Haber Merkezi - Halepçe’de Serdeşt Katliamı mağdurları Halepçe Şehitliği’nde anılarak, o dönem Baas rejimine kimyasal silah kullanılması karşısında uluslararası toplumun sesiz kalındığı, bugün hala katliam tehlikesinin Ortadoğu’da devam ettiğine dikkat çekildi.
Merasim ardından bir basın açıklaması yapan Halepçe Kurbanları Örgütü üyesi Hoşmend Murad, 5 bin Halepçe Katliamı kurbanının, direnişçi Serdeşt şehitlerini selamladığını ve bir kez daha Serdeşt halkının acılarını paylaştıklarını söyledi.
Murad, uluslararası toplumun Saddam Hüseyin’in Halepçe Katliamı öncesi gerçekleşen Serdeşt Katliamı’na karşı sesiz kaldığını belirterek, “Ortadoğu’da kimyasal silahla katliam tehlikesinin önüne geçilmiş değildir. Dünya kimyasal silah üreten ülkelere karşı tavır almalıdır. Biz toplum olarak Serdeşt’eki katliamı hiçbir zaman unutmadık” dedi.
Serdeşt’te ne olmuştu?
Irak Baas rejimi, Irak-İran savaşının sona ermesinden bir yıl önce, 28.06.1987’de, Doğu Kürdistan’ın Serdeşt kentin çevresinde sivillerin bulunduğu 4 alanı kimyasal silahlarla bombaladı.
Sabah’a karşı saat 04.14 sularında düzenlenen saldırılarda aralarında çocuk ve kadınların da olduğu 110 sivil yaşamını yitirdi, 8 binden fazla sivil yaralandı.
Savaş uçakları Serdeşt ve çevre köylerine 7 defa kimyasal başlıklı bombalar yağdırdı. Saldırıda aralarında çocuk ve kadınların da olduğu 110 sivil yaşamını yitirdi, 8 binden fazla kişi yaralandı.
Can kaybının fazla olmasınının bir diğer nedeni yaralılara erken müdahale edilmemesiydi. Resmi kayıtlara göre o zamanlar nüfusu 12 bin civarında olan Serdeşt’te 8 bin yaralıdan yalnızca 300 kadarı tedavi edildi.
Kimyasal saldırılardan sonra, Serdeşt Kimyasal Saldırıları Mağdurları adıyla bir vakıf kuruldu. Söz konusu vakıf, saldırılara maruz kalan sivillerin mağduriyetlerinin giderilmesi için Irak’ta ve uluslararası alanda birçok çalışma yürüttü ancak bir sonuç alamadı. Halepçe Katliamı öncesinde meydana gelen katliam karşısında dünya sesizliğe büründü. Her iki katliamdan sonra ortaya çıkan bazı belgeler, Saddam rejiminin kimyasal ve biyolojik ölümcül silahları elde etmesinde Almanya, Fransa, Hollanda ve ABD’li firmaların rol aldığı ifade edildi.
Irak Baas rejimi yetkililerinin yargılandığı davalarda da Baas rejimi yetkililerinin sorumlu olduğu Serdeşt katliamı, gündeme getirilmedi.