Irak, BM'ye üye olup, 1951 yılında katliamları önleme anlaşmasını imzaladıktan sonra Kürdistan halkına yönelik çok sayıda katliama imza attı.
Irak, Birleşmiş Milletler’e (BM) üye olup, 1951 yılında katliamları önleme anlaşmasını imzaladıktan sonra Kürdistan halkına yönelik çok sayıda katliama imza attı.
Uluslararası Ceza Mahkemesi raporlarına göre, Bağdat yönetimleri geçmişte Kürtlere yönelik 16 defa katliam uyguladı.
Söz konusu katliamlara karşı uluslararası toplumdan hiçbir etkili adım atılmadı.
Bağımsızlığını kazanmasının ardından uluslararası güçler tarafından sürekli olarak kullanılan ve komşu ülkelerin başına bela olan Irak, Kürtler başta olmak üzere farklı toplum kesimlerine ise göç, katliam ve Enfal uyguladı.
Kürt kurtuluş hareketini ortadan kaldırmak için Baas rejimi tarafından 1983 yılından Barzanilere yönelik Enfal katliamı süreci başlatıldı. Bu süreçte 8 bini aşkın Barzani şehit edildi.
Barzan Enfali’nde şehit olanlardan bazılarının kemikleri daha sonra Erbil ve Süleymaniye’deki toplu mezarlarda bulundu. Ayrıca Barzan bölgesinde yüzlerce köy harap edildi.
1988 yılında Saddam Hüseyin’in kuzeni olan Ali Hasan Mecid’in (Kimyasal Ali) talimatıyla Irak savaş uçakları kimyasal silahlarla Halepçe’yi bombaladı.
Bombardımanlarda 5 bini aşkın Kürt şehit olurken, 10 bin kişi ise yaralandı. Bombardımanlarda kullanılan kimyasal silahların kullanılması, uluslararası yasalarla yasaklanmıştı.
Kürtlerin meşru hak taleplerini sürdürmeleri üzerine Irak hükümeti 1987-1988 yıllarında Germiyan bölgesinde Enfal sürecini başlattı. Bu süreçte 182 bin kişi Ninova sınırları içerisindeki Hezar ve Nugre Selman bölgelerinde diri diri toprağa gömüldü. Aynı süreçte 5 bin Kürt köyü harap edildi.
Baas rejimi 1988 yılında Feyli Kürtlerine yönelik de Enfal sürecini başlattı.
Barzani, Germiyan, ve Feyli enfalleri dışında Baas rejimi Bağdat’ın batısındaki Ebu Gureyb Cezaevi’nde tutuklu bulunan 1500 ile 2000 arasında Kürt tutukluyu canlı olarak toprağa gömdü.
1991 yılında Kürdistan halkı dönemin rejimine karşı başkaldırdı. Raperin olarak isimlendirilen süreçte, Baas rejimi en vahşi şekilde halka müdahalede bulundu. Bu süreçte 10 binlerce Kürt tutuklanırken, katliamlar uygulandı.
1948 yılında Birleşmiş Milletler’de kabul edilen suç yasalarına göre, Irak yönetimlerinin işediği bu suçlar soykırım sınıfına giriyor. Ancak Kürtlere yönelik katliamlar uluslararası toplum tarafından şimdiye kadar soykırım olarak tanınmadı.