'Êdî bese' başlığıyla yazılı açıklama yapan Diyarbakır Barosu, bölgede 30 yılı çatışmalarla geçmiş, 40 binin üzerinde insanın yaşamını yitirdiği bir dönemden sonra, 2013 yılında büyük umutlarla ve toplumsal destekle başlatılan çözüm süreciyle beraber çatışmalar ve ölümlerin son bulduğu belirtildi.
Toplumun beklentilerinin aksine istenen nihai sonuca dönüştürülemediği ve toplumsal barışın sağlanamaması, 24 Temmuz 2015 tarihinde Ceylanpınar'da 2 polisin hala aydınlatılamamış karanlık bir eylemle öldürülmesiyle birlikte kabul edilemez yeni bir çatışmalı sürecin içerisine girildiği belirtildi.
Açıklamada, "Bu olaydan sonra başlayan ve halen devam eden çatışmalı süreçte 2 bin 722 insanımız yaşamını yitirmiştir.
Son olarak, 28 Ağustos 2017 tarihinde Şırnak’ın Uludere ilçesinde yol inşaatında çalışan 3 işçi ile Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nde sivil bir vatandaşın öldürülmesi olaylarını kabul edilemez buluyor ve kınıyoruz! Bu saldırılarda hayatlarını kaybedenlere rahmet, ailelerine başsağlığı diliyoruz.
Diyarbakır Barosu, kimden gelirse gelsin başta siviller olmak üzere yaşam hakkına yönelik ihlallerin karşısında olup, sorunların şiddetten uzak yol ve yöntemlerle çözülebileceğini savunmakta; bu bağlamda, sorunların siyasal ve demokratik kanallar dışındaki çözüm arayışlarının yeni acıları yaratıp, var olan sorunları derinleştireceğine inanmaktadır. Bu sebeple 'Yaşam hakkına yönelik her türlü müdahalelere artık yeter!' diyoruz" denilerek tarafları yaşam hakkına saygıya çağırdı.