Avrupa hükümetleri bir kez daha göçmen sayısının arttığına tanık oluyor. Ancak bu ülkeler yeni bir göçmen dalgasıyla başa çıkmak için henüz tutarlı bir politika üzerinde anlaşmış değil. Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç Dairesi'nin Pazartesi günü Libya'nın başkenti Trablus'un 120 kilometre doğusu açıklarında batan bir teknede 50'den fazla göçmenin boğularak hayatını kaybetmesi, Avrupa'nın karşı karşıya olduğu ikilemi bir kez daha hatırlattı.
BM Uluslararası Göç Dairesi'nin Libya Misyonu Başkanı Federico Soda, paylaştığı Twitter mesajında, "Son felakette en az 57 kişi boğuldu. Sessizlik ve eylemsizlik kabul edilemez" dedi. Ölenler arasında 20 kişinin kadın ve çocuk olduğu bildiriliyor.
Uluslararası Göç Dairesi, Avrupa Birliği (AB) hükümetlerine bir kez daha kendi arama ve kurtarma misyonlarını güçlendirmeleri ve göçmenlerin Libya'ya geri gönderilmeleri için Libya güvenlik güçleriyle eşgüdümlü çalışmaları durdurmaları için çağrıda bulundu. Libya, Ortadoğu'dan ve Sahra Çölü'nün güneyindeki Afrika ülkelerinden savaş mültecileri ve ekonomik göçmenlerin Avrupa'ya ulaşmaya çalıştığı ana çıkış noktalarından biri.
Libya sahil güvenlik güçleri, 2021 yılının birinci yarısında yaklaşık 13 bin kişiyi ele geçirdi. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği tarafından yayınlanan verilere göre bu sayı, bir önceki yılın tamamında kaydedilen sayıdan daha yüksek.
İngiltere'nin rahatsızlığı
İngiliz yetkililer, 2021'de şimdiye kadar Fransa'dan bindikleri şişme botlarla İngiltere'nin güney sahillerine ulaşan göçmen sayısının 8 bin 452 olduğunu söylüyor. Bu sayı, 2020'de İngiltere sahillerine ayak basan toplam göçmen sayısından daha fazla. 19 Temmuz'da 430 sığınmacı Manş Denizi'ni geçerek İngiltere'ye vardı. Bu, şimdiye kadar bir günde Manş Denizi'ni geçen en yüksek insan sayısı anlamına geliyor.
İngiliz hükümet yetkililerinin bu ayın başında açıkladıkları yeni göç yasası tasarısına göre sığınmacıların izinsiz olarak İngiltere'ye giriş yapması suç olarak kabul edilecek. Tasarı uyarınca hangi sebeple olursa olsun İngiltere'ye yasadışı yollardan giriş yapmaya çalışırken yakalananlar dört yıla varan hapis cezalarına çarptırılabilecek.
İngiltere'nin amacı, göçmenleri Manş Denizi'ni yasadışı yollardan aşmaya çalışmaktan caydırmak. İnsan kaçakçıları da yeni tasarı uyarınca çok daha ağır cezalarla karşılaşacak. Yargılanıp suçlu bulunan insan kaçakçıları, şu anda azami 14 yıl hapis cezasına çarptırılırken bu süre, ömür boyu hapis cezasına dönüştürülecek. İngiltere İçişleri Bakanı Priti Patel, tasarının, İngiltere'nin "bozuk sığınma sistemi" olarak nitelediği düzeni iyileştirmeyi amaçladığını söyledi.
İngiltere hükümeti geçen hafta ayrıca Manş Denizi'ni tekneyle geçen göçmen sayısını azaltmaya yardım etmesi için Fransa'ya 70 milyon dolar tutarında ödeme yapacağını açıkladı. İngiltere İçişleri Bakanlığı'na göre İngiltere ve Fransa arasındaki anlaşma uyarınca Fransa, "ülkenin kuzeyinde son teknoloji ürünü gözetim ekipmanlarını kullanarak ve sahilde daha fazla sayıda güvenlik gücü konuşlandırarak göçmen akınına yanıt verebilecek."
Yetkililer, pandemi nedeniyle getirilen küresel seyahat kısıtlamaları ve sınırların daha sıkı kontrol altında tutulması nedeniyle İngiltere'ye yapılan sığınma başvurularının 2019'da 45 binken geçen yıl 35 bine gerilediğini kaydediyor. Diğer Avrupa hükümetleri de pandeminin başlangıcından bu yana sığınmacı sayısında ciddi azalma olduğunu belirtiyor. İtalya yetkilileri de 2020'de göçmen sayısında yüzde 30'luk azalma gördüklerini söyledi.
Açılma sonrası göç dalgası
Ancak Avrupa ülkeleri, son aylarda göçmen sayısında artış olduğunu bildirirken, sınırlar açılmaya, seyahat kısıtlamaları kaldırılmaya ve uluslararası seyahat kolaylaşmaya başladıkça daha büyük göçmen dalgalarıyla karşılaşmayı bekliyor. Bazı uzmanlar, Corona virüsü pandemisinin Afrika'da Sahra Çölü'nün güneyindeki ülkelerde ve Ortadoğu'daki ekonomik ve siyasi etkilerinin göçmen sayısını şimdiden arttırdığı görüşünde.
18 Avrupa ülkesinin desteklediği Viyana'daki Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi Başkanı Michael Spindelegger, "Çoğu ülkenin getirdiği seyahat kısıtlamaları göçmen sayısını ilk başta düşürdü. Ancak bu kısıtlamalar kaldırılır kaldırılmaz sayılar yeniden Corona virüsü salgını öncesindeki rakamlara ulaştı" dedi.
İlgili Haberler Kaş Açıklarında 45 Göçmen Taşıyan Tekne Battı
AB Sınır ve Sahil Koruma Dairesi FRONTEX, Avrupa'nın dış sınırlarındaki yasadışı sınır geçişlerinin sayısının 2021'in ilk altı ayında 61 bin olduğunu, bu sayının bir önceki yıla göre yüzde 59'luk artışa işaret ettiğini bildirdi. Dairenin basın açıklamasında "Bu ciddi artış, ülkelerin bir yıl önce Corona virüsüne bağlı olarak hareket kısıtlılığı uygulamalarına başlamasıyla açıklanabilir. Göçmen sayısındaki en büyük yükseliş, insan kaçakçılarının Libya ve Tunus'taki faaliyetlerine yeniden başladığı Akdeniz'in merkezindeki rotada gerçekleşti" ifadelerine yer verdi.
Göçmen sayıları yine de 2015-2016 yıllarında, bir milyondan fazla mültecinin ortak göç stratejisi konusunda anlaşamayan AB üyesi ülkelere akın ettiği döneme kıyasla daha düşük. Macaristan ve milliyetçi popülist hükümetler tarafından yönetilen diğer Orta Avrupa ülkeleri, sığınmacıların ülkeler tarafından paylaşılmasını öngören plana katılmayı reddetti. O dönemde Güney Avrupa sahillerine ulaşan çok sayıda göçmen en çok İtalya, Yunanistan ve İspanya'da yoğunlaşmıştı.
O zamandan bu yana ortak bir göçmen politikası yaklaşımı sağlanabilmiş değil. Bunun yerine Brüksel, 8 milyar dolar karşılığında yasadışı yollardan transit geçiş yapmaya çalışan sığınmacıların engellenmesi için Türkiye'yle anlaşmıştı. Anlaşma Mayıs ayında, Avrupa Birliği Komisyonu'nun 2021 yılı için "insani köprü fonu" olarak adlandırılan ilave 700 milyon dolar ödenek açıklamasıyla yenilenmişti.
Göçmen sayılarının yeniden yükselmeye başlamasıyla birlikte sivil toplum kuruluşları, Avrupa sınırlarında binlerce göçmenin geçtikleri sınırların dışına çıkarılması için zorla geri çevrildiği "caydırıcı uygulamalara" yeniden başvurulmaya başlandığını bildiriyor. Bazı kuruluşlar, pandemiyle birlikte göçmenleri geri çevirme uygulamalarının daha sık ve daha sert olmaya başladığının altını çiziyor.
Danimarka Mülteci Konseyi'ne göre "2021 yılı Ocak ve Nisan ayları arasında altı ülkedeki sivil toplum kuruluşları 2 bin 162 geri çevirme vakası yaşandığına ilişkin görgü tanığı ifadesi topladı. Hak ihlalleri İtalya, Yunanistan, Sırbistan, Bosna Hersek, Kuzey Makedonya ve Macaristan'da farklı sınır geçişlerinde kaydedildi. Bu vakaların üçte birinden fazlasında sınır polisi ve güvenlik güçlerinin himayesinde sığınma başvurusu reddi, fiziksel istismar, saldırı, hırsızlık, gasp ve mala zarar verme olayları da yaşandı."
Türkiye'de İtalya'ya geçmeye çalışan 200 Afgan göçmen gözaltına alındı
Öte yandan Uluslararası Göç Dairesi, Türk yetkililerin Ege Denizi'nde Avrupa'ya doğru yol aşan 200'den fazla Afgan göçmeni taşıyan tekneye el koyduğunu bildirdi.
Afgan göçmenlerin Ege Denizi'nde yakalanması, ABD ve NATO müttefiklerinin Afganistan'dan çekilmesi ve Taleban örgütünün toprak kazanımlarını arttırması üzerine ülkelerinden kaçan yüzlerce Afgan'ın İran üzerinden Türkiye'ye giriş yaptığı döneme denk geldi.
Afgan göçmenler uzun yıllardır İran'dan Türkiye'ye, Türkiye üzerinden de Avrupa'ya gitmek için geçiş yapıyor. Ancak bu ayki gözaltı sayısı, yeni bir göçmen dalgasına ilişkin kaygıları da attırdı. Yetkililer, geçen hafta yaptıkları açıklamada, son 10 gün içinde İran sınırı yakınında çoğu Afgan 1500 düzensiz göçmeni gözaltına aldıklarını bildirdi.
Bir Sahil Güvenlik yetkilisine göre Ege Denizi'nde ele geçirilen göçmenlerin İtalya'ya ulaşmaya çalıştıkları sanılıyor. Teknede bulunan 231 göçmenden 208'i Afgan, diğerleriyse Suriye, İran, Eritre ve Pakistan uyruklu.
Sahil Güvenlik, tekneyi kullanan iki Türk vatandaşını da gözaltına aldı ve göçmenleri, Ayvacık'taki sınırdışı merkezine gönderdi.
3 milyon 700 bin Suriyeli mültecinin bulunduğu Türkiye, yeni bir göçmen dalgasından kaçınmaya çalışıyor. Savunma Bakanı Hulusi Akar, iki hafta önce, Türkiye'nin Afgan mülteci akınını yakından izlediklerini söyledi.
Türkiye, mültecilerin çoğunun giriş noktası olan İran sınırındaki Van'da sınırın 64 kilometresine duvar inşa ediyor.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği, Türkiye'de geçen yıl 100 binden fazla Afgan mülteci olduğunu bildiriyor.
Kaynka: VOA