karşı karşıya kalabiliriz.

Peki biz ne yapacağız? Dünyanın gelecek 12 ay boyunca iki süper gücün ruhlarının yanı sıra İran ve Belarus gibi otokrasiler için ideolojik bir savaşa saplanacağı neredeyse garantiyken kendimizi nasıl sakin tutacağız?

Eğer siz de benim gibiyseniz, geçen 8 küsur yılı tamamen kontrolünüz dışındaki şeyler hakkında sürekli bir endişe içinde geçirdiniz demektir. 2024, bu kontrolün sınırlarını tanıma ve onları kabul etme ya da ötesine geçme yılıdır.

Klişe olduğunu biliyorum ama yine de söyleyeyim: Dünyanın kaderi hakkında endişelenmek yerine, biraz da kendi hayatınıza odaklanmayı deneyin. Ailenizle daha sık vakit geçirmek için planlar yapın. Her gün 6 saat boyunca ölmekte olan bir uygulamanın bot istilasına uğramış kalıntıları arasında hiç durmadan kötü haberler okumayı içermeyen bir hobi edinin. Lost'a baştan başlayıp bir oturuşta izleyin ve tutup tutmadığına bakın (tutmuyor). Arkadaşlarınızı görmeye gidin. Yeni işlere başvurun. Çocuklarınızla zaman geçirin. Şiir yazın.

Ya da neden olmasın, tam tersini yapın. Eğer endişelenecekseniz, bu endişeyi iyi bir amaç için kullanın. Toplumunuzdaki projelerde yer alın. Anlatmaya değer hikayeleriniz olduğunu düşünüyorsanız, yerel gazetenize yazın.

Çoğu kişinin isterse yerel siyasete rahatlıkla dahil olabileceğini biliyor muydunuz? Boşluğa bakıp Nigel Farage hakkında mırıldanmak yerine, benzer düşünenlerden oluşan bir gruba katılın ve değişim talep edin. Yerel, belediye başkanlığı ve genel seçimler sırasında posta kutularına broşür bırakmayı teklif edin. Bu kulağa çılgınca geliyorsa aslında gelmemeli çünkü sağlıklı bir demokrasinin böyle işlemesi gerekir.

Belki de her şey cehenneme dönecek. Ya da belki bizi şaşırtacak ve işler düzelecek. Her iki durumda da bunu öğrenmek için beklemekten bıktım ve siz de öyle hissetmelisiniz. 2024'te artık bunun üstümüze gelmesine izin vermeyeceğiz. Bunu yıllardır yapıyoruz ve kimseye faydası olmadı. Yeni bir şeyin zamanı geldi.



https://www.independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Çağatay Koparal

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.