“Hayata Dönüş” adı verilerek yapılan operasyon sonucu 32 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan katliamın 21. yılı. İnsan Hakları Derneği Dersim Şubesi, yazılı bir açıklama yaparak, aradan geçen 21 yıllık süre zarfında sorumluların yargılanmadığını ve faillerin cezasızlık politikası çerçevesinde korunduğunu vurguladı.
“Hayata Dönüş Operasyonu” adı verilen 19 Aralık Katliamı’nın üzerinden 21 yıl geçti. F Tipi Cezaevlerine geçişi protesto etmek için açlık grevinde olan yüzlerce tutukluya karşı gerçekleştirilen saldırılar 10 binin üzerinde asker ve polis eşliğinde yapıldı.
19-22 Aralık tarihleri arasında süren operasyonda kimyasal silah, gaz ve sinir bombaları kullanıldı. Operasyonlarda 30’u tutuklu olmak üzere 32 kişi katledildi, 600’den fazla kişi ise yaralandı.
“CEZASIZLIK POLİTİKASINA SON VERİLMELİ”
Ölüm orucunda 122, operasyon sonucu ise 32 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan operasyonun 21. yıl dönümü nedeniyle İnsan Hakları Derneği Dersim Şubesi yazılı açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, “Türkiye cezaevlerinde F Tipi’ne geçiş ve tecrit koşullarını protesto etmek amacıyla açlık grevi yapan tutuklu ve hükümlülere karşı 19 Aralık 2000 tarihinde Türkiye genelinde 20 cezaevine eş zamanlı bir operasyon yürütüldü. Bu operasyonda 30 mahpus ve 2 güvenlik görevlisi yaşamını yitirdi, 300’e yakın mahpus yaralandı. Üstelik sonuçları itibarı ile insanlık suçunun işlendiği, insanların katledildiği operasyona “Hayata Dönüş” adı verilmişti. İnsan yaşamının önceliğinin gözetilmediği bu katliama dair aradan geçen 21 yıllık süre zarfında 19 Aralık Katliamının yaşanmasında sorumluluğu olan failler yargılanmalı ve zamanaşımı usulü ile uygulanan cezasızlık politikalarına son verilmelidir” denildi.
“HAPİSHANELERDE YAŞANAN HAK İHLALLERİ DERHAL DURDURULMALI”
İHD Dersim Şubesi, hapishanelerde devam eden hak ihlallerinin derhal durdurulması yönünde çağrı da yaparak şu ifadeleri kullandı:
“Yaşanan ihlaller etkin bir şekilde soruşturulmalı, sorumlular yargı önüne çıkarılmalı ve cezalandırılmalıdır.
Mahpusların yaşam haklarını koruyacak, eğitim ve sağlığa erişimi dâhil tüm temel haklarını güvenceye kavuşturacak mevzuat değişiklikleri yapılmalı, uygulamanın etkin denetimi sağlanmalıdır.
Tüm mahpusların insan onuruna saygı gösterilmelidir.
Hiçbir mahpus tecrit ve izolasyon koşullarında tutulmamalıdır.
Adalet Bakanlığı, 45/1 nolu genelgeyi, şartsız uygulamalıdır.
Cezaevleri sivil izlemeye açık olmalıdır.
Çocuk cezaevleri kapatılmalı, kadın cezaevleri mahpus ve kadın hakları gözetilerek yeniden düzenlenmelidir.
PİRHA