Ezber bozan bir futbol takımı: St. Pauli

.

Osman AYDIN

Futbol ile aranız nasıl bilmiyorum ama bu yazıyı okursanız futbolda ezber bozan bir güzellikler yumağı ile tanışacaksınız.

Hamburg’un 2. Bundesliga’da oynayan takımı (1. Bundesliga’ya çıkmışlığı varsa da kısa zamanda tekrar 2.lige döner.) St, Pauli Futbol Kulübü ile ilgili bazı bilgilerin darağacımızda bulunması güzel bir zenginliktir.

St. Pauli, 17. yüzyılda cüzzam ve veba hastalarını Hamburg'dan uzak tutmak için kurulan bir semtin adıdır. Şimdilerde ise bohemleri, liman işçilerini, solcu öğrencileri, anarşistleri, genelevlerini, kumarhaneleri, gece yaşamı mekanlarını, müzeleri, sinema ve operaları, en önemlisi de Millerntor Stadyumu’nu barındırmaktadır.

Bu semtte 1910 yılında St. Pauli Futbol Kulübü kurulur. Futbol takımı, genellikle solculardan oluşur. Bu ruhu daha sonraları onlarda pekiştirmede büyük pay sahibi olan kişi, 1980'li yıllarda takımın kalesini koruyan Volker Ippig’dir.

Ippig,1980 yılında Sandinistalar'ın Somoza yönetimini devirmesi üzerine Nikaragua'ya gider ve burada, bir yıl boyunca devrimcilerle birlikte bir hastahane inşaatında gönüllü olarak çalıştıktan sonra döner ve tekrar St. Pauli'nin kalesini korur. Liman Caddesi'nde, belediyenin yıkmak istediği ama halk tarafından işgal edilen evlerden birinde evsizlerle birlikte yaşar. Kulübün solcu görüşlerinde Ipping’in rölü büyüktür.

Kulübün en belirgin yanı, Neo-Nazilere karşı olan tavrıdır.

8 Ağustos 1992 yılında Almanya’nın Rostock kentinde Neo -Naziler, Vietnamlılara ait bir mülteci kampını yakınca, St. Pauli takımı oyuncuları “Biz ırkçılık yapan bir şehrin takımıyla oynamayız” deyip, Rostock’la olan lig maçına çıkmamışlardı. Kulüp başkanı da oyuncuların bu tavrından gurur duyduğunu söylemişti.

St. Pauli’nin güzellikleri bukadarla sınırlı değil.

St. Pauli Kulübü, FIFA’nın dünya futbol karşılaşmalarına katmadığı ülkelerin futbol takımlarının katıldığı FIFI Wild Cup organizasyonunu gerçekleştirmiştir. Organizasyona Kürdistan (Bölgesel Kürt Yönetimi), KKTC, Kosova, Padanya, Vatikan, Zanzibar, Çeçenistan, Grönland, Cebelitarık gibi ülkeler davet edilmiştir.

2006 yılındaki ilk turnuvada St. Pauli takımı Tibet’e karşı 7-0 öndeyken, kendi seyircisi trübinlerden "Ayıp olmuyor mu beyler" diye bağırınca artık gol atmıyorlar.

Bu turnuvanın 2012 yılındaki final maçı Erbil’de Franso Hariri Stadyumu’nda15 bin seyircinin önünde oynandı ve Kürdistan, KKTC’yi 2-1 yenerek, FIFI Dünya kupasının sahibi oldu.

St. Pauli, yöneticileri, sporcuları ve taraftarlarıyla bir bütündür.

Millerntor Stadı çok değişik sloganlarla çınlamış veya çok değişik pankartlar trübinlere asılmıştır.

Taraftarlar tribünlere “Freiheit für Kurdistan” (Kürdistana özgürlük) pankartını astılar.

Solingen kentinde bir Türk ailenin yakılması olayı üzerine futbolcular maça çıkarken Türkçe yazılmış, “Faşistleri defedin, biz hepimiz kardeşiz!” pankartı taşımışlardı.

1997 yılında Liman Hastanesi’nin kapatılmasına karşı, hastane çalışanları ve semt halkı ile birlikte eylemler yapan takımın, eğer hastanenin kapatılması durdurulmazsa “Hükümeti kaleye koyup penaltı atacağız“ pankartı ile sahaya çıkmaları büyük yankı yaratmıştı.

Hitler döneminde öldürülen yandaşlarının anısına, ölen insanların isimlerinin yazılı olduğu bir anıtı Millerntor Stadyumu’na diken ve tribüne “Faşizim bir düşünce değil, bir suçtur” pankartını asan da bu klüp ve taraftarlarıdır.

Bu tavırları nedeniyle bu takımın taraftarlarına dünyanın her ülkesinde rastlamak mümkündür.

Kurdistan Haberleri

Nüfus sayımında ikinci gün: 'Kerkük'te Kürtlerin katılımı umut verici'
AYM'den "pasaport" kararı
Rusya'nın güncellenmiş nükleer doktrini ne anlama geliyor?
Şam’ın artık güvenli bir sığınak olmadığı İran bağlantılı liderlerin bir sonraki hedefleri neresi?
Ukrayna ilk kez ATACMS füzeleriyle Rusya'yı vurdu: ABD kullanım izni vermişti