Kerkük Valisi Necmeddin Kerim, Kerkük’ün “özerk bölge” olmasına ilişkin, “Türkiye’de dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’yla bir toplantı yaptık. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşüldü. Onlar açık bir şekilde Kerkük’ün özerk bir bölge olmasını talep etti”dedi.
Necmeddin Kerim, Kerkük’teki mali sorunun Bağdat’ın bütçe göndermemesinden kaynaklandığını, ildeki nüfusun Kürdistan Bölgesi’ne yakınlaşmak istediğini söyledi.
Necmeddin Kerim Rûdaw’ın sorularını yanıtladı...
Kerkük’ün mali durumu nasıl?
Kerkük’ün ekonomisinden önce, güvenliğinden sözetmemiz gerekiyor. Kerkük merkezinin güvenliği polis ve asayiş tarafından gözardı edildi. Peşmerge ise çevresini korudu. Kerkük idaresi ile Peşmerge Güçleri arasında iyi bir işbirliği var.
Kerkük’ün Peşmerge Güçleri mi? yoksa Şii Heşdi Şabi milisleri mi koruyor?
Peşmerge Güçleri koruyor. Heşdi Şabi milisleri Taze ve Beşir köylerine yerleşmiş durumda. Şii kardeşlerimiz Kerkük’ün Dakuk ilçesini ve kendi bölgelerini koruyor.
Kerkük’ün ekonomik anlamda çok zor durumda olduğu söyleniyor?
2014 yılından beri ekonomik anlamda kötüye gidiyoruz. Çünkü Irak tarafından 2014 yılında bütçe verilmedi. Daha sonra ise IŞİD geldi. Bu yılın başından beri Bağdat tarafından bize bir kuruş ödenmedi. Sadece 2 defa kentin çevre temizliği için 200 milyon dolar gönderildi.
Kürdistan Bölgesi size yardım ediyor mu?
Evet. Kerkük’te görev yapan peşmergeler, asayiş görevlileri, memurlar, şehit yakınları ve emekli maaşları da Kürdistan Bölgesi tarafından ödeniyor.
Kürdistan Bölgesi, Temmuz 2014’ten itibaren, Kar firması aracılığıyla Kerkük’teki petrolün % 60’ını kontrol ediyor. Bu petrolde dışarıya ihraç ediliyor. Yapılan satıştan petro-dolar olarak bize ödeme yapıldı. Ancak bu yılın Nisan ayından itibaren birşey almadık.
Kerkük petrolünün Bağdat mı, yoksa Erbil aracılığıyla mı ihraç edilmesi sizin için daha iyi?
2014 yılından beri Bağdat’tan hiçbir şekilde petro-dolar parası almadık. Erbil ise bize ödedi. Erbil Temmuz 2015’ten, bu yılın Nisan ayına kadar Kerkük petrolünü % 100 ihraç ediyor. Kerkük’ün petro-dolar alması için de anlaştık. Fakat bu yılın Mart ayından beri Bağdat, Erbil’le imzalanan petrol anlaşması nedeniyle, petrolün % 40 ihracatını durdurdu.
Bağdat’ın buna hakkı var mı?
Hayır. Bağdat’ın buna hakkı yok. Bağdat 3 taraftan zarar veriyor. İlki; Kerkük petro-dolarsız kaldı, ikincisi doğalgazla birlikte petrol çıkıyor. Bunu tekrar borulara akıtırken hatlar zarar görüyor; üçüncüsü ise, Bağdat Kürdistan Bölgesi’nde bir krizin yaşandığını biliyor. Bu durum iki taraf arasındaki ilişkileri olumsuz etkiliyor.
Kerkük, petrolü hangi tarafın ihraç etmesi halinde kazançlı çıkar?
Kim tarafından çıkarılırsa çıkarılsın, Kerkük kazançlıdır. 2014 yılının Mart ayından beri Bağdat Kerkük’ün petrolünü satamıyor. Çünkü IŞİD teröristleri Selahaddin’de boru hatlarını patlattı. Bu patlamadan sonra petrol Kürdistan Bölgesi’ne yöneldi.
Hangi taraf daha şeffaf?
Medyada Kürdistan Bölgesi’nin petrolünden çok sözediliyor. Bağdat’ta daha fazla yolsuzluk sözkonusu. Fakat bizler Kürdistan Bölgesi’ne bağlı kalmak istiyoruz. Bakanlar Kurulu, Doğal Kaynaklar Bakanlığı bize bu konuda güven verdi. Biliyoruz mali kriz yaşanıyor. Bir ay gecikmesini anlayabiliriz.
Kerküklüler’in, Erbil’le ilişkileri daha iyi olacak mı?
İdari anlamda Bağdat’la çok sorun yaşıyoruz. Kerkük’teki tüm gruplar da - Asuri, Keldani, Arap, Türkmen…- Kürdistan Bölgesi’yle aramızın iyi olması ümidinde. Çünkü şu anda Kerkük’ü koruyanlar da Peşmerge Güçleri…
Bağdat’tan umudunuzu kestiğiniz için mi Kerkük’ün özerkliğinden sözettiniz?
Özerkliğe inanıyorum. İlin kendisini idare etmesi gerekiyor.
Özerklik için Kerkük’teki etnik yapılardan, Kürdistan Bölgesi’nden ve siyasi partilerden beklentiniz nedir?
Sırtımızı Kerkük halkına dayadık. Çünkü Kerkük halkı bunu onaylamazsa hiçbir siyasi taraf istese dahi yerine gelmeyecektir. Şu andaki durumdan sözedelim. 12 yıldır 140’ıncı madde uygulanmadı. Geri dönen Kerküklüler’e 200 metre arazinin tapusu verilmedi. Buraya Kerküklüler değil de “Baasçılar” gelseydi, onlara 2 kat para verilecekti ve geri dönmeyeceklerdi. Sözkonusu arazilerin Kürtler ile Türkmenler’e verilmesi gerekiyor.
Kerkük’ün özerk bölge olması bir çözüm müdür?
Bana göre, Kerkük’ün Bağdat’tan uzaklaşıp, Kürdistan Bölgesi’ne yakınlaşması anlamına geliyor.
Özerk olması yerine, neden Kürdistan Bölgesi’ne bağlanması için çalışmıyorsunuz?
Benim için Kerkük Kürdistan’dır. Kerkük’ün bugün Kürdistan Bölgesi’ne bağlanmasını istiyorum. Ancak bu bugün mümkün mü?
Bunu denediniz mi?
Tüm taraflarla konuştum. Kardeşlerimizle, ABD, BM, AB, Türkiye ve İran’la konuştum.
Kerkük’ün Kürdistan Bölgesi’ne bağlanması için mi?
Kerkük’ün şu anda Kürdistan Bölgesi’ne bağlanmasını istersen. Hiç kimse sana destek vermeyecektir.
Bu konuda Başkan Musud Barzani ve partiniz Kürdistan Yurtsever Birliği (KYB) sizi ne kadar destekliyor?
Gerçeği söylemek gerekirse, ne şekilde olursa olsun Kerkük yasal ve demografik açıdan değişecektir. Bağdat’ın Kerkük’e yaklaşımına bakın. Kerkük’ün Bağdat’tan uzaklaşacağına ikna olacaktır.
KDP’li bazı yetkililer neden sizin bu önerinize karşı çıkıyor?
Herkesi ikna edemezsiniz. Önemli olan halkın ve siyasi çoğunluğun sizinle olmasıdır. Halkın bir kısmı Bağdat’la da kalmak istiyor. Halkın bir bölümü de tamamiyle özerk olmasını istiyor.
Sizi kim destekliyor?
Projeye yeni başladık. Kürdistan Bölgesi Başkanlığı, hükümet, parlamento ve siyasi partilerle görüşüyoruz.
Türkiye, ABD ve İran’la da görüştüğünüzü söylediniz?
Sayın Neçirvan Barzani ve Sayın Kubad Talabani’yle beraber Türkiye’de dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’yla bir toplantı yaptık. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşüldü. Onlar açık bir şekilde Kerkük’ün özerk bir bölge olmasını talep etti. ABD, Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Birliği (AB), Bağdat, kadar benim önerime karşı çıkan olmadı. Konu görüşüldü ve kimse buna karşı çıkmadı.
Kerkük’ün Kürdistan Bölgesi’ne neden bağlanmasını istemediniz?
İstedim. Ancak başarılı olamadım.
Kerkük’e özerklik talebi kimden geldi?
Kerkük’ün 3-4 yıllık özerkliği benim önerimdir.
Sizi destekleyenler olacak mı?
Evet.
Mesud Barzani size destek olacak mı?
Sayın Barzani’yle konuştuğumuzda bana, Kerkük’ün idaresinin ne olacağını soruyor. Kimin yönetici olduğu önemli değil. Önemli olan Kerkük’ün Kürdistan kimliğini taşımasıdır.
Kerkük petrolünün İran boru hattı üzerinden ihraç edileceği söylendi. Bu doğru mu?
Nerede boru var?
Böyle bir düşünce var mı?
Bir söylenti var. Ama pratikte birşey görmüyorum.
Pratiğe geçmesi ve KYB’nin de desteklemesi halinde sizin için de iyi olur mu?
Bu hükümetin vermesi gereken bir karar.
Partinizin böyle bir öneri sunması halinde destekler misiniz?
KYB karar da verse yerine gelmeyecektir. Buna sadece biz karar veremeyiz. Ancak İran üzerinden ihraç yapılacaksa, güvenlik ve maliyetin gözönüne alınması gerekir.
PORTRE / Necmeddin KERİM
Lise eğitimini Kerkük’te tamamladı. Musul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. 1971 yılında, Kürt Öğrenci Birliği liderliğine seçildi. Bir yıl sonra, 1972 yılında peşmerge saflarına katıldı.
ABD George Washington Üniversitesi’nde nöroşirurji eğitimini tamamladı. Mele Mustafa Barzani’nin özel doktoru oldu. Şimdi de KYB lideri Celal Talabani’nin özel doktoru.
1991- 1999 yılları arasında Kuzey Amerika Kürt Ulusal Kongresi kurucu üyesi ve başkanı olarak görev yaptı. Washington Kürt Enstitüsü'nün kurucusu ve başkanıdır.
2003'te Saddam Hüseyin'in devrilmesinden sonra Bağdat'ta düzenlenen ilk konferansın da üyesiydi.
29 Mayıs 2011 tarihinde Kerkük Valisi seçildi.