Erbil, Bağdat hükümetleri ile BM ve uluslararası kurum ve kuruluşların yetkililerine seslenen Kürt siyasetçi Edhem Barzani, Kürdistan Bölgesi toprakları içerisinde devam eden askeri operasyonları bitirmesi için Türkiye’ye “baskı” yapılmasını istedi.
Edhem Barzani, Kürdistan Bölgesi Başkanlığı, Başbakanlık, Irak Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığı, Kürdistan Bölgesi ve Irak’taki tüm siyasi partiler, Birleşmiş Milletler (BM), BM Irak Misyonu, BM Güvenlik Konseyi, Avrupa Birliği üyeleri, Arap Birliği, Kürdistan Bölgesi ve Irak’taki Sivil Toplum Kuruluşlarına, çevre örgütlerine ve uluslararası kuruluşlara hitaben bir mektup kaleme aldı.
Mektubunu, “sade ve ilgili bir vatandaş olarak" kaleme aldığını vurgulayan Barzani, 2023’te Lozan Antlaşması hükümlerinin sona ereceği zor ve belirsiz bir döneme girildiğine değinerek, “Kürdistan yeni bir askeri işgal ve doğa soykırımına maruz kalmıştır” dedi.
Barzani mektubunda şu ifadelere yer verdi:
“Hepinizin de bildiği gibi, geçtiğimiz süreçte genelde Kürdistan Bölgesi coğrafyası, özelde de sevgili Behdinan bölgesi, daha şiddetli ve yoğun bir ilhak dalgası altına girmiş, bir çok bölgede Türkiye devleti ordusu 40 kilometre kadar içeriye doğru ilerlemiş, Kürdistan topraklarını zorlu koşullar ve yasa dışı askeri işgal altına almıştır.
Sadece dağlar, kırsal alanlar ve jeoaskeri noktalar değil, köyler de boşaltılmış, onlarca vatandaş şehit edilmiştir. Bu bölgelerde insanlar kaçmak ve atalarının topraklarını bırakmak zorunda kalmışlardır.
Doğa açısından da, Kürdistan’ın güzelim yerleri, ki buralar en geniş anlamı ile ulusal Kürdistani birer mirastır, insanlığın ortak mirası olarak da sayılırlar, askeri plan ve güvenlik gerekçesi ile sistematik ve planlı bir biçimde yok ediliyor, yakılıyor ve yasa dışı bir şekilde yağmalanıyor.”
“İlgili bir vatandaş” olarak ilgili tüm taraflara seslenen Edhem Barzani, Bağdat üzerinden gerek ikili diyaloglar yolu ile ve gerekse de BM ve insan haklarına, barışa değer veren ülkeler üzerinden askeri operasyonlara bir sınır konulması için Türkiye’ye baskı yapılmasını istedi.
“Geçmiş tecrübeler de gösteriyor ki Türkiye askeri olarak işgal ettiği bölgelerden hiçbir şekilde geri çekilmiyor” diyen Edhem Barzani, “Buna en açık tarihi belgeler Kıbrıs adası ve İskenderun’dur. Ve yine İran sınırı yakınlarındaki Bradost bölgesinde bulunan Şekyo tepeler, Barzan, Amedi, Bamerni, Behdinan’daki tepelerin bir çoğu, Rojhılat sınırından Ninova ovasına kadar, aramızdaki tüm sınırlar da buna dahildir” dedi.
Barzani, mektunda şunları kaydetti:
“Tehlike çanlarını çalma vakti geldi ve hepimiz birlikte tereddütsüz bu çanı çalmalıyız. Çok ciddi ve önemle yaklaşmalıyız. Tüm uluslararası yollara başvurmalı, tavrımızı örgütlemeli, evet tavrımızı örgütlemeliyiz. Türkiye devletini; komşuluk, dindaşlık ve bu coğrafyanın birlikte yaşam geçmişi, Kürt ve Türk halkları ile bölgede yaşayan diğer halklar arasındaki barış, bölgenin ve Ortadoğu’nun huzuru için Kürdistan’ın egemenliğine, doğasına, yasal ve anayasal özyönetim iradesine, bölgenin insani, siyasi ve idari prensiplerine saygı duymaya çağırmalıyız. Sorunlarını, çıkış noktası olan Türkiye ve Kuzey Kürdistan toplumu çerçevesinde çözmeye davet etmeliyiz ki çözüm de Kürt ve Türk uluslarının karşılıklı uzlaşmasından geçiyor. Yaşasın barış, insanca birlikte yaşam!”