BM misyonu, Jîna Mahsa Amini'nin ölümüne ve sonrasındaki eylemlere dair raporunu açıkladı. Raporda, Amini'nin gözaltındayken darbe aldığına dair kanıtlar bulunduğu belirtildi, "ölüme yol açan fiziksel şiddetten İran'ın sorumlu olduğu" sonucuna varıldı.
İran'da 22 yaşındaki Kürt kadın Jîna Mahsa Amini'nin "başını İslami kurallara uygun şekilde örtmediği" gerekçesiyle 'ahlak polisi' tarafından gözaltına alındıktan ölmesine ilişkin olguları saptamak üzere oluşturan Birleşmiş Milletler (BM) araştırma komisyonunun raporu açıklandı. BM misyonu, "Amini'nin ölümüne yol açan fiziksel şiddetten İran'ın sorumlu olduğu" kanaatine vardı. Raporda, Amini'nin ölümü sonrasında ülke çapında patlak veren eylemlerde güvenlik güçlerinin protestoculara karşı "orantısız biçimde öldürücü güç" kullandığı belirtildi.
'GÖZALTINDAYKEN VÜCUDUNDA TRAVMA OLUŞTU'
BM raporunda, Amini'nin "yeniden eğitim dersi" almak üzere İran'ın başkenti Tahran'daki Vozara gözaltı merkezine götürüldüğü ama 26 dakika sonra bayıldığı, 30 dakika sonra da hastaneye götürüldüğü bilgisi yer aldı. Raporda, "Amini'nin vücudunda, ahlak polisi tarafından gözaltına alındığı sırada travma [örselenme] meydana geldiğine dair kanıtların bulunduğunun" saptandığı belirtildi. BM misyonu, bunun yanı sıra ahlak polisinin geçmişte uyguladığı şiddete dair örnekler dolayısıyla, "Amini'nin ölümüne yol açan fiziksel şiddete maruz bırakıldığı" kanaatine vardıklarını belirtti.
İRAN REDDETMİŞTİ
Bir BM insan hakları uzmanı, Amini'nin Ekim 2022'de öldürülmesi sonrasında "kanıtların, dayak sonucunda ölümü gösterdiğini" söylemişti. İranlı yetkililer bunu reddetmiş, adli tıp da Amini'nin daha önceden sahip olduğu sağlık sorunları nedeniyle öldüğünü savunmuştu.
'EYLEMCİLER, GÖZLERİNDEN VURULARAK DAMGALANDI'
BM raporunda, Amini'nin Sakkız kentindeki cenazesinde kadınların dayanışma için başlarını açmasıyla başlayıp ülke çapına yayılan eylemlere dair bulgular da yer aldı. İnsan hakları gruplarına göre İran güvenlik güçleri en az 500 protestocuyu öldürmüşken, BM'ye göre eylemcilere karşı "pompalı tüfek, suikast tüfekleri ve makineli tüfekleri" kullanıldı.
İran güvenlik güçleri "yasadışı" cinayetler ve "yargısız infazla" suçlanırken, protestocuların sıklıkla ve kasıtlı olarak gözlerinden vurulduğu da belirtildi. Raporda, gözden yaralanmanın kurbanları kalıcı biçimde protestocu olarak "damgaladığı" yorumu yapıldı.
'GÖZALTINDAKİLERE CİNSEL ŞİDDET UYGULANDI'
BM misyonu aynı zamanda, İranlı kadınların ayrımcılığa uğramama ve eşitlik yönündeki taleplerinin güvenlik güçleri tarafından "soyunmaya istekli olmak" ve "ahlaksızlığı yaymak" gibi algılandığını belirtti. Gözaltına alınan bazı kişilerin tecavüz, tecavüz tehdidi, zorla çıplak bırakılma, elle taciz ve cinsel organlara elektrik verilmesi dahil olmak üzere cinsel şiddete maruz bırakıldığı tespiti yapıldı.
BM araştırması başkanlık yapan Sara Hossain, "Bu eylemler, İran'daki sivil nüfusa, yani özgürlük, eşitlik, onur ve hesap verebilirlik talep eden kadınlara, kız çocuklara, erkek çocuklara ve erkeklere karşı yaygın ve sistematik saldırının parçası" dedi. Hossain, İranlı yetkililere baskıya son verme çağrısında bulundu.