31 Mart seçimlerinde AKP, birçok Belediye kazanmasına rağmen batıda ve diğer metropol şehirlerinde oylarının düşmesinin de birçok neden vardır. Özellikle, ekonomik kriz, yoksulluk Suriye politikası, Fetö faktörü ve Selahattin DEMİRTAŞ'ın CHP’ye oy verme yönündeki eğilimi /çağrısı başta İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya Adana ve Mersin gibi illerde Kürt oyları belirleyici olmuştur. Diğer yandan özellikle İçişler Bakanının kullandığı olumsuz dil, İstanbul mitingine eski polis Şefi Mehmet Ağar’ın ve eski Başbakan Tansu Çiller’in katılmaları bir çok kesim üzerinde olumsuz etki bırakmıştır.
Kısacası; büyük oranda hükümet kontrolü altında tutulan Medya, ağır baskıların olduğu 31 Mart yerel seçimlerinin ardından Türkiye'deki en önemli 10 büyükşehirden yedisini muhalefet ittifakı kazandı.
Kürdistan’da belirgin olan önceki seçimlerde halkın iradesi ile seçilen belediyelerin başına devlet tarafından kayyumların atanması oldu.
Halkın iradesi ile seçilen belediye başkanlarını görevden almak, o halkın iradesini tanımamak anlamına gelir ki bu çok tehlikeli bir girişimdi.
Ancak bu adaletsiz uygulamalara rağmen HDP, elindeki Muş, Ağrı, Bitlis, Şırnak ve Dersim belediye başkanlıklarını HENDEK politikası nedeni ile kaybetmiştir. Bu illere bağlı bazı ilçelerde AKP'ye belediye başkanlığı almıştır ya da geçmişe oranla oylarını arttırmıştır. Doğrusu, tüm baskılara rağmen AKP Kürdistan’da HDP’nin hatalarından dolayı başarılı taktik kullanmıştır.
HDP’ye gelince; Türkiye partisi Kürt ve Kürdistani anlayışından uzaklaşmaları ve her Allahın günü ‘’biz İran, Irak, Suriye ve Türkiye’nin birliğinden yanayız' söylemleri nedeniyle Kürt halkından karşılık bulmamışlardır.
HDP bu anlayışla Türk soluna CHP ve hatta İyi partiye hizmet etmiştir.
HDP’nin muhalefet partilerinin dışlamasına, yok saymasına rağmen batı ve Güney’de birçok yerde aday çıkartmayarak muhalefete verdiği tek taraflı destek olmuştur (Koray Düzgören).
CHP Türkiye genlinde %25 olan oy oranını %33’e çıkarmıştır. Bu ittifaklarda CHP ve MHP kazançlı çıkmıştır...
HDP Eş genel başkanı Sezai TEMELLİ; biz batıda AKP’ye karşı demokratik mücadele, Kürdistan’da AKP‘yi sandığa gömeriz söylemi Kürdistan’da karşılık bulmamıştır.
HDP; HENDEK kazılan yerlerde binlerce can kaybına rağmen halen hendeklerde cenazelerin olduğu yönünde kamu oyunda duyumlar yaygındır.
Bir de gel gelelim PAK ve PSK'nin Yurtsever Demokrat İttifak adı altında seçime girmelerini değerlendirmeye;
Kürdistan Özgürlük Partisi ve Kürdistan Sosyalist Partisi, seçimlere yönelik ortak bir mesaj yayımladılar. Mesajda 'Yurtsever Demokrat İttifak'ın halkımız bakımından tarihsel bir rol oynadığı da ortadadır. 31 Mart 2019 tarihinde yapılan yerel seçimler, Kürt karşıtlığı üzerinden yürütülen şiddetin, şovenizmin, kutuplaşmanın ve adaletsizliğin damgasını vurduğu bir seçim oldu. Türkiye’yi yöneten AK Parti iktidarı son birkaç yıldır varlığını Kürt karşıtlığına dayandırmış, Kürt ve Kürdistan’a ilişkin bütün değerlere karşı tam bir seferberlik ilan etmiş, bütün temel hak ve özgürlükleri bir yana iterek keyfi bir rejim kurmuş durumdadır. Son olarak atadığı kayyumlarla Kürt halkının iradesini yok sayarak Kürdistan’da “sömürge valiliği” sistemini hayata geçirmişti,’ deniliyor. Başlangıç kısmı Kısacası böyledir.
Ben, PAK ile PSK’nin seçime girmeleri konusunda şimdilik detaylı bir değerlendirmede bulunmayacağım. Ancak Kürdistan’da böylesi cesur Kürdistani ilkeli bir adımın atılması gelecekte halkımız için umut verici olmuştur.