Gağan ayına girdik. Dersim Aleviliğinin en kutsal aylarından birine, yani Aralık ayına. Kürt Aleviler Gağan ayında bitecek olan yılı bin yıllardır korudukları ritüellerle uğurlar. Gağan ayı Reya Haq inancının 10’uncu ayı olup 30 gündür. Gağan ayının birinci günü 22 Aralık’a, 30’uncu günü de 20 Ocak’a denk gelir. Ayrıca Gağan ayının 1’inde kış mevsimine girilir.
Khal Gağan olarak bilinen bu ritüel, tarihsel Dersim coğrafyasında (tarihsel Dersim; şu anki Dersim, Erzincan, Bingöl, Muş, Sivas, Varto ve Elazığ’ı kapsar) Kürt Aleviler tarafından az da olsa korunmaya devam ediyor.
21 Aralık’ta ilk bayram olan Sere Sale (Yeni Yıl) hazırlıkları başlar ilk kırk günlük üçlemenin bayramı olan Khal Gağan kutlamaları için haneler hazırlanma sürecine girer. Evlerin iç ve dış temizliği yapılır. Zeyi’ler (evden ayrılmış kız kardeşler teyze ve halalar) için Gağan hediyeleri düşünülmeye, ziyaretlerde öncelik sırası büyükten küçüğe sıralanmaya başlar.
Dersim mitolojisine göre Khal Gağan, Aralık ayının üçüncü haftasında başlar ve Ocak ayının ilk haftasına kadar sürer. Gağan ayında, Salı gününden başlayıp üç günlük oruç tutulur. Orucun amacı; çetin geçecek kış aylarının can ve mal kaybına sebep olmaması için yapılan niyaz etmektir. Pir, Mürşit ve dedelerin olduğu yerlerde cemler bağlanır. Bu süre içinde insanlar mümkün olduğunca gönül kırmamaya gayret ederler.
Bu bayramda iç içe geçmiş birçok antik değerin, Aryen kültürünün son halkası olan Reya Haq inancında halen yaşatılması, bu inancın İslamiyet’le birlikte tarih sahnesine çıkmadığının önemli bir kanıtıdır.
Aralık ayının son haftasında Gağan orucunun bitiminde evin hanımı yani ‘kevani’si önemli bir ritüel gerçekleştirir. Sabahın erken saatinde çeşmede ya da yakın bir su kaynağından aldığı bir tas suyu bazen sade ve bazen de tuzla karıştırarak evin her tarafına, hayvanların bulunduğu ahıra elleriyle, dualar eşliğinde serper. Bu ritüelle, evin bolluk-bereketli bir tarımsal yıl geçirmesi, hanenin kem gözlerden-nazardan korunması dilenir
Gağan, Kürt Aleviler için birkaç anlam taşır: Elde edilen hasadın kutlanması, gıda yardımıyla sosyal dayanışma ve gelecek hasada hazırlık.
Alevi felsefesinde cana, tabiata, rızka, aydınlığa, paylaşmaya, dostluğa, barışa, hak ve hukuka saygı duyulup tüm insani değerler koruma altına alınıp yaşatılır. Değerler adına cemler, sosyal dayanışma etkinlikleri yapılıp kutlanılır. Gağan ayına kadar ekilip biçilen ekinlerin hasadı harmanlanmış, kış mevsimine erzak yapılmış olur.
Gağan’daki birlik cemlerinde, hasat sezonunu verimsiz geçiren kimselere erzak yardımı yapılır. Yardım yapanlar, kendi gönül rızasıyla erzak yardımı yaparlar. Her Gağan’da erzak toplama etkinliği düzenlenir; bir heyet öncülüğünde yardım edecek kimselerin gönül rızalığı alınarak, çalgılarla bayram havasında erzak yardımı kabul edilir.
Gağan ayı boyunca bayram kutlamaları, etkinliği devam eder. Gelecek ekin, hasat sezonu için de etkinlikler yapılır. Cemlerde, ziyaretlerde gülbanklar okunup lokmalar dağıtılır. Hak’tan rızk, sağlık, esenlik istenilir.
Gağan’da dağıtılan yiyeceklerden biri hediktir ve rızk sembolüdür. Buğday, çavdar, mısır ve benzeri tahıllar kaynatılarak hedik yapılır. Pişirilip hazırlanan hedik, üreme dönemindeki hayvanların üreyip çoğalması, gelecek hasat döneminin verimli geçmesi dileğiyle lokma olarak dağıtılır. Hayvanlar da birer can olduğu için, pişirilen hedik hayvanlara da pay edilip yedirilir. Ayrıca ahırdaki hayvan nüfusundan bir kat fazla hedik ipe dizilip ahıra asılır; gelecek üreme döneminde hayvanların sayısı iki kat artıp verimlilik, rızk iyi olsun diye.
Gağan’da komşular ile bozuk olan ilişkiler düzeltilir, ölenlerin hayrına ‘niyaz’ dağıtılır. Akşam evde ‘pêsare’ (bir tür çörek) yapılır. Pêsare’nin içine çeşitli büyüklükte üç ağaç konur. Bunlardan en kısası ‘rızk’, ortancası ‘zewez’ (evlilik), en uzunu ise ‘bereket’ i simgeler. ‘Pêsare’ yenirken bunlar kime çıkarsa, o konuda şanslı demektir.
Gağan ayında çocuklar sabah erkenden kalkar, en güzel elbiselerini giyinerek hediye toplamaya giderler. Her evin kapısını giderek öncelikle ‘Gağanınız kutlu olsun’ diye selamlar ve şarkılar eşliğinde hediyelerini alırlar.
Hediyeler eskiden daha çok badem çekirdeği, ceviz, kuru üzüm ya da meyve olurdu. Bazen de un ve yağ. Kimde ne varsa. Akşama ise gençler köyün ‘tek efendisidirler’ istedikleri eve gider istedikleri yemeği yaptırır istedikleri kadar eğlenirler. Onları misafir eden aile bu ziyaret ile onurlandırılmış olur.
Gece geç saatlere kadar eğlenilir bu eğlencelerin en tanınmışı ‘Khalo Gağan’dır’. Yaşlı saf bir adam, genç güzel karısı ve yardımcısı vardır ancak bütün seyirciler oyunun aktif katılımcılarıdır. Kimi gençler Khalo Gağan’ ın karısını ayartmaya çalışır kimi, onunla tartışır. Khalo Gağan’ın bir rolü de köylerden topladığı hediyeleri çocuklara dağıtmaktır.
Gağan’da bir önemli ritüel de ‘zeyi’ ziyaretidir. ‘Zeyi’ Kürtçede evlenerek evden ayrılan kadınlar için kullanılan bir kavramdır. Bunlar kız kardeşler, halalar ve teyzelerdir. ‘Bara Zeyi” demek ‘zeyilerin payı’ anlamına gelir. Bu vesile ile onlar mutlaka ziyaret edilir ve hediye götürülür.
Hediyeler ihtiyaca göre belirlense de, genelde ‘kızartılmış koç ya da ‘Pêsare’ olabilir. Hediyeyi götüren kişi çok hürmet görür. Bu hediyeler ve ziyaret ile ‘Zeyi’lere; onlara aile için yaptıklarından ötürü teşekkür edildiği, unutulmadıkları anlatılmak istenir
Gağan’da bir başka enteresan ritüel de, bacadan haneye su dökülmesidir. Alevilikte su, dört elementten biri olup yaşamın parçası, rızk, esenlik, ferin simgesidir. Ayrıca doğal dermanı olarak kabul edilir. Bacadan haneye dökülecek suyun, ziyaretlerin suyu olmasına önem verilir; eğer bacadan haneye su dökecek yerleşim sakinlerinin yakınında ziyaret yok ise, bir çeşmeden veya bir pınardan temiz su alınıp hane bacasından haneye dökülür. Bacadan haneye su dökecek kimseler gülbanklar okuyup, suyu daha sonra dökerler.
Gağan sürecince, Gağan’ın anlamını ve toplumsal değerleri yaşamak ve yaşatmak için perşembe günleri cem yapılır, kutsal yerler ziyaret edilir.
Ahval