EVET EVET EVET

Şaban Aslan

İnternetten aldığım bilgiye göre, 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde HDP adaylarının 65 belediye başkanlığını kazanan altı tanesine mazbataları verilmedi. Bugüne kadar 48 HDP’li Belediye Başkanları görevden alındılar yerlerine kayyum atandı. Bazı belediye başkanları cezaevlerine doldurdular. Altılı masa şimdiye kadar neredeydiniz. Sizler bu şekilde tavır koyduğunuz için diyorum sizler HDP’ye uygulanan politikalar hoşunuza gidiyordu. 

Ey CHP’liler 31 Mart 2O19’dan bugüne kadar HDP’lilere karşı mevcut iktidarın uyguladığı politikaya karşı sizlerden bir tek kişi sesini çıkarıp tek kelime konuşmadı. Biliyorum içinizdeki Kemalistler bu uygulamaya seviniyorlardı. Kemalistler iyi biliyorlar ki Mustafa Kemal, Kürtleri kandırarak savaşa soktu ve   Lozan da Kürtleri bitirdi. O Mustafa Kemal başka bir vilayette kongre yapmadı. Erzurum ve Siavs’tabirer Kongre yaptı.

O yıllarda Çarlık Rusya’sında iki büyük parti vardı. Bolşevikler ve Menşevikler partileri idi. Bolşevikler, Menşevikleri zayıflattıktan sonra, Ekim 1918 de Lenin öncülüğünde bir devrim yaptı.    

Mustafa Kemal 23 Nisan 1920’de Ankara da Büyük Millet Meclisini topladı. Mustafa Kemal, Lenin’e bir mektup yazarak ortak düşmana karşı verilen savaşta Türkiye’ye yardım edilmesini istedi. Hükümet adına yapılan bir başvuru ile Bolşevik yönetiminden silah ve para yardımını istediği tekrarlandı. Mustafa Kemal’in istediği yardımı, Lenin yaptı.  Çok zaman geçmeden 20 Mayıs 1920 günü Mustafa Kemal, Bekir Sami ve Yusuf Kemal beyleri Moskova’ya gönderdi.“ Bu silahların ve cephanenin alınması konusunda Birinci Millet Meclisinin gizli oturum zabıtlarında ayrıntılı açıklamalar vardır.” Bu konuda fazla detaylara girmiyorum. Lenin 35 bin ton silah ve cephaneyi Mustafa Kemal’e gönderdi. “Kaynak Sevr Dosyası 204’dördüci sayfasında şu cümle var: Bolşevikler tarafından Ankara Hükümetine 35 bin tonluk silah ve cephane yardımı. Mustafa Kemal’in, Lenin’e önerdiği ittifak anlaşmasına yanaşmamışlardı. Buna karşılık Mustafa Kemal tarafından Moskova’ya Bekir Sami ve Yusuf Kemal beyleri gönderir. Van, Bitlis ve Muş vilayetlerini Ermeniler vermesini Lenin’e önermişler. Lenin bu öneriyi kabul etmedi. “Kaynak Sevr dosyası sayfa 67-68” Yazar Cahit Kayra Boyut kitapları yayın yönetmeni Uğur Böke

CHP'liler Mustafa Kemal’in Kürtlere karşı neler yatıklarını görüyorsunuz. Elimdeki belgelere göre inkâr edemezsiniz. Cahit Kayra bir dönem CHP den milletvekilliği yaptığını biliyorsunuz. Doğruları yazmış.

İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı İkinci tur seçimde, Kürtler hiçbir istekte bulunmadan Ekrem İmamoğlu’na oy verdiler. Kürtlerin oylarıyla Ekrem İmamoğlu belediye başkanlığına seçildi. İzmir hariç diğer büyük şehirlerde ki CHP belediye başkanların tümü, Kürtlerin verdikleri destekle kazandılar. Kürtler hiçbir talepte bulunmadan size destek verdiler. Seçimlerde Kürtlerin oylarına ihtiyacınız oluyor. Seçim bittikten sonra alavere dalavere Kürt Mehmet nöbete misali hareket ediyorsunuz. Merak etmeyin Kürtler politize olmuşlar. Bunu iyi bilmenizi istiyorum.

Ekrem İmamoğlu hakkında dava açıldı. Dava niçin, nasıl açıldı konusuna girmiyorum. Mahkemenin verdiği kararla 2 yıl 7 ay hapis cezası verilerek siyasi hakkı elinden alındı. Altılı masada yer alan siyasi partilere bakıyoruz. Yapılan anketlere göre ana muhalefet partisi CHP %24-25, İyi parti %12,Devapartisi %2-2.5, Gelecek Partisi %2, Saadet Partisi %1-1.5 oy alıyorlar, Demokrat Partisinin kayıtlı üye sayısı 60 bindir. HDP’nin oy oranı %13 ün üstündedir. Bu siyasi partiler, Ekrem İmamoğlu için boğazlarını yırtarcasına bağırıyorlar. Yenimi aklınız başınıza geldi. HDP'li belediye başkanları görevden alındıkları zaman içinizde sevinenlerin olduğunu biliyorum. CHP'liler mutlaka biliyorsunuz. Altı ilkenizden devletçilik, milliyetçilik ve halkçılık ilkeleri İttihat ve Terakkinin ilkeleridir. Mustafa Kemal İttihat ve Terakkinin içindeydi. Bana inanmıyorsanız Ahmet Altan’ın yazdığı “ Kılıç yarası gibi kitabı okuyunuz. Kimlerin nasıl hareket ettiğini göreceksiniz. CHP'liler Meral Akşener’in korkusundan HDP ye yanaşamıyorsunuz. Levent Gültekin, Sinan Oğan ve Barış Yarkadaş bağıra bağıra söylüyorlar HDP kilit partidir. Hangi tarafı desteklese o taraf seçimi kazanır.

Bay Ahmet Davutoğlu sen bir profesör sın. İyi hatırlıyorum Gelecek Partisini kurduğun zaman dedin Kürt sorununu çözeceğim. Tabii ki sana inanmadım ve güvenmedim. Çok değil iki veya üç ay sonra, Kürt aydınları, okullarda ana dilde eğitim ve öğretim istedikleri zaman bütün gücünle karşı çıktın. Bu tabiatın kanununa aykırıdır. Benim ana dilimden eğitim ve öğretimine karşı çıkan bir kişi hiçbir zaman benim sorunumu çözemez. Altılı masa Kürt kardeşlerimiz diyorsunuz. Sizlere güvenmediğim ve inanmadığım için kardeşliğinizi kabul etmiyorum. Bunu iyi bilmenizi istiyorum.

Kardeşlik eşitliktir. Baba öldüğü zaman çocukları, babaların ne serveti varsa kardeşler arasında eşit paylaşılır. Ne yazık ki sizlerde bu cevheri görmüyorum. Yalan konuşmalara karnım toktur. İnsanlar açık ve dürüst davranmadıkları sürece birbirilerine güvenemezler.

Eğer siz gerçek demokrasinin Türkiye’ye gelmesini istiyorsanız, parti farkı gözetmeksizin, meclisteki bütün milletvekillerine sesleniyorum. Bir celsede mevcut olan anayasayı yürürlükten kaldırın. Halkların hür iradesiyle kabul edilen 1961 anayasasını kabul edin. O zaman size güveneyim. Süleyman Demirel uzun bir süre Türkiye deki bütün insanların kaderiyle oynadı. Diyordu bu anayasa bize bol geliyor. 

Ben bir Kürdüm, HDP'li değilim. Kürdistan Özgürlük Partisinin kurucularındanım. Bizler oy avcılığı peşinde koşmuyoruz. Demokrasi çerçevesi içinde mücadelemize devam ediyoruz. Bir ülkede demokrasi uygulandığı zaman o ülkedeki bütün insanlar huzur ve güven içinde yaşarlar. 

Şaban Aslan