Dört senedir Hollanda Kamu Savcılığı kurumunda çalışan Kürt hukukçu Sidar Epözdemir, Rotterdam kentinde Kamu Savcısı olarak atandı. Epözdemir, 1993 yılında ofisinden çıktıktan sonra faili meçhul bir cinayete kurban giden Kürt hukukçu ve insan hakları savunucusu Şevket Epözdemir’in yeğeni. Sidar Epözdemir Serbestiyet’e konuştu: “Bütün hukuk kariyerimde olduğu gibi, bu görevi her gün en iyi şekilde yerine getirmekte en büyük ilham kaynağım rahmetli amcam Şevket Epözdemir ve hayatıdır. Kendisine ve onurlu mücadelesine layık olmaya çalışmak benim için bir vefa borcudur.”
Hollanda’nın Rotterdam kentinde bu hafta tarihi bir atama yapıldı. Hollanda’da yaşayan Kürt hukukçu Sidar Epözdemir, Rotterdam kenti Kamu Savcısı olarak göreve başladı.
Epözdemir, dört senedir Kamu Savcılığı kurumunda çalışan bir hukukçu. Epözdemir, 2010 yılında Maastricht Üniversitesi Avrupa Hukuku bölümünden mezun oldu, 2011’de Leiden Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptı ve 2012’den 2019’a kadar Hollanda’da avukatlık mesleğini sürdürdü.
35 yaşındaki Sidar Epözdemir, Nisan 2019’da Kamu Savcılığı kurumunda savcı vekili oldu ve savcılık eğitimi aldı. Ağustos 2021’de eğitimini başarılıyla bitirdi ve Hollanda Kralı’nın kararıyla Rotterdam Bölge Savcısı olarak atandı. 7 Ekim’de ise resmi atama töreni gerçekleşti. Törende Rotterdam Bölge Mahkemesi başkanı, Rotterdam başsavcısı ve Rotterdam baro başkanı Epözdemir onuruna birer konuşma yaptı.
Sidar Epözdemir aynı zamanda, 1993 yılında Bitlis’teki hukuk bürosundan çıktıktan sonra katledilen Kürt hukukçu ve insan hakları savunucusu Şevket Epözdemir’in yeğeni. Şevket Epözdemir’i katledenler hâlâ bulunamadı. İnsan Hakları Derneği, faili meçhul bir cinayetin kurbanı olan Epözdemir’in faillerinin bulunması için mücadele etmeye devam ediyor.
Serbestiyet’e konuşan Sidar Epözdemir duygularını şöyle aktardı: “Ezilenlere, suç mağdurlarına bir adalet savcısı olarak, yürüttüğüm soruşturmalarla ve çıktığım duruşmalarda toplum adına sahip çıkabilmek benim için büyük bir onurdur. Hele bunu doğduğum ve büyüdüğüm kentte, Rotterdam’da yapabilmem benim için büyük bir önem taşıyor. Bütün hukuk kariyerimde olduğu gibi, bu görevi her gün en iyi şekilde yerine getirmekte en büyük ilham kaynağım rahmetli amcam Şevket Epözdemir ve hayatıdır. Kendisine ve vermiş olduğu onurlu mücadelesine layık olmaya çalışmak benim için bir vefa borcudur.”
En son 2021 yılında Epözdemir cinayetinin faillerinin bulunması için düzenlenen bir eylemde konuşan Kayıp Yakınları Komisyonu üyesi Fırat Akdeniz, avukat ve insan hakları savunucusu Şevket Epözdemir’in 25 Kasım 1993 tarihinde sabah ofisine gittiğini, akşam saat 20.00 civarında eşi Sakine Epözdemir’i arayarak eve dönmek üzere yola çıkacağını söyledikten sonra bir daha kendisinden haber alınamadığını söylemişti. Eşinin aynı akşam adli makamları arayarak Epözdemir’in gözaltına alınıp alınmadığını sorduğunu belirten Akdeniz, Epözdemir’in gözaltına alınmadığı cevabını aldığını aktarmıştı.
Epözdemir’in cansız bedeninin ertesi gün askerler tarafından Bitlis’in Güroymak ilçesi yakınlarında bulunduğunu ifade eden Akdeniz, “DEP Tatvan İlçe Başkanı Avukat Şevket Epözdemir ve DEP Bitlis il Başkanı İshak Tepe, Tatvan Tugay Komutanı General Korkmaz Tağma tarafından sürekli ölümle tehdit ediliyordu. Şevket Epözdemir ve İshak Tepe’ye yönelik bu tehditler devam ederken 28 Temmuz 1993 tarihinde İshak Tepe’nin oğlu gazeteci ve Özgür Gündem Bitlis muhabiri Ferhat Tepe kaçırılarak öldürülür. Yaşanan olayları soruşturanların ve faillerin peşine düşenlerin akıbeti de peşine düştükleri maktul gibi oluyordu. Epözdemir de bu insanlardan biriydi. Ferhat Tepe cinayetini aydınlatmak istiyordu. Bu girişimden sonra Epözdemir’e yönelik tehditler de artmıştı. Aynı zamanda İHD Tatvan Temsilcisi olan Epözdemir, Ferhat Tepe’nin kaçırılmasından üç ay sonra 25 Kasım 1993 günü katledilir. Kuşkular yine General Korkmaz Tağma’yı gösteriyordu” demişti.
Kaynak: Serbesiyet