ABD’li yazar Ben Segall, Kürtlerin ABD’nin Orta Doğu’daki en son umudu olduğunu ve Kürdistan Bölgesi’nin Irak’tan barışçıl bir şekilde ayrılmasını desteklemesi gerektiğini dile getirdi.
“Kürdistan, ADB'nin Orta doğu'daki son ve en iyi umududur”
George Washington Üniversitesi Güvenlik Politikası Çalışmaları Programı'nın yüksek lisans öğrencisi ve Orta Doğu Çalışmaları ve Arap Dili bölümü mezunu Ben Segall, International Policy Digest dergisinde “Kürdistan, Amerika'nın Orta doğu'daki Son ve En İyi Umududur” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Segall, Kürtlerin ABD’nin Orta Doğu’daki en son umudu olduğunu ve Kürdistan Bölgesi’nin Irak’tan barışçıl bir şekilde ayrılmasını desteklemesi gerektiğini dile getirdi.
Yazısında Kürtlerin 35 milyon nüfusa sahip olduğunu belirten Segall, “Onlar dünyanın en büyük devletsiz etnik grubudur. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Yahudilere olduğu gibi, Kürtlere de İngilizler tarafından devlet sözü verildi. İsrail'in Yahudi halkına bir gelecek garanti ettiği yerde, Kürtler, yaygın ve ayrım gözetmeyen etnik şiddete maruz kalan, sonradan uluslararası arenada düşünülmüş olarak kalmaya devam ediyor” dedi.
"Bir Kürt devletini desteklemenin faydaları sayısızdır ve ahlaki zorunluluktur"
Segall, “ABD, Kürdistan'ın, Irak'ın durumundan barışçıl bir şekilde ayrılmasını desteklemek için uluslararası bir çabaya öncülük etmelidir dedi ve şöyle devam etti:
Bir Kürt devletini desteklemenin faydaları sayısızdır ve ahlaki zorunluluktur. Kürt askeri güçleri, otuz yılı aşkın bir süredir ABD'nin sadık müttefikleri olduklarını kanıtladılar. Kürt savaşçılar ABD güçlerine Saddam Hüseyin'e, ardından El Kaide'ye karşı mücadelede ve yine IŞİD'in toprak kazanımlarını geri almada yardım etti. Irak savaşının yarattığı kargaşa boyunca Irak Kürdistanı, teknolojik ilerlemeye ve yabancı yatırımlara açık, istikrarlı, barışçıl bir ekonomik merkez olarak kaldı."
"Yeni bir Kürt devleti ve Türkiye"
Kürtlerin aksine Orta Doğu’da Arapların bir hoşgörüye sahip olmadığını ve Kürtlerin güvende olmadığını kaydeden ABD'li yazar, “Aksine, yalnızca hoşgörü üzerine kurulmuş topluluklar her zaman risk altında olacaktır. Resmi sınırları ve ulusal ordusu olan bir devletin kurulması, Kürtlerin güvenliğin, devamlılığın ve temel özgürlüklerin bahşedilmekten ziyade garanti altına alındığı bir toplum inşa etmelerini sağlayacaktır" diye ekledi.
Kürt devletine karşı olan ülkenin Türkiye olduğuna dikkat çeken Ben Segall, Türkiye’nin İslami militanları destekleyerek Kürtlere karşı işlediği suçların önünü ancak devlet yapılanması ile alınabileceğini ifade ederek, “Yeni bir Kürt devleti, Türkiye'nin operasyonlarını durdurmanın yanı sıra, Türkiye'ye bu tür hor gördüğü Kürtleri sınır dışı etmesi için bir yer sunabilir. ABD, teröristleri destekleyen ve özür dilemeden insanlığa karşı suçlar işleyen bir Türk rejimi yerine, kendini kanıtlamış Kürt müttefikleri için devleti desteklemeyi seçmelidir” sözlerini kullandı.
“Türkiye'nin uluslararası hukuku ve NATO normlarını sorgusuz sualsiz ve sonuçsuz bir şekilde ihlal etmesine izin verilmemelidir” sözlerini kullanan yazar makalesini şu şekilde sonlandırdı: “Bir Kürt devleti, milyonlarca savunmasız insana güvenlik ve ekonomik fırsat sağlayacaktır. Özgürlük ve refahla ışıldayan bir Kürt devletinin çok geç olmadan meyvelerini vermesi için ABD üzerine düşeni yapmalıdır.”