Vera Koyi
Bir süre önce deprem bölgesine yeniden gittim.
İzlenimlerimi buradan paylaşmak istiyorum.
Deprem geldi ama henüz geçmedi. Bu felaketin yaratığı sonuçlar hala şiddetli bir şekilde devam ediyor.
Deprem bölgesi dışında kalanlar bu yıkımı unutmuş gibiler.
Üzüldüler, ağladılar pek çok çesit yardımlarda bulundular vicdanlar sustu, deprem unutulup gitti.
Bu felaketi unutmayanlar, unutmayanlar orada çok zor koşullarsa yaşamını devam ettirenlerdir...
Nasıl unutulsun ki...
Hayat çok ama çok pahalı, sıcaklar derseniz cehennem misali. Bunun ne olduğunu çadır ve konteynirlerde yaşayanlar bilir.
Bireysel çabalarla güç bela evini bahçe duvarlarını tadilatıyla uğraşanlar pek çok sorunla karşılaşıyor neden mi bunca yıkım bireysel, ailesel düzeyi aşıyor.
Derli toplu bir ortamda oturmak, biraz daha rahat uyumak ve gece korkmadan uyumak bir lüks adeta.
Çeşitli düzeylerde yapılan destek açıklamaları var ancak bunlar geniş bir kesimi kapsamakta uzak.
Yıkılmaya yüz tutmuş binalar hala orta yerde duruyor.
Çocukların, gençlerin eğitim öğretim koşulları neredeyse yok hükmünde.
Özellikle teknik araç sorunu ciddi boyutlarda.
Gıda ve sosyal market faaliyetleri yeniden alınmalı ve depremden zarar görenlerin öncelikli olması gereği öne çıkmalı.
Ev dükkan tadilatı ve güçlendirme destek faaliyetinin geniş tabana yayılması ve hız kazanmasının yanısıra istihdam faaliyetlerinin de ahbab çavuşluk ilişkisinden çıkıp geniş alana yayılması bir ihtiyaç olarak öne çıkıyor .
Velhasıl hayat deprem bölgelerinde çok zor .
Bunu bilin istedim.