Gazeteci Hrant Dink'in öldürüldüğü suikastla ilgili 9 sanığa verilen hapis cezalarının gerekçesi açıklandı. Gerekçeli kararda, Yasin Hayal'e "suç örgütü kurucusu" olduğu için, Erhan Tuncel'e de "savunmasında pişmanlık göstermediği" gerekçesiyle üst sınırdan ceza verildiğini belirtildi.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davada birtakım suçlar yönünden zaman aşımının dolma ihtimali nedeniyle dosyası ayrılan Erhan Tuncel, Yasin Hayal ve Ogün Samast’ın da aralarında bulunduğu 9 sanığın yargılanmasında, 7 sanığa mahkumiyet, 2 sanığa da beraat hükmü kurulmasına yönelik davada gerekçeli karar açıklandı.
Suç örgütü üzerine genel değerlendirmenin yapıldığı gerekçeli kararda, 24 Ekim 2004’de Trabzon’da McDonalds’a yönelik bombalı saldırı, 19 Ocak 2007’de Hrant Dink’in öldürülmesi ve 24 Ocak 2007’de yazar Orhan Pamuk’un tehdit edilmesi eylemleri nezdinde konuya yaklaşıldığı ve yargılama sürecindeki beyanlarla delillerin bir arada değerlendirildiği belirtildi.
‘HAYAL’İN SİYASİ SAİKLERLE KURDUĞU TEŞEKKÜL ÖRGÜTE DÖNÜŞTÜ’
Kararda, “Yasin Hayal’in siyasi saiklerle suç işlemek için oluşturduğu teşekkülün zaman içerisinde diğer sanıkların da katılımıyla belirsiz tür ve sayıda suçları işlemek üzere, süreklilik gösteren, hiyerarşik düzen içerisinde çalışan ve iş bölümüne dayalı örgütsel bir yapıya dönüştüğü anlaşılmıştır” denildi.
Yasin Hayal’in dosyanın bütününe yansıyan savunmalarına göre, belirtilen durumun tevil yollu ikrarı mahiyetinde olduğunun kabul edilebileceği ve Hayal’in üzerine atılı “silahlı terör örgütüne üyelik” suçundan beraat kararı verilmişse de varlığı mahkemece kabul edilen örgütün yöneticisi olduğunun kabul edildiği aktarılan kararda, şu ifadelere yer verildi:
“Suçla korunan kamu düzeni, suçla korunan hukuki yarar, sanığın örgütü sevk ve idaresindeki etkinliği, yöneticisi olduğu örgütün amaçları doğrultusunda gerçekleştirilen eylemlerin niteliği, örgütün varlığının kamu düzeninde oluşturduğu tehlike, somut dünyaya yansıyan eylemlerin kapsamı, kastının yoğunluğu, örgüt içerisindeki konum ve faaliyetlerinin ağırlığı, ‘somut dosya için suç örgütünün (terör) varlığı tartışması’ başlıklı bölümde anlatılan hususlardaki bölüm de dikkate alınarak TCK 220/1-3 fıkrası uyarınca ‘silahlı suç örgütünün kurulması/yönetilmesi’ suçundan, teşdiden üst hadden cezalandırılması yoluna gidilmiştir.”
‘SAVUNMASI PİŞMANLIK İÇERMEDİĞİ İÇİN TUNCEL’İN CEZASINDA İNDİRİM YAPILMADI’
Sanıklardan Erhan Tuncel’in, “tasarlayarak ve bomba kullanarak kasten öldürmeye teşebbüs, mala zarar vermek, silahlı suç örgütüne üye olmak ve kasten öldürmeye yardım” suçlarından toplam 99 yıl 6 ay hapisle cezalandırılmasının gerekçesi de, tek tek eylemler yönünden anlatıldı.
Gerekçeli kararda, mahkumiyet hükümleri ve genel olarak “örgüt üyeliği” suçuyla ilgili yapılan izahatın birlikte değerlendirilmesi sonucu Tuncel’in, örgüt lideri Yasin Hayal’in oluşturduğu suç örgütüne dahil olarak örgüt menfaatine faaliyetlerde bulunduğu ifade edildi.
Kararda, “Sanık Erhan Tuncel’in suç teşkil ettiği belirtilen davranışları ile hakkında verilen kesinleşen hüküm bir arada değerlendirildiğinde, bir bütün halinde davranışlarının örgütün varlığı bilinç ve iradesi ile hiyerarşik yapılanmasına dahil olduğunu gösterir ölçüde çeşitlilik, yoğunluk ve süreklilik unsurlarını içerdiği değerlendirilmiştir. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama alanı bulmadığı sonucuna ulaşılmış, pişmanlık içermeyen savunması gözetilerek takdiri indirim de tatbik edilmemiştir” denildi.
‘SAMAST’A ÖRGÜTTEKİ KONUMU GÖZETİLEREK ÜST SINIRDAN CEZA VERİLDİ’
Gerekçeli kararda, sanıklardan Ogün Samast’ın savunmalarının, eylemleri ikrar mahiyetinde olduğu, iradesinin cezai sorumluluğu ortadan kaldıracak ya da azaltacak şekilde etkilendiği biçimindeki anlatımlarının da herhangi bir geçerliliği bulunmadığı sonucuna ulaşılması gerektiği aktarıldı.
Kararda, “Samast’ın bir bütün halinde davranışlarının örgütün varlığı bilinç ve iradesiyle hiyerarşik yapılanmasına dahil olduğunu gösterir ölçüde çeşitlilik, yoğunluk ve süreklilik unsurlarını içerdiği değerlendirilmiştir. Örgüt faaliyetlerine yönelik katkılarının boyutu, örgüt içerisindeki konumu gözetilerek üst hadden cezalandırılması gerekmiştir” ifadeleri kullanıldı.
NE OLMUŞTU?
Yargıtay 9’uncu Ceza Dairesi, 2013 yılında verdiği kararla, yerel mahkemenin kararını kısmen onamıştı. Daire, Hrant Dink cinayeti davasında sanıkların “silahlı terör örgütü üyesi olma” suçundan beraatlerine ilişkin hükümleri, sanıkların içinde yer aldıkları oluşumun, “silahlı terör örgütü değil”, “suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüt” olduğunu kabul ederek bozmuştu. Daire, sanıklar hakkında “suç örgütü” kapsamında ceza verilmesine hükmetmişti.
Fetullah Gülen ve eski savcı Zekeriya Öz’ün de aralarında bulunduğu 85 sanığın yargılandığı Dink cinayeti davasında, 9 sanığın dosyası bazı suçlar yönünden zaman aşımına uğrama ihtimali nedeniyle ayrılmıştı.
İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi, 17 Temmuz’da açıkladığı kararda, sanıklardan Erhan Tuncel’e 99 yıl 6 ay, Yasin Hayal’e 7 yıl 6 ay, Ogün Samast’a 2 yıl 6 ay, Zeynel Abidin Yavuz’a 14 yıl, Tuncay Uzundal’a 16 yıl 10 ay, Ahmet İskender ve Ersin Yolcu’ya 1 yıl 10 ay hapis cezası vermişti. Mahkeme heyeti sanıklar Salih Hacısalihoğlu ve Osman Hayal’in ise beraatine hükmetmişti.
Dink cinayetine ilişkin 76 sanık yönünden yargılama devam ediyor.