Evrensel Gazetesi'nden Cansu Pişkin ve Şerif Karataş'ın heberine göre Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İstanbul 38. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek duruşmaya katılmak üzere İstanbul’a getirildi. Demirtaş duruşma salonuna alkışlar eşliğinde girdi.
Evinden gözaltına alınıp tutuklandığı 4 Kasım 2016'dan bu yana ilk kez hakim karşısına çıkacak olan Demirtaş, 24 Aralık 2015 tarihinde Rusya ziyareti dönüşünde İstanbul Atatürk Havalimanı'nda gazetecilere yaptığı açıklamadaki ifadelerinden dolayı “Cumhurbaşkanı’na hakaret" gerekçesiyle yargılanıyor.
Demirtaş’ın duruşması, Bakırköy Adliyesi’nin en büyük salonu olan 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüüyor. Duruşmanın resmi başlama saati 14.00 idi. Ancak Demirtaş salona 14:30 sıralarında getirildi. Avukatlar heyetle salonun fiziksel yetersizliği üzerine konuşuyor. Heyet ayakta kimseyi istemiyor. Birçok basın mensubu duruşma salonda yerde oturuyor.
DEMİRTAŞ SALONA ALKIŞLARLA GİRDİ
Demirtaş salona alkışlar eşliğinde girdi. Demirtaş salona girdiği sırada jandarma sanık kürsüsünü kuşattı. Salondakiler tepki gösterdi. Salondaki tüm vekiller ve parti başkanları tek tek Demirtaş’la hasret giderdi. Ertuğrul Kürkçü silahlı çevik kuvvet polisi ve jandarmaları kasten, “Mahkemede tüfek oluyor mu” diye tepki gösterdi. Bunun üzerine silahların boş olduğu şarjör olmadığı belirtildi. Hüda Kaya, “Burnumuzun dibinde silahlar var, nahoş bir manzara jandarmalar azaltılsın” dedi. Duruşma salonunun camlarında bile silahlı jandarmalar durdu.
Erdoğan’ın 2 avukatı da salonda davacı tarafta oturuyor.
DEMİRTAŞ İDDİANAMENİN USULSÜZ OLDUĞUNU SÖYLEDİ
Jandarma sayısı azaltıldı. Demirtaş’ın kimlik tespitine geçildi.
Demirtaş kimlik tespiti sırasında ev adresini ezbere bilmediğini söyledi ve “Eşim burda o bilir” dedi. Salonda gülüşmeler oldu. Cep telefonunu sorulduğunda, “Dışarıda kaldı” diye cevap verdi. Demirtaş hakimin, “Adresiniz?” sorusuna, “Türkiye Büyük Millet Meclisi” diye yanıt verdi.
Demirtaş, “Usule ilişkin taleplerim olacak öncelikle onu değerlendirdikten sonra iddianamenin okunmasını takep ediyorum. Dokunulmazlık ile ilgili usulsüzlükler var buna dair ara karar verilmeli. SEGBİS kaydı yapılacak ama bunların özet olarak tutanağa geçmesini istiyorum avukatlarımın süreci hızlandırması için” dedi.
İddianamenin usulsüz olduğunu ve okunamayacağını beyan eden Demirtaş, “Gelen arkadaşlara ve dışarıda bekleyenlere öncelikle teşekkür ediyorum. Bazı cümlelerimin özetle tutanağa geçmesini istiyorum. Şu anda o kısımla ilgili konuşuyorum. Sanık sıfatıyla tutuksuz olarak yargılanmama tağmen tutukluluk şartlarında çıkıyorum. 14 aydır ilk kez hakim karşısına çıkıyorum. 20’den fazla dava dosyasında tek bir defa hakim karşısına çıkmadım. İlk defa hakim huzurunda savunma yapma hakkı buluyorum. 3’ü mahkemeniz tarafından toplam 97 duruşma yapıldı hakkımda tamamı gıyabımda gerçekleşti ya da SEGBİS dayatması yapıldı. 20 civarında segbis ile ifade alınması dayatıldı.”
Demirtaşi, iddianamenin okunamayacağına dair 2 temel itirazını dile getirdi. “İlki dokunulmazlığımızın usulüne aykırı kaldırıldığı ve halen dokunulmazlığımızın devam ettiği. İkincisi mutlak dokunulmazlığa dair yasama sorumsuzluğuna dair beyanlarımız olacak.
DIŞARIDA DEMİRTAŞ'A BÜYÜK DESTEK
Adliye önünde toplanan yüzlerce kişi Selahattin Demirtaş'a destek sloganları atıyor. “Selahattin Demirtaş onurumuzdur” adliye etrafında polis ablukası var. Zaman zaman Demirtaş için adliye önünde toplananlarla polis arasında tartışmalar yaşanıyor.
Dışarıdaki “Selo başkan” sesleri de salonun içinde yankılanıyor. İçerisi havasız olmasına rağmen sesten cam açılamıyor.
DEMİRTAŞ: MECLİS KARARI OLMADAN DOKUNULMAZLIK KALDIRILAMAZ
Heyet başkanı, “Avukatlardan da alacağız o yüzden özet geçelim” dedi.
Avukatlar, uzun konuşmayacaklarını, Demirtaş’ın bolca konuşacağını söyledi.
Demirtaş, “Milletvekilinin yargılanması için dokunulmazlık usulüne uygun kaldırılmalı. Bu inceleme yargılamanın her aşamasında mahkeme tarafından yapılmalı. Şu ana kadar açılan hiçbir soruşturma ve kovuşturmada bu inceleme yapılmadı. Dokunulmazlığın geçici olarak kaldırılmasını düzenleyen madde denetime tabi tutulmamıştır. Meclisin kararı olmadan dokunulmazlık kaldırılamaz yani anayasa değişikliğiyle değil meclis kararıyla kaldırılır. Hakkımızda meclis kararı olmadan donunulmazlığımız kaldırılmışsa usulüne uyulmamıştır.” Dedi.
Demirtaş, “Dokunulmazlıklar kaldırılmadan önce hangi işlemlerin yapılacağı iç tüzükte deyaylı düzenlenmiştir. TBMM’de parlamenterler yargısal baskı tehdidi altında kalmasınlar, yürütmenin emriyle uyduruk soruşturmalar geçirmesin TBMM gündemini meşgul etmesin diye aşamalı ve detaylı düzenlenmiştir. İkinci olarak milletvekillerinin kendini rahatça savunabilmesi için iç tüzükte ayrıntılı düzenlenmiştir” dedi.
Demirtaş, iç tüzüğe göre sokunulmazlığın nasıl kaldırılacağına ilişkin teknik bilgiler verdi.
UYDURUK, REZİL BİR DÜZENLEME İLE DOKUNULMAZLIKLARIMIZ KALDIRILDI
Demirtaş şöyle devam etti: “Savunma hakkımız kısıtlanmış ihraç edilmiş ortadan kaldırılmıştır iç tüzüğe göre. Milletvekilinin eşitlik savunma hakkının ihlali olarak yerel mahkeme bu durumu AYM’ye götürmesi lazım. Dokunulmazlık kaldırılırken, dönem sonuna kadar kaldırılır. Bundaki amaç yargı mercilerine gittiği zaman dokunulmazlığı olmaması lazım çünkü dokunulmazlık varsa hakkında bir işlem yapamaz yargı. Saydığımız tüm itirazları parlamento ve komisyon aşamasında tartıştık. Dokunulmazlık tümden kalksın dedik biz, fakat iktidar kendinden korktuğu için doğrudan bizleri tutuklatmak için açık bir siyasi işlem tesis ettiler. Mahkemeye hakaret etsem hakkımda yapacağınız tek işlem hakkımda fezleke düzenlemek. Peki beni nasıl yargılıyorsunuz? Dokunulmazlığı geriye doğru kaldırdılar, dokunulmazlık geleceğe doğru kaldırılır. Alelacele uyduruk rezil bir düzenleme ile dokunulmazlıklarımız kaldırıldı. Mustafa Şentop da bunu itiraf etti parti kulislerinde. Uyduruk suçlamaların ne olduğu belli olmayan iddianamelerle yargılanmayalım diye dokunulmazlık var. Sizin bunu dikkate alarak AYM’ye başvurmamız ve AYM sonuçlanana kadar yargılamayı durdurmanız lazım.
Bu tür davalar asliye ve ağır ceza mahkemelerinde olmamalı. MİT ve Genel Kurmay başkanı gibi milletvekillerinin de yüksek mahkemelerde yargılanması gerekir. Bu konuda ara karar oluşturmanızı talep ediyorum” dedi.
Hakim: Daha önce karar vermiştik bunla ilgili.
Demirtaş: İlk kez karşınıza çıkıyorum Hakim Bey.
Demirtaş bu sırada ceketini çıkardı. İçinde örme yeleği gören izleyiciler “yelek yakışmış” dedi. Demirtaş “Eşim Başak ördü” diyerek Başak Demirtaş’ı gösterdi.
AVUKAT BELEN DOSYANIN AYM'YE GÖNDERİLMESİNİ TALEP ETTİ
Avukat Bahri Belen’in savunmasına geçildi. Belen teknik konulara işaret ederek, “Anayasanın 83. Madde 2. Fıkrasında değişiklik yapan yasanın AYM’ye gönderilmesini istiyoruz. 6718 sayılı yasa ile Anayasa’nın 83. Maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik Anayasaya aykırıdır. Meclisteki partilerin ve parlamenterlerin AYM'ya başvurusu konusunda sayısal olarak yeterli olmadığı için sadece ve sadece yerel mehkemeler konusunda karar alınmıştır. 153. Madde ile AYM’ye gönderilme istemi açısından anayasa normu 3 şey düzenliyor. İlki norm anayasaya aykırı olduğuna ikna olur ve anayasaya aykırı dersiniz, ikincisi inanmıyorum ama söyledikleri ciddi diyebilirsiniz. Üçüncüsü siz de anayasaya aykırı olduğu kanaatinde olabilirsiniz.
Belen dosyanın AYM’ye gönderilmesini talep etti.
Demirtaş’ın avukatlarından Mahsuni Karaman, “Anayasa değişikliğinini denetim dışına çıkarılmak istenmesi tali iltidarın kurucu iktidar olma yolunda yaptığı değişikliktir. Gerektiği zaman AYM’nin rejimi koruma görevi cardır. Hukuk devletimin gereği de budur. Bu talebi karara bağlarken husulara dikkat edin" dedi.
ERDOĞAN'IN AVUKATLARI: SANIĞIN CEZALANDIRILMASINI İSTİYORUZ
Erdoğan’ın avukatları “Usule ilişkin itirazların hiçbiri genel geçer değildir. Tutukluluk hali bu dosyadan değil bu dosyada ifade vermektedir. Sanığın cezalandırılmasını istiyoruz” dedi.
Demirtaş, “Bu dosyada tutuklu olmadığımı bilerek kadar hukukçuyum. Tutukluluk koşullarında ifade veriyorum diyorum, iyi anlaşılsın” dedi.
MAHKEME ARA KARAR VERDİ
Heyet başkanı, taleplerin değerlendirilmesine, bu sebeple her iki tarafa da yazılı beyanlarını bildirmesi için süre verilmesine karar verdi.
Demirtaş: Bu celsede karar vereceksiniz ben de avukatlarım da hazırlıklıyız. ‘Bu talepleri ciddiye alıyorum, değerlendirmek istiyoruz’ gibi alıyorum bu ara kararınızı. Doğru mu?
Heyet başkanı: Doğru evet.
Ara kararında mahkeme sanığın iddianameye ilişkin yaptığı beyanların ve AYM’ye gönderilmesine ilişkin ayrıntılı değerlendirmesine karar verdi.
Avukatlar sonraki duruşmaya getirilmesi için karar talep etti.
Heyet başkanı ‘Duruşma öncesinde karar veririz’ dedi
Demirtaş, sonraki celse SEGBİS ile karar bildirecekseniz ben savunma yapmadım o yüzden burada bulunmak isterim.
Mahkeme ara kararında, Demirtaş ve avukatlarının anayasaya aykırılık hususundaki taleplerinin değerlendirilmesine bu sebeple her iki taraf avukatlarına da yazılı beyanlarını bildirmeleri için süre verilmesine, SEGBİS kaydının dökümünün yaptırılmasına, Demirtaş’ın bir sonraki celse hazır bulunması için cezaevi müdürlüğüne müzekkere yazılmasına, bu nedenle duruşmanın 16 Mayıs’a ertelenmesine karar verdi.
DURUŞMA 17 MAYIS'A ERTELENDİ
Duruşma bitti. Demirtaş’ı salondan çıkaracaklar, salon hareketlendi. Bu sırada bir polis amiri Erdoğan’ın avukatlarının yanına yaklaşarak “Siz şimdilik kıpırdamayın salon boşalmadan çıkmayın” dedi.
Duruşma 17 Mayıs’a ertelendi.
YOĞUN ÖNLEMLER
Adliye önünde ve duruşma salonunun koridorunda güvenlik önlemleri had safhada. Duruşma salonunun koridorunda duran polis amirleri sözlü bir talimat olduğunu ve içeriye yalnızca müdahil avukatlar, vekiller, aile yakınları ve basının alınacağını söyledi.
HDP PM üyesi Gülsüm Ağaoğlu, “aile, vekiller, avukatlar ve basın dışındakileri burada beklemekten men ediyorum” diyen polis amirine tepki gösterince amir, “Seninle görüşeceğiz” ifadesini kullandı
.
Öte yandan duruşma salonunun olduğu katta tuvaletler dahi güvenlik gerekçesiyle kapalı tutuluyor. Salonun olduğu koridora ise çok sayıda çevik kuvvet polisi konuşlandırıldı.
DURUŞMAYA KİMLER GELDİ?
Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş, İsviçre Başkonsolosu Theresa Hyden, İsviçre Konsolosluğu'ndan Nathalie Marti, Kanada Başkonsolosu Ulric Shannon, CHP Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Hilmi Yarayıcı, ÖDP Başkanlar Kurulu Üyesi Alper Taş, EMEP Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel, EHP Genel Başkanı Sibel Uzun, HTKP Genel Başkanı Erkan Baş HDP’li vekiller Filiz Kerestecioğlu, Nihat Akdoğan, Garo Paylan, Mizgin Irgat, Saadet Becerikli, Celal Doğan, Hüda Kaya, Mehmet Emin Adıyaman, Pervin Buldan, Ahmet Yıldırım, Mahmut Toğrul, Ayşe Acar Başaran, Dilan Dirayet Taşdemir, Ertuğrul Kürkçü, Mahmut Celadet Gaydalı, Mahmut Nadir Yıldırım da duruşma için salona gelenler arasında.
BİN 300 AVUKAT VEKALET VERDİ
İstanbul Barosu, Diyarbakır Barosu, Ankara Barosu, İzmir Barosu, ÖHP, ÇHD, EHB, DİH, Adalet Nöbeti'nden bin 300 avukat mahkeme heyetine Demirtaş'ı savunmak için vekalet verdi.
DEMİRTAŞ NE DEMİŞTİ?
Selahattin Demirtaş, 24 Aralık 2015'te Moskova gezisi dönüşünde şunları söylemişti: "Rusya ziyaretimiz uzun bir süredir planlanmış, uzun süredir hazırlığı yapılan bir ziyaretti. Türkiye'de aslında toplumun Rusya veya başka bir ülkeyle savaş istediği falan yok. Bu AKP hükümetinin verdiği yanlış kararın sonucunda oluşmuş bir gerilimdir. Bunun bir hata olduğunu bizden önce Cumhurbaşkanı ve Başbakan ifade etmişti. Avrupa'da Paris'teki konferansta koridor koridor Putin ve Lavrov'la karşılaşıp bir görüntü verebilmek için çırpındılar. Halen Dışişleri Bakanı veya Cumhurbaşkanı, Rusya ile temas kurabilmek için bir telefon görüşmesi yapabilmek için çırpınıyor. Madem bu kadar doğru bir iş yaptınız, madem bunun arkasındasınız, o zaman ilkeli durun, dik durun. Çünkü yaptıkları hatanın farkındalar.
Milyonlarca insan şu anda mağdur olmuş durumda. Rusya'da iş yapan, ticaret yapan, ithalat-ihracat yapan, ihale almış olanlar, öğrenciler, çalışmaya giden işçiler, herkes mağdur olmuş durumda. Hükümet ne yapıyor, kılını kıpırdatabiliyor mu? Hayır. Sadece kim yapabilir? Biz yapabiliyoruz. İçeride ve dışarıda, istikrarlı ve ilkeli barış politikası savunabildiğimiz için bunu yapabiliyoruz. Öyle hamasetle, 'Ülkeye ihanet ettiler, millete ihanet ettiler' teraneleriyle kendi hatalarını örtemezler. Çaldığınız, çırptığınız, bu ülkeye ihanet ettiğinizin haddi hesabı yok, şimdi bunları örtmek için büyük laflar ederek, yarın öbür gün yutacakları büyük laflar ederek, bugün bizim üzerimizden kendi hatalarını kapatmaya çalışıyorlar.
Ben Sayın Davutoğlu'na şunu hatırlatmak istiyorum: Yarın bir gün yutacağın lafları bugün söyleme. İsrail ile ilgili ne diyordunuz, hangi noktaya geldiler. Rusya ile de öyle olabilir. Şunu bir listelesin Hükümet, Dışişleri Bakanlığı, biz hangi ülkelerle görüşebiliriz? Bu konuda sınır nedir? Komşularımızdan hangisi ile aramız iyi, gidip görüşebiliriz? Ermenistan'a gidebiliyor muyuz? İran'a, Bağdat'a, Şam'a gidebiliyor muyuz? Hangi komşumuzla iyi hukuk bıraktınız ki? Dünyada aramızın bozuk olmadığı Katar, Suudi Arabistan kaldı. Biz AKP'nin çıkarlarını korumakla yükümlü bir parti değiliz. Türkiye toplumunun çıkarlarını korumakla görevliyiz. Ve onu da yaptık, yapmaya devam ediyoruz."
Demirtaş, geziye Rusya ile Türkiye arasında uçak krizi yaşandığı dönemde çıkmış bunun üzerine Yeni Şafak başta olmak üzere iktidar medyası tarafından "Hain" ifadesiyle hedef gösterilmişti.