DİSKİ’de kameraman kadrosunda çalışan Beyda Yıldız'ın odasına ve bilgisayarına belediyeye kayyım atandıktan sonra el konuldu. Sürgün edilen ve sözlü tacize uğrayan Yıldız, beyin kanaması geçirdi.
Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) Diyarbakır Şubesi Kadın Meclisi, kayyım yönetimindeki belediyelerde özellikle kadın çalışanlara uygulanan mobbing ve sürgünlere ilişkin şube binasında basın toplantısı düzenledi.
Tüm Bel-Sen Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Nihal Yanık, iktidarın atadığı kayyımlar ve yönetici kadrosunun, özellikle kadın personele sözlü tacizde bulunduğunu, mobbing ve baskıya maruz bıraktığını belirtti.
'CİNSİYETÇİ AYRIMCILIK YAPILIYOR'
Yanık, Diyarbakır DİSKİ Genel Müdürü’nün kadın çalışanlar üzerinde uyguladığı sürgün ve mobbing'le ilgili sendika olarak defalarca kendisiyle görüşmelerine rağmen tutumundan vazgeçmediğini aktardı. Kurumda kadın personellerin farklı birimlere sürgün edilmelerinin devam ettiğini söyleyen Yanık, “Kadınları çalışmaktan ve mücadele etmekten caydırma gayreti içerisinde olan kayyımın yönetici kadrosu şunu iyi bilmelidir ki; uygulanan bu cinsiyetçi ayrımcılık ve eşitsizlik son buluncaya dek mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz" dedi.
DİSKİ'de kameraman kadrosuyla işe başlayan fakat kayyım yönetimi tarafından odasından çıkarılarak bilgisayar ve arşivine el konulan üyeleri Beyda Yıldız'ın yaşadığı durumu örnek gösteren Yanık, "Bununla beraber DİSKİ Genel Müdürü Fırat Tutşi, üyemiz üzerindeki mobbing'i artırarak sözlü tacize varan eylemlerde bulunmuştur. Üyemiz daha sonra kendi kadrosu dışında başka bir birime sürgün edilmiş orada da aynı yaklaşıma maruz kalmıştır" şeklinde konuştu.
'YASALARA AYKIRI KEYFİ MUAMELE'
Devlet Memurları Kanununun 45’inci Maddesini hatırlatan Yanık, “Hiçbir memur, sınıfının dışında ve sınıf derecesinin altında çalıştırılamaz. DİSKİ Genel Müdürü ve üst yöneticiler yasaları yok sayarak aykırı ve keyfi bir muamele sürdürmektedir. Üyemizin taziye, hastalık vb. durumlarda aldığı idari izinler ve heyet raporları kabul edilmemekle beraber, hakkında onlarca kez haksız ve hukuksuz yere soruşturmalar açılmıştır. Üyemiz ilçeye sürgün edilmiş, bu süre zarfında beyin kanaması geçirmiştir. Tedavisi devam eden üyemize gidiş gelişiyle ilgili ne bir servis ne de bir araç hizmeti verilmemiştir. Devlet memurları kanununa göre kurum, personele servis imkanı sağlamak zorundadır" ifadelerini kullandı.
'ELİNİZİ DERHAL ÇEKİN’
Artan mobbing uygulamalarına karşı toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması gerektiğini vurgulayan Yanık, devamında şunları söyledi: "Kadınlara uygulanan mobbing, baskı ve sözlü taciz, şiddetin faktörlerinden biridir ve kadına yönelik şiddetin her türlüsü politiktir. Toplumsal cinsiyet eşitliği yaşamın her alanında sağlanmalıdır. Cinsiyetçi ve tekçi politikalara karşı kadın dayanışmasından aldığımız güçle haklarımızı savunmaya devam edeceğiz. Kadınların varlığını kabul etmeyen zihniyete buradan bir kez daha sesleniyoruz: Kadının işinden, ekmeğinden, emeğinden, yaşamından ve haklarından elinizi derhal çekin."