Dersim'in 1926 belgesi: 83 kadın ve çocuk sürgün

Dersim’de 1938’de uygulanan ve ‘kayıp kızlar’ hikayesiyle gün yüzüne çıkan yöntemin benzerinin daha eski tarihte de yaşandığına dair belgeler ortaya çıktı.

Dersim'e ilişkin 1926 tarihli Şark İstiklal Mahkemesi'nin bir belgesi, soykırım uygulamalarının 1938'den önceye dayandığına dair bilgiyi daha ortaya çıkardı. Mahkeme kararında aynı aşirete mensup ve aralarında 1 yaşındaki çocuğun bulunduğu 83 kişinin Kayseri'ye sürgün edildiğini gösteriyor. Kararda bu kişilerin isimleri ve kimin çocukları olduğu var. Gazete Duvar’dan Hacı Bişkin Kürt araştırmacı Kerem Serhatlı'yla ulaştığı bu belgeyi konuştu.

Dersim’de 1938’de uygulanan ve ‘kayıp kızlar’ hikayesiyle gün yüzüne çıkan yöntemin benzerinin daha eski tarihte de yaşandığına dair belgeler ortaya çıktı. Kürt tarihi araştırmacısı Kerem Serhatlı, 1926’da 83 kadın ve çocuğun Kayseri’ye gönderildiğine dair belgeye ulaştı.  Sürgün edilenler arasında 1 yaşında çocuk da bulunuyor.

Araştırmacı Serhatlı’yla ulaştığı mahkeme kararı belgesini ve önümüzdeki günlerde ortaya çıkacak yeni belgeler hakkında konuştuk…

‘BU TÜR BELGELERİ DAHA SIK GÖRECEĞİZ’

1920’li yıllara ait bu belgeler araştırmacılara açıldı ancak Osmanlıca yazılmasından dolayı kamuoyuna açıklanması biraz zaman alacak gibi görünüyor. Kürt araştırmacı Kerem Serhatlı ise 1926 yılına ait Şark İstiklal Mahkemesi kararını inceledi. Osmanlıca, İngilizce, Arapça, Kürtçe, Farsça, Türkçe ve İngilizce bilen Serhatlı bu tür belgelerle daha sık karşılaşacağımızı söyledi.

Serhatlı, 1925’teki Piran Hareketi başladıktan sonra hemen müteakip 1926’da Dersim katliamı başladığını belirtiyor. Serhatlı, Şark İstiklal Mahkemesi’nin kararının da bu kapsamda olduğunu ifade ediyor. Serhatlı belgeye dair şunları söyledi: “Elbette bu belgenin orijinali Osmanlıca. İstiklal Mahkemesi’nin arşivi Meclis’te. Meclis son olarak bu arşivini 2 yıl önce açtı. Osmanlıca bilen sayımız az olduğu için bu belgeleri tercüme etmek zor. Meclis şu an bu konuda kapılarını araştırmacılara açtı. Gerçekler ortaya çıkmaya başlayacak. Bu tür gerçekleri görmeye devam edeceğiz.”

83 KİŞİ KİM?

Dersim’in kayıp kızlarının birçok hikayesi artık biliniyor. Kimisi çalıştırılmak üzere başka şehirlere gönderildi, kimisi ‘evlatlık’ verildi… Peki bu saydığımız 83 kişinin hikayeleri bilinmekte miydi? Mahkeme kararında geçen 83 kişi kim? Serhatlı anlatıyor: “83 kişi kadın, çocuk ve küçük erkeklerden oluşuyor. Bunların hepsi Koçan aşiretine mensup kişiler. Bunlar saklandıkları mağaralardan derdest ediliyor. Sonra mahkeme kararıyla bu kişileri Kayseri’ye gönderiyorlar. Bunların hikayeleri biliniyordu. 83 kişinin bu şekilde kaybolduğu da hep söyleniyordu. Ancak isimlerini bilmiyorduk. Bu kararda isimleri, kimin kimin çocuğu olduğu hepsi yazılmış. Bu belgede ismi geçen bir aylık, bir senelik çocuk da var. Bunlar Dersim’in kayıp kızlarının küçük bir kısmı.”

Serhatlı, Şark İstiklal Mahkemesi’nin bu kararı ve diğer kararlar hakkında çarpıcı ayrıntılar olduğuna da dikkat çekiyor: “Bütün İstiklal mahkemelerinin kararları var bende. İstanbul, İzmir, Ankara’dan çıkan kararlar. Şark İstiklal Mahkemesi’nin ismi Elcezeri İstiklal Mahkemesi’idi. 1925’te Elcezeri’nin ismini Şark İstiklal Mahkemesi olarak değiştirdiler.”

İDAM EDİLEN TÜRK İBRAHİM!

Diğer kararlardan da hikayeler anlatan Serhatlı bir araştırması için de şöyle konuştu: “Çok enteresan hikayeler var. Ankaralı Ethem hoca adında biri İstanbul’da yargılanıyor. Daha sonra Urfa’ya geliyor. Burada vaazlar veriyor. Ethem hocayı Urfa’da yakalayıp yargılıyorlar. ‘Kürdistan hükümeti kurmak için çalışıyor’ gerekçesiyle yargılanıp idam ediliyor. Kendisi bir Türk. Sadece vaazlar vermiş. İdam edilmeden babasına mektup gönderiyor. Mektupta şunları yazmış: Sevgili babacığım ellerinden öperim. Borcum yoktur, inşallah mahşerde buluşuruz. Ben İbrahim Ethem.”

Bu mektup Serhatlı’nın anlattığına göre ailesine şöyle gönderilmiş: “TBMM bu mektubu İbrahim Ethem’in babasına gönderiyor. Bu zarfın üzerinde Mustafa Kemal Atatürk’ün de fotoğrafı bulunuyor. Şark İstiklal Mahkemesi’nin kararlarında İbrahim Ethem’in ismi de geçiyor.”

‘BU BELGELERİN AÇILMASINI İSTİYORUZ’

1937-38 yılları arasındaki arşivler hala kapalı. Bu karardan yola çıkarak bu yıllar için de bir şeyler söylemek mümkün mü? Dersim dışında diğer isyan bölgelerinde böyle bir uygulama yapıldığına dair bir belge ve belge var mı… Serhatlı, bu sorulara “Temennimiz budur” dedi ve  şöyle devam etti: “Bu bölgelerde sürekli raporlar hazırlanmış. 1925, 1926, 1935 yılları. Bu raporlar başbakanlığa verilmiş. 1925 ve 1937 yılları birbiriyle bağlantılı yıllar. Belge olamadığı için halk arasında mübalağalar yapılıyor. Mesele Şeyh Sait’in nasıl idam edildiğini torunu da bilmiyor. Şeyh Sait için birçok kitap yazılmış. Bir ulaşamadığımız çok önemli bir belge daha var. Bitlis Milletvekili Yusuf Ziya… Bitlis’te idam edildi. Kendisiyle ilgili belgeler açılmadı. Dersim belgeleri açılmadı. İlerde bu belgelerin bize ve halka açılmasını istiyoruz.”

MAHKEME KARARINDA İSMİ GEÇEN KİŞİLER…

Ahmed oğlu Nuro ve Ahdük karyesinden Yusuf oğlu Topal Seydo, aslen Arabgir’in Yaluklu karyesinden Abbas Hüseyin oğlu Bektaş, Zemgizek (Engüzek) karyesinden Hüseyin oğlu Mehmed, Çemişgezek’in Şebtik (Şebşebik) karyesinden Cafer oğlu Hasan nam-i diğeri Yarım Ağa, Manzur oğlu Hüseyin, biraderi Elif’in oğlu Hızır, Ekrekli Kirho oğlu Haydar, Koçuşağı’ndan Velo oğlu Mahmud, İIbo oğlu Hamo ve İsmail, Mahmud oğlu Hüseyin, İbrahim oğlu Seyyid Ağa, Mamo oğlu Hüseyin, Hüseyin oğlu Mamo, Şamuşağı’ndan Kakım oğlu Velo, Koçuşağı’ndan ibrahim oğlu Ali, Saduşağı’ndan Mustafa Miço oğlu Musa, Reşikuşağı’ndan Ello oğlu Hamo, Karaballı Aşiretinden Pero oğlu Hüseyin, Reşikuşağı’ndan Haso oğlu Zeynel’in kardeşi Şeyho, Hafo oğlu ismail, Bedo oğlu Miço, Şamuşağı’ndan Hüseyin oğlu Hasan, Reşikuşağı’ndan Ali oğlu Hüseyin, Silo oğlu Ahmed, Miço oğlu Paşo, Koçuşağı’ndan Miço nam-i diğeri Mustafa oğlu Hasan ve firari Çemişgezek’in Koçlu karyesinden Cibooğulları’ndan Feyzullah oğlu Mehmed ve inco ve Koçuşağ’ndan Bozanlı Ahmed oğlu Nuro’nun kardeşi Haydo, Amutka karyesinden Seyyid Ali oğlu Ali, Ali oğlu Mahmud, biraderi Çakmak, Kupo, Duno oğlu Hafo, İsmail Haso, Kali Ağa, eniştesi Mahiki, Fatı oğlu Seyyid Ali, Monla’nın damadı Ali, Hazari karyesinden Gazi oğlu İnce Mehmed, Kurdo Seydo, Seyyid Maksud oğlu Gani Hüseyin, Bırastik karyesinden Ali Ağa, idare ibrahim oğlu Seyyidhan, Kali Ağa’nın kardeşi Miço, Şamuşağı’ndan Seyyid Ali ve kardeşi Hafo, Memili Gazi oğlu İbrahim, Seyyid Hızır oğlu Seydo, Kekil Mahmud’un kardeşleri Ali ve Rıza, Kali Ağa’nın biraderi Haydar, Taco oğlu Seydo, İsmail oğlu Seydo, Kakil amcazadesi Dogo ve Kakil, Kör Kurdo oğlu Hafo, Seyyid Ali’nin kardeşi Hafo, İsmail oğlu Memili, Mehmed oğlu Miço, İnce Mehmed’in kardeşi Haso, Reşikuşağı’ndan Ali oğulları Memili, Simo, Amutka karyesi’nden Musa, Seyyid Ali oğlu ibrahim, Palancı oğlu İsmail ve torunu Hüseyin, Yağcı Mamo oğlu Hasan, Birastikli Ali Ağa’nın kardeşi Eyüb ve Mustafa, Koçuşağı’ndan Mustafa, Zikir oğlu Ali, Keviç Hüseyin, Miço oğlu Halil, Beko’nun kardeşi Mehmed, Küçük oğlu Hasan, Beko’nun nezdinde Kel Manzur, Dilo Ali, Kurdo Hasan, Hasan oğlu Ince Mehmed, Hafo oğulları Rıza ve Miço, Reşikuşağı’ndan Dago, biraderi Miço, Ali oğlu Miço, Zengül oğlu Maho, Ali oğlu Cafer, Ali oğlu Canbaz, İsmail oğlu Hafo, oğulları Musa ve Manzur, Musa oğlu Rıza, Miço oğlu Amiral, Halil oğlu Ağa, Şahin, Amutkalı Hasan Cafo, biraderi Yusuf, murabbaları Çako, Kurso, Bozan karyeli Eyüb Ağa’nın amcazadesi Mehmed, Medinli Hasan oğlu Canşaz ve Hüseyin ve Hasan, Halil oğlu Monla, biraderi Hüseyin, Eğnikli Ahmed Ağa oğlu Aziz, Medin’in oğlu ibiş, Seyyidhan oğlu Ali ve Mehmed, Bozanlı Kupo’nun amcazadesi Yusuf, Kurno oğlu Yera, Birastikli Ali Ağa’nın kardeşi oğlu Yusuf, amcazadesi Hüseyin oğlu Hasan ve Yera ve Ali, Ahdüklü Ahmed oğlu Ağa murabbası Çako, Eskincili Merto oğlu Süleyman, Pogoslu Topal Seydo, Kamer oğlu Hafo, Bertal, muhacir Hasan, Reşikuşağı’ndan Hüseyin oğlu Hasan, Kallo, Kör Seydo, Zeynel’in biraderi Manzur, Ahmed oğlu Ali, Zikir oğlu Zeynel ve Manzur ve Karataş’ta mukim Hafo, Kankuruslu (Kankurut) Cafer Ağa, Bozanlı Hüseyin Ağa ve mahdumu Amiral, Ahmed Ağa oğlu Ağa, Palancı oğlu Velo, Seydo’nun babası Kurno, Beko’nun biraderzadesi Halil, Canşaz, Yusuf, Deli Mehmed, Kozlucalı Kör Seyyidhan, Girikuşaklı Mehmed Ağa, Mehmed Zikir, oğlu Seydo, Reşikuşağı’ndan Zikir oğlu İsmail ve mahdumu Kekil, Mehmed oğlu Miço, İsmail oğlu Miço, Koçuşağı’ndan Nan oğlu Hafo, Dono oğlu Hüseyin, Simo oğlu Kör Haso, Haydo oğlu Rıza, Ahmed oğlu Şamuşağı’ndan Keko, Zikir oğlu Hasan, Deli Mehmed’in oğlu Kekil, Çürüklü Rıza Velo’nun oğlu Mehmed, Haydo’nun kardeşi Mehmed, Yağcı Mamo’nun Yusuf, Yusuf Zeynel, İdare’nin küçük oğlu Lolo, Harasorlu Hayro oğlu Eyüp Ağa, İsmail, Cafer oğlu Hızır, Mansavut karyesinden Dursun, Zeynel’in kardeşi Şeyho Velo oğlu Kalo, Kado İsmail oğlu Haço, Kurno oğlu Seyyid Ali, Odo’nun oğlu Velo ve Hüseyin, Balikanlı Mamo oğlu Ali, İsmail oğlu Ahmed haklarında tevhiden icra kılınan muhakeme neticesinde maznunlardan mevkuf Ahmed oğlu Nuro, Yusuf Ağa oğlu Topal Seydo, İbrahim oğlu Seyyid Ağa, Haso oğlu Zeynel’in kardeşi Şeyho, Mustafa Miço oğlu Musa, İbrahim oğlu Ali, Hafo oğlu İsmail, Bedo oğlu Miço, Silo oğlu Ahmed, Hüseyin oğlu Hasan, Ali oğlu Hüseyin, Miço oğlu Paşo, Mustafa nam-ı diğeri Miço oğlu Hasan’ın ve firari Yağcı Mamo’nun Yusuf, Yusuf Zeynel, Lolo, Harasorlu Eyüb Ağa, Kupo, Kankaruslu (Kankarut) Cafer, Amutkalı Seyyid Ali, Seyyidhan, Kör Seyyidhan, Bırastikli Ali Ağa, Dursun, Haydo, Keko, Kali, İsmail, Feyzullah oğlu Mehmed, Şamuşağı’ndan Miço’nun (Koçusağı isyanında) müsellahan isyan ve maliyetlerindeki usata sergerdelik ve kumanda ederek hükümet kuvvetlerine karşı istimal-i silah ve birçok askerin şehadetine sebebiyet verdikleri ve keza Nuro ile bålâda esamileri muharrer firari eşhastan Yağcı Mamo’nun Yusuf, Yusuf Zeynel, Lolo, Eyüb Ağa’dan maada mütebaki yüz kırk bir firari eşhas Şeyh Said isyanı zamanında çete halinde Çemişgezek’e ve kurasına hücum, Azmi ve Mustafa namında iki şahsı katl eyledikleri ve jandarma karakolunu basarak esna-yı müsademede yedi neferi şehit ettikleri ve telgraf hututunu kat’ eyledikleri cereyan-i tahkikât ve muhakemát ve evrak-i dava mündericât-ı umumiyesi ve delâil-i saire-i kanuniye ile mertebe-i sübuta vasıl olduğundan ol vechle merkumůnun ber vech-i mevsuf ef al-i cinaiyenin fail-i asl ve hem-filleri olmak üzere mücrimiyetlerine ve keza mevkuf Abbas Hasan oğlu Bektaş, Hüseyin oğlu Mehmed, Manzur oğlu Hüseyin, Elif’in oğlu Hızır, Kirho oğlu Haydar, Velo oğlu Mahmud, İbo oğlu Hamo, Mahmud oğlu Hüseyin, İbo oglu İsmail, Hüseyin oğlu Mamo, Kakım oğlu Velo, Mamo oğlu Hüseyin, Ello oğlu Hamo, Piro oğlu Hüseyin.

Hacı Bişkin-Gazete Duvar

 

 
 

SÖYLEŞİ Haberleri

Mustafa Aydoğan: Kürt nüfus çoğalıyor, Kürtçe konuşanlar azalıyor
30 yıl sonra tahliye olan Rojbin Perişan: Vazgeçmediğin sürece umut vardır
İstanbul Sözleşmesi, İngiltere’de yürürlüğe girdi
Mücahit Bilici: 'Kürt demokrasisinin de Kürt askeriyesine 'haddini bil' diyebilmesi lâzımdır'
Kürt korkusu Kürtlerle ilgili hak taleplerini güvenlik meselesine indirgiyor