5 Nolu Cezaevi Hafıza Müzesi Basın Açıklaması

.

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi Önünde 5 nolu Cezaevi Hafıza Müzesi Girişim grubu bir basın açıklaması yaptı.

Açıklamanın Kürdçesini Osman Karavil, Türkçesini M. Ali Yılmaz okudu.

Açıklamanın tam metni 

KAMUOYUNA


Bugün 3 Ocak ;  bir cezaevi olarak inşa edilen ancak siyasi tarihi darbelerle dolu Türkiye’ de 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra bir işkence evine dönüşen 5 Nolu Cezaevinde, tek tipleştirmeye, baskıya, işkenceye, asimilasyona, itirafçılığa zorlama ve benzeri  uygulamalara karşı tutsakların topluca ve tekrar direnişe başlamasının 40. Yıldönümü. Bu direniş, tutsakların kendilerine dayatılan uygulamalara topluca uymama, bir kısım tutsağın ölüm orucu başlatması, direnişin günlerce kararlılıkla yürütülmesi sonucu başarıya ulaşmıştır.

3 Ocak direniş kıvılcımının tekrar yakıldığı, cezaevinde “insanlık onuru işkenceyi yenecek” sloganının cezaevinin her tarafını sardığı, cezaevini inlettiği gündür.

Bu günü anmak , bir dönem duvarları arasında işkence gördüğümüz ve şu anda önünde açıklama yaptığımız 5 Nolu Cezaevinin müze yapılması çalışmalarının boyut kazandığı bir aşamada daha da önem taşımaktadır.

Bu günü anarken, 5 Nolu’da ki uygulamaları anlamak için Türkiye genelinde cezaevlerinin işkence evlerine dönüşme sürecine de kısaca değinmek gerekmektedir.

Türkiye’de askerler darbeci geleneğini sürdürüp “sivil yönetime” el koyarak 12 Eylül 1980’de askeri bir darbe yaptı. Üzerinden 44 yıl geçti ancak etkisi hala devam etmektedir.

Bu askeri darbe sonucunda, Türkiye sınırlarının tümü açık bir cezaevine dönüştü. Yüz binlerce insan soruşturmaya tabi tutuldu, gözaltına alındı, binlercesi tutuklandı.

İşkencehanelerde ve cezaevlerinde yüzlerce insan işkence ve kötü muameleden ötürü öldü – öldürüldü, binlercesi sakat kaldı. Binlerce insan idam cezasından yargılandı, 50 kişi idam edildi.

Türkiye cezaevleri özel uygulama alanlarına dönüştü, birer işkence merkezi oldu.

Ancak bir yer vardı ki, sadece basit bir işkence merkezi olmadı; aynı zamanda siyasal-sosyal bir deney merkezi, insanların kimliklerinin yok edilip, teslim alınmak üzere kurulmuş asimilasyon okulu, şiddetle beslenen özel bir kişiliksizleştirme laboratuvarıydı… Orası Diyarbakır 5 Nolu Cezaeviydi…

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevinde Kürt halkının mücadeleci dinamikleri başta olmak üzere toplumun her kesiminden insanlarımız uygulanan vahşi işkencelerden nasibini aldı. 1981-84 yılları arasında işkencelerden 34 kişi yaşamını yitirdi ve yüzlerce kişi sakat kaldı. Aileler de içeride tutsak olan yakınları ile birlikte  şiddetli travmalar yaşadılar.

Bu süreç işkence ve işkenceye karşı direnişler süreci olarak sürdü. 3 Ocak  1984 öncesi ve sonrasında cezaevinde işkenceyle katledilen veya işkenceye karşı yaşamlarını ortaya koyan Necmettin Büyükkaya, Yılmaz Demir, Cemal Arat, Mehmet Hayri Durmuş, Bedii Tan, Remzi Aytürk,  Orhan Keskin ve adını anmadığımız diğer şahsiyetlerin anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.

İşte bu, binlerce insanın yaşamında derin izler ve acılar bırakan 5 Nolu Cezaevi Hafıza Müzesi olma yolunda ilerliyor.

Bizler, 5 Nolu’da 1980-84 yıllarında yaşanan bu işkence ve vahşet döneminin tanıkları olarak, cezaevinin aslının tümüyle korunarak bir hafıza müzesi yapılması için tüm aşamalarda tanıklıklarımızı, sizlerin desteğiyle, ilgili kurumlar ve uygulayıcılarla paylaşmaya devam edeceğiz.

Çünkü, dünyada Macaristan Terörevi,  Süleymaniye Emna Sor ve Türkiye’de Sinop-Ulucanlar örneklerinde olduğu gibi, cezaevinin bir bütün olarak aslına uygun bir şekilde dizayn edilmesini, o cezaevinde yatanların ve o günleri yaşayanların görüş ve önerilerinin mutlaka dikkate alınması gerektiği düşüncesindeyiz.

Bu vesileyle bir kez daha kamuoyuna, hak ve hukuk savunucularına, barış ve insan hakları taraftarlarına, 5 Nolu’nun Hafıza Merkezi olması için duyarlı olmaya, bu konudaki haklı taleplerimizi sahiplenmeye ve destek olmaya çağırıyor, bizim bu taleplerimizin yanında olan herkese, ilgili resmi kurumlara, tüm kişi, sivîl kurum ve kuruluşlara teşekkür ediyoruz. 03/01/2024

 5 Nolu Cezaevi Hafıza Müzesi

Kurdistan Haberleri

Arzu Yılmaz: 'Fırat'ın batısında Sünni Araplar, doğusunda Kürtler'
SDG/YPG, Suriye’nin Doğu’sunda rejim kontrolündeki 7 köyü ele geçirdi: ABD hava desteği sağladı
5 nolu cezaevi hafıza müze insiyatifi: 12 Eylül uygulamalarıyla ilgili yepyeni bir gelişmeyle karşı karşıyayız
Suriye’de çatışmalar devam ediyor: Son 7 günde neler oldu?
İran Dışişleri Bakanı ile Hakan Fidan arasında dış müdahale polemiği