Ankara ile Moskova arasındaki anlaşmazlık artıkça kamyonlara yüklü Türk domatesleri Rusya sınırında çürümeye başlıyor.
Türk basınında bu hafta yayınlanan haberlere göre 5 bin ton domates taşıyan yüzlerce TIR'lık araç Rusya ile Ukrayna arasındaki bölgede bekletiliyor.
Bu tıkanıklığın potansiyel sonuçları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rus Lider Vladimir Putin arasındaki ilişkiyi izleyen herkes için çok açık; muhaliflerin elindeki yerleşim bölgesi İdlib üzerinde tam bir politik ve ekonomik çöküş maçı yaşanırsa Putin Erdoğan’ı çok sert bir şekilde vurabilir.
Putin ve Erdoğan Suriye krizine hazırlanırken tüm dünya NATO’nun da bu krizin içine çekilebilecek olmasını biraz korku ile izliyor. Türkiye, Rusya tarafından desteklenen ve finanse edilen Suriye rejimi ile savaşan İslamcı militanları desteklemek için İdlib’e asker gönderdi. Moskova militanların El Kaide ile bağlantılı teröristler olduğunu ve onları silahsızlandırmakta başarısız olan Türkiye’nin kenara çekilmesini istiyor.
Domatesler, Türkiye ile Rusya arasındaki dengesiz ekonomik ilişkide Türkiye tarafına en büyük katkıyı sağlıyor.
Türkiye, her yıl Rusya’dan ithal edilen on milyarlarca dolarlık doğal gaz ithalatına bağımlı durumda ve geçtiğimiz yıl Rusya’nın Türkiye’ye ihracatı 22.5 milyar dolar gerçekleşirken, Türkiye’nin ihracatı sadece 3.9 milyar dolarda kaldı. Rusya ayrıca her yıl Türkiye’ye 7 milyon turist göndererek Türk turizmine en büyük katkıyı yapıyor.
2015 yılında Türkiye’nin Suriye sınırı üzerinde bir Rus savaş uçağını düşürmesinden sonra iki ülke arasında yaşanan siyasi krizin ve Erdoğan’ın Putin’in acilen özür dilemesi çağrısını yerine getirememesinin en büyük kurbanları turizm ve domates ile Türk ekonomisi oldu. 2016 yılında Rus yaptırımlarından dolayı Türkiye’nin ihracatı yüzde 52 oranında azalarak bir milyar 700 milyon dolara gerilerken, Türkiye’ye gelen turist sayısında da yüzde 77 azalma yaşanarak 855 bin civarında gerçekleşti.
Batı, Haziran 2016’da Erdoğan’ın Putin’den özür dilemesi ve sonraki yıl ilişkilerin normale döndürülmesinden sonra iki ülke arasında yaşanan diplomatik ve askeri yakınlaşmayı biraz ümitsizlik içinde izledi. İki lider Suriye’de barışın tesis edilmesi için çok yakın bir şekilde çalışmaya başladı ve Erdoğan Moskova’da S-400 savunma sistemleri satın aldı, bu da ABD’yi kızdırdı.
İki ülke arasında gelişen stratejik ittifak, Erdoğan’ın iç kamuoyundaki popülaritesinin artmasına da yardım etti ve Türkiye’nin Ortadoğu ve Kuzey Afrika’ya ulaşmasına, Batı etkisinden arınmış olarak bir sıçrama tahtası vazifesi gördü. Buna karşılık Putin de Erdoğan’la olan yakın ilişkilerini NATO’nun doğu kanadını zayıflatmak –Türkiye NATO’daki ikinci büyük orduya sahip-, Suriye ve Ortadoğu’da da Rusya’yı yükselen bir süper güç haline getirmek için kullandı.
Fakat, Moskova ile ilişkilerin raydan çıkması durumunda Erdoğan, finansal anlamda 2015’dekinden daha fazla kaybetme durumuyla karşı karşıya. 2018 yazındaki döviz krizi Türk ekonomisini silmişti. Bunun akabinde başlayan ekonomik durgunluk Erdoğan’ın üç büyük kentte Mart 2019’daki yerel seçimleri kaybetmesine sebep olmuştu. Ekonomi hala tam olarak krizi atlatabilmiş değil ve Erdoğan’ın popülaritesi de ciddi bir baskı altında bulunuyor.
Bu hafta Suriye üzerine yaşanan siyasi gerginlik Türk Lirası’nın, Mayıs ayından beri en düşük seviyeye düşmesine sebep oldu. Bu arada 2018’deki parasal krizin hemen öncesinde artan cari işlemler açığı, Erdoğan’ın faiz oranlarındaki büyük kesintiler ve devlet bankalarından piyasaya sürdüğü ucuz kredilere rağmen yeniden nüksetmeye başladı.
Domates yetiştiriciliği Türkiye için önemli bir sektördür ve çiftçiler de Erdoğan için önemli bir oy deposudur. 2023’de yeniden seçime girecek. Ancak turizm gelirleri çok daha kritiktir.
Milyonlarca Rus turistin kaybı ekonomiyi derinden sarsacak ve Erdoğan’ı milyarlarca dolarlık dış açığı kapatmak için ihtiyaç duyduğu dövizden mahrum bırakacaktır. Bu parayı bulamamak lira için daha büyük sorunların ortaya çıkmasına sebep olacaktır.
Türkiye Perşembe günü, Rus turistlerden kaynaklanabilecek muhtemel bir düşüşün önüne geçmek için beş Şengen ülkesi ve İngiltere’ye vize muafiyeti getirdi. 2019’da Türkiye’ye gelen turist sayısı 7 milyon turisti geçerek, 2018’daki rakamı sekize katladı. Rusya’yı 5 milyon turistle Almanya izledi.
Putin, iki ülke arasında yaşanan son krizden sonra Türkiye’de yabancı yatırımcı güveninin hızla düştüğünün farkında olmalı. Erdoğan’ın 2016’daki darbe girişimini ülke üzerindeki politik baskısını artırmak için kullanması ve yetkileri daha da güçlendirilmiş 2018’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanmasından sonra on milyarlarca dolar ülkeyi terk etti.
Geçtiğimiz Cuma günü lira binde beş değer kaybederek 6,12 seviyesini gördü.
S-400, Libya ve Avrupa Birliği üyesi ülkeler Yunanistan ve Kıbrıs’la yaşanan gerilimlerden dolayı ABD ve Avrupa Birliği ile ilişkilerin en düşük düzeyde olması, Washington ve Brüksel’in Putin’e karşı İdlib’de Erdoğan’a askeri ve siyasi destek vermesinin önüne geçecektir.
Çürük domatesler belki de Rusya ile yaklaşmak olan krizin başlangıcı olacaktır.
Ahval