Mardin Protestan Kilisesi Pastörü Ender Pek, Kürtlerin diğer milletlerden önce Hz.İsa’ya iman eden ve Noeli kutlayan ilk millet olduğunu söyledi.
Hristiyan alemi Hz. İsa’nın doğum günü olarak kabul edilen 25 Aralık vesilesiyle Noel Bayramını kutluyor. Ortadoğu’da çok küçük bir azınlık olarak kalan Hristiyanlar en çok Kürtlerin yaşadığı yerlerde yaşamlarını sürdürüyor.
Birçok toplumu ve inancın bir arada yaşadığı Mardin’de de Hristiyanlar Noel Bayramını ayinler ve dualarla karşılıyor.
Mardin Mardin Proteston Kilisesi de Noel Bayramı’nda ayin düzenleyen merkezlerden bir tanesi.
1860’lı yıllarda ilk kez Protestonluk mezhebinin ibadetlerini başlattığı Mardin Proteston Kilisesi 1960 darbesi ardından oluşan baskı ortamı nedeniyle kapılarını kapatmıştı. Mardin Protestan Kilisesi’nin bir buçuk yıl süren restorasyon çalışması bittikten sonra kilise 2015 yılında yapılan bir törenle tekrar ibadete açıldı. Tekrar açıldığı günden itibaren kilisede sabit olarak görev yürüten din görevlisi Ender Peker oldu.
Diyarbakır Lice’de dünyaya gelen Pek, Hristiyan inancını benimsemesi ardından 2015 yılında Mardin Protestan Kilisesi’ne pastör olarak atanmış.
Kürtlerin kadim inançlarına ilişkin araştırmaları olan Ender Pek, Noel Bayramı, Hristiyanlık ve Kürtlere ilişkin Rûdaw Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı.
Ender Pek, tarihte Hz. İsa’ya iman eden ilk topluluğun Magi (Maci)ler olduğunu, Magilerin Kürtlerin ruhban sınıfını temsil ettiğini söyledi. Pek’e göre Noeli ilk kutlayan millet Kürtlerdi, Nasturilerin büyük kısmı da Kürtlerden oluşuyordu.
Yeni yıl kutlamaları ile Noel Bayramı’nın birbirinden farklı iki ayrı konu olduğunu belirten Pek, yeni yıl kutlamalarının dini bir özellik taşımadığını, sadece bir yılın son bulması ve yeni bir yılın karşılanmasının kutlanması olduğunu söyledi.
Yeni yılın Kürtler tarafından nasıl kutlandığına ilişkin Ender Pek, “Eskiden Kürtler yeni yılı 1 Ocak’ta değil Gregoryen takvimine göre 13 Ocak’ta kutlardı. Bunu eskiler daha iyi bilir. Kürt takvimi deniyor ama öyle değil. Kürtler, Ortadoks Ermeniler ve Süryaniler ile birlikte Giregoryen takvimini kullanmışlar. Daha sonra bugünkü Miladi Takvim yapıldı. Bu takvim daha doğru, ancak Kürtler hala o eski takvimden bahsederler. Şimdiki yeni yıldan 13 gün sonra köylerde çeşitli etkinlikler düzenledi. Kadın kılığına giren köseler evleri dolaşır, çeşitli eğlenceler düzenlenirdi” şeklinde değerlendirdi.
Bir Müslüman kültürü olmamasına rağmen Kürtlerin yeni yılı kutladığını dile getiren Ender Pek, “Bir Hristiyan kültürüdür, yeni yıl kutlamaları. Kürtlerin yeni yılı kutlamasının tarihi bir kökeni vardır. Kürtler ilk kez yıl başı kutlamalarını kabul ettiğinde şimdiki biçimiyle değil gerçek anlamına uyfun bir şekilde İsa peygamberin doğuşunu kutlamışlardır” dedi.
"Hz. İsa’nın doğduğunu ilk müjdeleyen ve kutlayanlar Kürtlerdir"
İlk İncil’de (Grek, Arami, Süryani) Magiler diye bir topluluğun Doğu’dan geldiğini ve Yahudi bir prensin doğduğunu müjdelediğini yazdığını belirten Pek şunları dile getirdi:
“Magiler tarihte Med döneminde Zerdüşt ruhban bir Kürt aşiretiydi. Ve kimse Magi olamazdı. Zerdüştüler. İncil’in 2. Matta kısmında “Doğudan Magi ve ya Maciler geldiler ve bir Yahudi Prensin doğduğunu, yıldızının parladığını gördüklerini söylediler. Kudüs’e gittiler ve Yahudi dini önderlerle görüştüler. Tevrat’ın 5. bölümüne göre Mesih Beytlan'da doğması gerekiyordu. Magiler Kudüs’ün 30 km güneyindeki Beytlan’a gittiler. Yıldızları gözlemlediler. Bu yüzden Noel kutlamasında çam ağacının üzerinde bir yıldız yer alır.
Kürtlerin ataları Magiler, yıldızın bir evin üzerinde parladığını gördüler. Eve girdiler ve yeni doğmuş bir bebeğin annesinin (Meryem Ana) kucağında olduğunu gördüler. Önünde secde ederek, çocuğu kutsadılar ve annesine 3 hediye verdiler. Güzel kokunun sembolü mür, zenginliğin sembolü altın ve buğur denilen kutsal otların içerisinde yakıldığı tütsü kapı hediye ettiler. Ve yerlerine geri döndüler.
Daha Yahudiler kendi peygamberinin geldiğini bilmezken Kürtler, İsa peygamberin doğduğunu bildiler. Onu buldular ve secde ettiler. Hediyeler verdiler. Bu gelenek bugün de devam ediyor. Magilerin ilk verdiği hediyeden günümüze Noel’de herkes birbirine hediye veriyor.
Herkesten önce Hz. İsa’ya secde eden, onun doğumunu kutlayan ve kabul eden Kürtlerin ataları Magilerdi. Dediğim gibi bunu İncil’de yazar.”
“430’lardan itibaren Kürtler Nasturi inancına geçmeye başladı”
Kürtler arasında Hristiyanlığın yayılışına da değinen pastör Ender Pek o sürece ilişkin şu bilgileri verdi:
“İstanbul’da M.S. 430’da 4. Kalkedan Konsili’nin afaroz edilen Nasur isimli patriği Bizans’tan kaçarak Sasani İmparatorluğuna sığındı. Nasur Hristiyanlığı daha farklı yorumladığı için afaroz edilmişti. Kürtler ve Farsların ortak imparatoru olan Sasaniler Nasur’un inancını yaymasına mani olmadılar. Sasanilerin egemenliği altındaki coğrafya ve Hindistan’a kadar Hristiyanlığa geçenler Nasturi oldular. Nasuri olanlar arasında Kürtler de vardı.
Özellikle Şırnak, Hakkari, Zaho, Zagros dağlarının iki yakasındaki Kürtler gruplar halinde Nasuriliğe geçtiler. Nasturilerin patrikliği Hakkari’deydi. Nasturilerin konuştuğu, ayin yaptığı bir tek dil vardı o da Kürtçeydi. Süryani halkının bir kısmı da Nasturi oldular. Nasturilik bir halkın ismi değildir, Hristiyanlık içerisindeki mezhepsel bir inanışın adıdır.”
Noel ile yeni yıl arasındaki farka ilişkin ise Mardin Protestan Kilisesi Pastörü Ender Pek şunları belirtti:
“Noel Fransızca doğuş demek. 25 Aralık’ta Hz. İsa’nın doğumu 3 gün boyunca kutlanır. Yeni yıl tatili de araya girdiği için sanki Hristiyanlar yeni yılı kutluyor şeklinde anlaşılıyor. Halbuki ikisi farklı sadece art arda geliyor ve bazı ülkelerde Noel ve yılbaşı tatili birleştiriliyor.”
Kaynak: Rudaw